Haber / Veli BALTACİ

Diyarbakır Kent Konseyi Engelliler Meclisi, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında, kentte engelli bireylerin yaşadığı zorluklar ile ilgili açıklama yaptı. Türkiye'de 6 ila 10 milyon arasında engelli birey yaşadığına dikkat çekilen açıklamada “Bu oranlar dikkate alındığında, Diyarbakır'daki engelli birey oranının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu bilinmektedir. Ancak, engelli bireylerin istihdam, sağlık, erişilebilirlik ve eğitim olanaklarına erişimi ne yazık ki oldukça sınırlıdır” denildi.

“ADİL VE KAPSAYICI POLİTİKALAR GELİŞTİRMELİ”

Yerel ve merkezi yönetimlerden beklentilerini dile getiren Engelliler Meclisi açıklamasında “Toplumun ihtiyaç ve taleplerini merkeze alarak, insan haklarına saygılı, adil ve kapsayıcı politikalar geliştirmeleridir. Bu süreçte şeffaflık, hesap verebilirlik ve katılımcılık ilkelerinin ön planda tutulması, halkın güvenini ve desteğini kazanmak adına büyük önem taşımaktadır” ifadeleri yer aldı.

BELEDİYELERE ÇAĞRI

Açıklamada somut sorunlarımıza şu şekilde sıralandı:

1. Şehrimizin birçok noktasında engellilere yönelik erişilebilirlik düzenlemeleri yetersizdir. Toplu taşıma araçları, yaya geçitleri, kaldırımlar ve kamu binaları, engelli bireylerin ulaşımını zorlaştırmaktadır.

Yerel yönetimlerden, şehir genelinde yol, kaldırım, toplu taşıma, geçit, bina, imar ve ruhsat işlemlerinin erişilebilirlik koşuluna bağlanmasını; erişilebilir olmayan tüm inşa faaliyetlerine izin verilmemesini talep ediyoruz.

2. Başta belediye binaları olmak üzere, kentin genelinde yapılar, tekerlekli sandalye, koltuk değneği ve baston kullanan bireyler dikkate alınarak inşa edilmelidir.

Bu bağlamda, görme engelli bireylerin yaşamını kolaylaştırmak adına yapılacak hissedilebilir yüzeylerin, güvenli ve kaliteli biçimde tasarlanmasını; yol, kaldırım, toplu taşıma ve sinyalizasyon sistemlerinin erişilebilirlik kriterlerine uygun şekilde yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz.

3. Engellilerin istihdamına yönelik devlet teşvikleri ve özel sektör uygulamaları yetersizdir. Engelli bireylerin çalışma hayatına katılımı hâlâ çok sınırlıdır. Bu nedenle istihdamda fırsat eşitliğinden söz edilememektedir.

4. Engelli bireylerin, özellikle kronik ve nadir hastalıkları olanların, sağlık hizmetlerine erişimi oldukça kısıtlıdır. Hastane randevuları ve engelli sağlık kurulu raporları başlıca sorunlar arasındadır.

SSPE hastalarına bakan ve bu süreçte bedensel deformasyon yaşayan annelere gerekli tıbbi/medikal cihazların (alet, edevat, lift vb.) sağlanması; başta yerel yönetimler olmak üzere tüm kamu kurumlarının sorumluluğundadır.

5. Özel Halk Kooperatifleri’nin engelli yolculara yönelik ayrımcı ve dışlayıcı tutumları, engelli bireylerin seyahat ve ulaşım hakkının ihlaline yol açmaktadır.

Yerel yönetimlerin bu tür ihlallere karşı denetimlerini artırmalarını; kamuoyunun da bu ayrımcı uygulamalara karşı engelli bireylerle dayanışma içinde olmasını talep ediyoruz.

“LÜTUF DEĞİL, HAKTIR”

Bu sorunların çözümünün bir lütuf değil, temel bir hak olduğunu kaydeden Engelliler Meclisi açıklamasının devamı şöyle: “Bugün, hep birlikte hak temelli bir toplumun inşası için farkındalık yaratma ve harekete geçme günüdür. Tüm yurttaşlarımızı, haklarının bilincinde olmaya ve bu hakları savunmak için aktif rol üstlenmeye davet ediyoruz. Unutmayalım ki, haklarımız ancak bizler tarafından talep edildiğinde ve savunulduğunda gerçek anlamda korunabilir. Bu amaçla bireylerin ve sivil toplumun, yerel ve merkezi yönetimlerle iş birliği içinde çalışması gerektiğine inanıyoruz. Sonuç olarak, bu günün önemi yalnızca bir farkındalık günü olmanın ötesinde; haklarımız için bir araya gelme ve sesimizi duyurma fırsatıdır. Bu bildiriyi diplomatik bir üslupla, ancak kararlı bir duruşla kaleme aldık.”

Muhabir: Veli BALTACİ