HABER-Mehmet TÜRK
Diyarbakır Dernekler Federasyonu adına konuşan Silvanlılar Derneği Başkanı Cemal Doğru, 16 Aralık tarihinde oynanan Somaspor - Bursaspor karşılaşmasında tribünlerden yükselen söylemlere sert tepki gösterdi. Doğru, eski milletvekili Leyla Zana’ya yönelik hakaretlerin yalnızca bir kişiye değil, Kürt halkının kimliğine ve kadın onuruna yönelik organize bir nefret saldırısı olduğunu vurguladı.
Cemal Doğru açıklamasında, kendilerini taraftar olarak tanımlayan ancak “insanlıktan ve saygıdan nasibini almamış ırkçı bir zihniyetin” tribünleri kin ve nefret diliyle zehirlediğini belirtti. Yetkililerin yaşananlara karşı etkili önlem almamasının benzer olayların sonraki haftalarda da tekrarlanmasına yol açtığını ifade eden Doğru, bazı siyasi çevrelerin de bu provokasyonları körüklediğini söyledi.

“BU SALDIRI KADIN KİMLİĞİ ÜZERİNDEN KÜRT HALKINA YAPILMIŞTIR”
Doğru, Leyla Zana’ya yönelik söylemlerin basit bir hakaret olarak görülemeyeceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu densizlik sadece bir kadına değil, kadın kimliği üzerinden Kürt halkına yapılmış ırkçı ve saygısız bir eylemdir. Bu davranış ne taraftarlık ahlakına ne de sporun ruhuna sığar. Açıkça bir nefret suçudur.”
Tribünlerdeki bu anlayışın sporun evrensel değerleri olan barış, kardeşlik ve dostluk ilkeleriyle bağdaşmadığını vurgulayan Doğru, bu tür söylemleri normalleştiren her kesimin bu çirkinliğe ortak olduğunu dile getirdi.
“TOPLUMSAL BARIŞ TEHLİKE ALTINDA”
Açıklamada, yıllardır bazı ırkçı çevrelerin toplumsal kin ve düşmanlığı beslediğine dikkat çekilerek, bu organize yapıların durdurulmaması halinde spor alanlarında telafisi mümkün olmayan olayların yaşanabileceği uyarısı yapıldı.
Mahalli dernekler adına yetkililere çağrıda bulunan Cemal Doğru, ülkede oluşan olumlu toplumsal iklimin provoke edilmesine kesinlikle izin verilmemesi gerektiğini belirtti.

TFF VE YETKİLİLERE ÇAĞRI
Silvanlılar Derneği Başkanı Doğru, yaşamını halkların kardeşliğine, demokrasiye ve insan haklarına adayan Leyla Zana’ya yönelik ırkçı, cinsiyetçi ve kimlik hedefli hakaretleri nefretle kınadıklarını ifade ederek şu çağrıyı yaptı:
“Hiçbir kişi ya da kurum bir halkı aşağılamaya, ötekileştirmeye veya nefret diliyle hedef göstermeye yetkili değildir. Bu söylemler ne insani ne de İslami değerlerle bağdaşmaktadır.”
Doğru, Türkiye Futbol Federasyonu’nu ve ilgili tüm kurumları gerekli adımları atmaya davet ederken, tüm duyarlı kesimleri de spor alanlarında bu tür provokasyonlara karşı ortak tavır almaya çağırdı.




