ÖZEL HABER/Güneş OCAĞA-Mehmet Rumet SOYLU
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde etkili olan aşırı sıcak hava dalgası Diyarbakır’da halk sağlığını tehdit etmeye başladı. 47 dereceye ulaşan hava sıcaklıkları nedeniyle vatandaşlar arasında mide bulantısı, ishal ve halsizlik gibi şikayetlerde ciddi artış yaşandı. Kentteki kamu ve özel hastanelerin acil servisleri bu şikayetlerle dolup taştı.
UZMANLARDAN CİDDİ UYARI
Mevsim değişimlerinin, insan vücudunda adaptasyon değişiklikleri oluşturduğunu belirten İç Hastalıkları ve Dahiliye Uzmanı Dr. Haluk Yeşilbağdan, "İnsanların damar ve kas yapılarında hafif esneme ve genişlemelere denk gelmek mümkündür. Buna bağlı olarak tansiyon düşüklükleri, çok sıvı kaybına bağlı olarak vücut direncinin düşmesi nedeniyle insanlarda ciddi halsizlikler meydana gelebiliyor. Yine havaların ısınması, yiyecek ve içeceklerde mikroorganizmaların üremesini kolaylaştıracak bir ortamın meydana gelmesi mümkün oluyor. Dolayısıyla, yiyecek ve içeceklerden daha fazla zehirlenmeler yaşanabiliyor" dedi.
İSHAL VAKALARI YÜKSELDİ
İnsan sağlığını olumsuz yönden etkileyen sıcaklıkların oluşturduğu hastalıklara dikkat çeken Yeşilbağdan, şöyle devam etti:
"Son zamanlarda sıcaklıktan kaynaklı özellikle çocuklarda, kas ağrıları, halsizlik, bulantı, kusma, iştahsızlık ve ishal vakaları çok fazlalaştı. Bir kişide, bağırsak enfeksiyonu başladığı anda oradaki sodyum ve potasyum emiliminde azalma meydana gelir ve sıraladığım şikayetler kendini göstermeye başlar. İshal, çocuklarda daha çok görülmekle birlikte her yaştan insanı etkileyebiliyor. Yaz aylarında serinlemek için klimalı ortamlarda kalabalıklar oluşuyor ve kapalı bir ortam haline geliyor. Bu durumda bulaşıcılık yaygınlaşabiliyor. Bir arada tüketilen yiyecek ve içeceklerden de hastalık kapma riski yükselebiliyor."
AÇIKTAN SATILAN ÜRÜNLERE DİKKAT
Açıktan satılan ürünlerin tüketimini azaltmayı öneren Yeşilbağdan, şunları söyledi: "Yiyecek ve içecekler alınırken temiz ve kullanım tarihinin geçmemiş olmasına azami dikkat etmek gerekiyor. Açıktan satılan ürünlerin tüketimini mümkün mertebe azaltmak hatta kullanmamak en iyisidir. Proteinli yiyecekler bağlı zehirlenme oranı biraz daha fazladır. Tavuk eti, yumurta, süt ürünleri bunların başında gelmektedir. Örneğin taze süt alıyoruz ama mutlaka bu sütün iyice kaynatılması önemlidir. Taze peynirin hemen tüketilmemesi de önemlidir. Taze ve bekletilmemiş peynir tüketiminde brusella gibi hastalıklara maruz kalınabilir. Etlerin uygun bir soğuklukta saklanması son derece önemlidir. Kalan yiyecekler varsa, bunun da jelatinlenip saklanması önemlidir. Hatta mümkün mertebe kullanılmaması önerilir. Bulgur ve pirinç gibi yiyecekler yenilebilir oranda yapılmalı ki tekrar pişirmeden kaynaklanan hastalıklarla meşgul olmayalım. Çocukların yaz aylarında, açıktan satılan ürünleri tüketmemeleri çok önemli. Açıktan satılan şeker, dondurma ve abur-cubur yiyecekler genel olarak ama özelde de yaz aylarında daha çok tehlike arz ediyor. Havaların ısınması, mikropların üremesi çok daha kolay oluyor. Bizlerin de bunun farkında olup ona göre hareket etmemiz lazımdır. Suyun sağlıklı olması ve yeterli düzeyde tüketilmesi de bu tür hastalıkların önüne geçmek adına önemlidir."