ÖZEL HABER/Güneş OCAĞA
Dicle Üniversitesi Kariyer Planlama Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Nurcan Akgüneş, Diyarbakır'da verdiği eğitimlerle birçok kadına iş kapısı açıyor.
DİYARBAKIR'IN ÖNEMLİ PROJELERİNDE YER ALAN BİR KADIN
2012 yılında Dicle Üniversitesi Tekstil, Giyim, Ayakkabı ve Deri Bölümü’ne ilk olarak atanan ve 13 yıl boyunca bölüm başkanlığı yapan Akgüneş, kentte istihdam odaklı projelerde yer aldığını ifade ederek, "Diyarbakır’da bugüne kadar yaklaşık 6-7 istihdam odaklı projede yer aldım. Bu projeler özellikle kadın ve gençlerin mesleki eğitimlerini geliştirmeye yönelikti ve eğitimlerin sonunda katılımcıların istihdama yönlendirilmesini hedefliyordu" dedi.
EN DİKKAT ÇEKEN PROJE
İstihdam ve eğitimde yer almayan gençlere yönelik düzenlenen projenin daha çok dikkat çektiğini belirten Akgüneş, "Bütün projelerimiz birbirinden değerliydi ve her biri farklı öğrencilerimiz, kadınlarımız ve gençlerimizle bir araya gelme fırsatı sundu. Özellikle Sabancı Vakfı ile yürüttüğümüz proje, ne istihdamda ne de okulda olan gençlerimize ve kadınlarımıza yönelikti ve hem katılımcılar hem de toplum açısından önemli bir fark yarattı” dedi.
TOPLUMUN İŞSİZ KESİMİNE EĞİTİMLER VERİLİYOR
Toplumun işsiz olan tüm kesimlerine eğitimler verdiğini dile getiren Akgüneş, şunları ifade etti:
"Eğitimlerimizi özellikle kadınlar, gençler ve mesleki bilgiye ihtiyaç duyan gruplar üzerine yoğunlaştırdık. Katılımcılarımız arasında ilkokul, ortaokul ve lise mezunları, ev hanımları ve özellikle genç kadınlar yer aldı. Ayrıca mesleki alanda kendini geliştirmek isteyen gençler de programlarımıza katıldı. Bunun dışında çeşitli meslek gruplarından bazı katılımcılar da eğitimlere dahil oldu. Amacımız, eğitimleri katılımcıların ihtiyaç ve yetkinliklerine uygun şekilde tasarlayarak onları istihdama hazırlamaktı. Diyarbakır’da gelişen tekstil sanayini de göz önünde bulundurarak, mesleki alanda yetkin ve kalifiye modelistler, hazır giyimciler ve tasarımcılar yetiştirmeyi hedefledik. Eğitimin ardından katılımcıları tekstil fabrikalarıyla buluşturmak, onlara istihdam olanağı sağlamak ve aynı zamanda girişimciliğe teşvik ederek kendi işlerini kurmalarına yardımcı olmak da öncelikli amaçlarımız arasındaydı. Projelerimizde çocuk alanları oluşturarak, kadınların evde bırakamadıkları çocuklarını güvenle bırakabilecekleri ve çocuklarının vakit geçirebileceği alanlar sağladık. Bu uygulama, kadınların eğitimlere devamlılığını artıran kritik bir önlem oldu."
VERİLEN EĞİTİMLERLE BİRÇOK KADINLAR İŞ SAHİBİ OLDU
Verdikleri eğitimlerle birçok kadını iş sahibi yaptıklarını vurgulayan Akgüneş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğitimlerimiz sonucunda birçok kadın hem tekstil sanayisiyle buluştu hem de istihdam olanağına kavuştu. Kesin sayı her proje ve yıl bazında değişiklik gösterse de, eğitimlerimiz sayesinde onlarca, hatta yüzlerce kadın iş sahibi oldu. Bunun yanı sıra birçok kadın, aldıkları eğitim sayesinde girişimcilik yoluna cesaretle adım attı ve kendi iş yerlerini kurdu. Bu süreç, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları ve Diyarbakır’daki tekstil sektörüne nitelikli eleman kazandırmaları açısından büyük değer taşıdı. Ayrıca, projeler kapsamında birçok tekstil firması ile işbirliği yaptık ve bu firmalarla sürekli dirsek temasında bulunduk. Eğitim verdiğimiz kadınları bu fabrikalarda istihdam etme olanağı sağladık; fabrikalar da bu konuda oldukça istekli ve destekleyiciydi. İkili görüşmeler ve proje koordinasyonu aracılığıyla, kadınlarımızın tekstil sanayisinde çalışma imkânı bulmaları akademik ve sistematik bir şekilde sağlanmış oldu.
EĞİTİMLERDE ETKİLENDİĞİ KADIN HİKAYELERİ
Eğitimlerde kendisini etkileyen kadın hikayelerinin de olduğunu söyleyen Akgüneş, "Birçok kadın eğitimlerimiz sayesinde hayatına sıfırdan başlayarak kendi işini kurma veya istihdam olma fırsatı yakaladı. Özellikle genç kadınların cesaretle adım atıp kendi işlerini kurmaları ve girişimci olmaları beni oldukça etkiledi. Bazı kadınlar ise önce ev hanımı olarak başladıkları yaşamlarına, aldıkları mesleki eğitim sayesinde ekonomik bağımsızlık ve özgüven kazandı. Beni en çok etkileyen, eğitimlerimizin yalnızca mesleki bilgi kazandırmakla kalmayıp, kadınların özgüvenlerini ve kendi potansiyellerini keşfetmelerine de vesile olmasıydı. Bu süreç, kadınların karşılaştıkları engelleri aşmalarının en etkili yolunu gösterdi ve beni de onlarla birlikte daha fazla çalışmaya motive etti" diye konuştu.
"KADINLARIN İSTİHDAM ŞANSI DAHA SINIRLI"
Diyarbakır’da kadınların istihdam şansı, erkeklere kıyasla daha sınırlı olduğuna dikkat çeken Akgüneş, "Kadınlar, toplumsal normlar, ev içi sorumluluklar ve bazı sektörlerdeki önyargılar nedeniyle iş hayatına katılımda sınırlamalarla karşılaşıyor. Ancak doğru eğitim ve destek programları ile kadınların bu engelleri aşabileceğine ve istihdam oranlarını artırabileceğine inanıyorum. Bu süreçte birçok ilham verici hikâyeye de tanık oldum. Kadınlar yeteneklerini keşfettikçe cesaretleniyor ve önlerindeki engelleri aşabilecek güçte olduklarını görüyorlar. Eğitimler, kadınların mesleklerini yapma cesaretini kazanmalarını sağlıyor ve bu deneyimler, eğitimin ve desteğin gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor" diye belirtti.
"KADINLAR İŞYERLERİNDE ÖNYARGILARLA KARŞILAŞIYOR"
Kadınların işyerlerinde önyargılarla karşılaştığını dile getiren Akgüneş, sözlerine şunları ekledi:
"Kadınlar, istihdam olma noktasında toplumsal ve kültürel normlar, ev içi sorumluluklar ve iş yerlerindeki önyargılar gibi birçok engelle karşılaşıyor. Ayrıca mesleki eğitim eksikliği ve sektörlerde fırsat eşitsizliği de istihdamı sınırlayan önemli faktörler arasında yer alıyor. Projelerimizde bu engelleri aşmak için çocuk alanları oluşturarak kadınların eğitimlere kesintisiz devamını sağladık. Kadınların önündeki en büyük engellerden biri olan çocuklarını bırakamama sorunu, bu uygulama ile önemli ölçüde ortadan kalktı. Eğitimlerimiz, kadınların yetkinliklerini artırarak istihdama ve girişimciliğe hazırlanmalarını amaçlıyor.
"KADINLARIN EKONOMİK GÜÇLÜĞÜ KRİTİK ÖNEME SAHİP"
Kadınların toplumsal ve ekonomik açıdan güçlenmesi, yalnızca bireysel düzeyde değil, aynı zamanda aile ve toplum düzeyinde de kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Akgüneş, "Kadınların eğitim ve destekle kendi potansiyellerini keşfetmeleri, özgüvenlerini kazanmaları ve ekonomik bağımsızlık elde etmeleri, hem bireysel mutluluk hem de aile içi ilişkilerin sağlığı açısından belirleyicidir. Güçlü kadın, güçlü aile ve güçlü toplum kavramları birbirini tamamlar. Ekonomik ve sosyal olarak bağımsız, karar alma süreçlerine aktif katılım gösteren kadınlar, çocuklarına sağlıklı ve verimli bir ortam sunar, aile birliğini güçlendirir ve toplumsal dayanışmayı artırır. Eğitim programlarımız, kadınların mesleki ve kişisel kapasitelerini artırarak, önlerindeki engelleri aşmalarına ve kendi hikâyelerini inşa etmelerine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Kadınların güçlenmesi, sadece bireysel bir kazanım değil, toplumsal dönüşüm için de kritik bir unsurdur. Her kadının kendi potansiyelini ortaya koyması, aile ve toplum düzeyinde uzun vadeli ve kalıcı etkiler yaratır" dedi.
