HABER- Mehmet Mucahit CEYLAN
Türkoğlu, saldırıya uğrayan kadınların yaşadıkları dehşeti ve polis tutumuna dair iddiaları içeren bir soru önergesini İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na sundu.
Milletvekili Türkoğlu, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Kadınların yaşam haklarına yönelik saldırılara her gün bir yenisi ekleniyor. Son olarak Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşanan bu saldırı, kadınların hem yaşam alanlarına hem de güvenlik duygusuna açık bir tehdit oluşturmuştur. Kamuoyuna yansıyan bilgilere ve kadınların karakolda verdikleri ifadelere göre; 1 Kasım gecesi üç kadının yaşadığı ev, ellerinde kesici alet ve ateşli silah bulunan yaklaşık 20 kişilik bir grup tarafından basılmış, kadınlara fiziksel şiddet uygulanmıştır. Kadınlar polisi defalarca kez aramalarına rağmen geç müdahale edildiğini ifade etmiştir.”
Kadınların karakolda “Şikayetçi olmayın, olsanız da bir şey değişmez. Müdahale etmeyiz” sözleriyle karşılaştığını hatırlatan Türkoğlu, bunun kabul edilemez olduğunu vurgulayarak şunları aktardı:
“Kadınların verdiği ifadelerde saldırganların kendilerini ‘Burada istemiyoruz, siz fuhuş yapıyorsunuz’ diyerek hedef aldığı, tehdit ve hakarette bulunduğu açıkça görülüyor. Bu olay münferit değildir. Mahalle sakinlerinin anlatımlarına göre, benzer saldırılar daha önce de yaşanmış; kadın işletmeleri kapatılmaya zorlanmış, kadınların yaşadığı evler taciz edilmiştir. Sur’da kadınların yaşam alanlarına müdahale eden bir anlayış gelişiyor ve bu durum artık sistematik bir tehdide dönüşüyor.”
Türkoğlu, Meclis’e sunduğu önergesinde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:
Halide Türkoğlu’nun TBMM’ye sunduğu soru önergesi:
1. İki kadının evine saldırarak, kadınlara şiddet uygulayıp tehdit eden bu kişiler kimlerdir?
2. Saldırıyı gerçekleştirilen kişiler tespit edilmiş midir? Bu kişiler hakkında yasal işlem başlatılmış mıdır?
3. Saldırıya uğrayan kadınlara polis ne kadar süre sonra dönmüştür? Şikâyetin geldiği andan ne kadar süre sonra olay yerine gidilmiştir? Polisin olay yerine 1 saatten fazla bir süre sonra gittiği bilgisi doğru mudur? Doğru ise bunun yasal gerekçesi nedir?
4. Şikâyet için başvuruda bulunan kadınlara polis memuru tarafından “Şikayetçi olmayın, olsanız da bir şey değişmez. Müdahale etmeyiz” dediği bilgisi doğru mudur? Doğru ise bu suçu işleyen polis/polisler kimlerdir? Bu kişi/kişiler hakkında yasal ve idari soruşturma başlatılmış mıdır?
5. Kadınları hedef alan söz konusu gruplar ellerinde kesici aletlerle, ateşli silahlarla gezme cesaretini kimden, kimlerden alıyor? Neredeyse her köşe başında zırhlı araçlar bulunan Sur ilçesinde bu grupların saldırıları neden önlenmiyor?
6. Kadınların yaşam tarzlarına, inanç ve kimliklerine yönelik bu saldırılarına önüne geçmek için Bakanlığınız hangi önlemleri alacaktır?
7. Mahalle sakinlerinin bu şahıslara yönelik verdikleri beyanlar üzerine Bakanlığınız tarafından ilgili olaya ilişkin bir soruşturma başlatacak mıdır?
8. Daha öncede benzeri gruplar tarafından kadınların çalıştırdığı işyerlerine yönelik saldırılar olmasına rağmen bu grupların dağıtılması, cezalandırılması için Bakanlığınızın bir girişimi olmuş mudur?
Milletvekili Türkoğlu, açıklamasının sonunda “Kadınların yaşam alanlarına yönelik bu saldırılar görmezden gelinemez. Devletin görevi, kadınların yaşam hakkını, güvenliğini ve özgürlüğünü korumaktır” ifadelerini kullandı.
