Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’nde bulunan Koşuyolu Parkı, genelde şehir dışından veya ilçelerden gelenleri misafir ediyor.

Kavurucu sıcaklarda parkın müdavimleri ağaç gölgelerinde serinlerken, koyu bir sohbete dalıyor. Parkta bu kez derin bir sohbet değil, acı bir kavalın sesi yükseldi.

Bu ses, Dicle’nin dağlarından şehre uzanan Muharrem Şimşek’in yüreğinden dökülüyor.

KAVALIN BÜYÜLEYEN SESİ

Bir zamanlar dağlardaki sürülerin peşinde çobanlık yapan Şimşek, kavalıyla geldiği şehirde arkadaşlarının arasında çalıyor. Etrafında toplanan ve özellikle yaşlı vatandaşlar, onun parmaklarından süzülen ezgilerle derinlere dalarak bir film şeridi gibi yaşadıkları gözlerinin önünden geçiyor ve içleniyor. Kavalın her nefesi, Şimşek’in hayatındaki fırtınaları ve sükûnet arayışını fısıldıyor.

KAVALIN ACI HİKAYELERİ

Ancak bu ezgiler, sadece bir sanatın değil, derin bir yaranın da yansıması. Şimşek, kısa bir süre önce iki yeğenini, Yenişehir’in Ofis Semti’nde bir inşaatta yaşanan iş cinayetinde kaybetti. Genç bedenler, betonun soğuk yüzeyine düşerken, Şimşek’in dünyası da onlarla birlikte sarsıldı. “Cenazelerini aldık, götürdük,” diyor ve ekliyor, “Çok gençlerdi, Allah kimsenin başına vermesin.” Bu kayıp, onun kavalına yeni bir hüzün, yeni bir ağırlık kattı.

“BUNU ÇALMAZSAM, KAFAYI YERİM”

“Ben halkımı çok seviyorum” diyor Şimşek, çaldığı eserin çok eski olduğunu söylüyor. Şimşek “Bu, eski bir eserdir, halkımız bilir. Onlara hediyem olsun” diyor. Kavalını küçükken köyde, çobanlık yaparken öğrenmiş. “Çalması zordur” diyor, “Herkes çalamaz, güçlü nefes ister.” Ama o nefes, sadece kavalı değil, Şimşek’in hayata tutunuşunu da taşıyor. İş kazasının ardından çalışamayan Şimşek, kavalına sığınıyor: “Bunu çalmazsam, kafayı yerim. Herkes kendi acısını bilir.”

NEFESİ KAVALDAN TAŞARAK YANKILANIYOR

Koşuyolu Parkı’nda, dinleyenler için Muharrem Şimşek’in kavalı bir ağıt, bir umut, bir direniş oluyor. O çalarken, parkta toplananlar sadece bir müzik dinlemiyor; bir insanın, bir halkın, bir acının hikâyesine tanıklık ediyor. Şimşek’in nefesi, kavalından taşarak Diyarbakır’ın sokaklarında yankılanıyor.

Editör Hakkında