DİYARBAKRIR - Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde genellikle Eylül ile Ekim ayının başında yapılan bağbozumu, yaşanan iklim değişikliğine bağlı olarak artık daha geç yapılıyor. Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Zêruk Mahallesi’nde başlayan bağbozumu, bu yıl geçen senelere oranla geç yapıldı.

 Bağlardan toplanan üzümler bir torbaya doldurularak önce şiresi alınıyor. Ateşin üzerindeki kazanlara doldurulan şire kaynamaya bırakılıyor. Kaynayan kazandan köpük alındıktan sonra şire tekrar süzülüyor. Pekmez için kazanlar 10 saat boyunca kısık ateşte kaynarken, pestil için de un karışımıyla elde edilen bulamaç kovalarla çarşaflara inceltilmiş bir şekilde seriliyor. 10 saat sonra elde edilen pekmez dinlenmeye alınırken, güneşe bırakılan pestil ise bir gün sonra kadınların yoğun emeğiyle çarşaflardan ayırtılıyor. Dinlenen pekmez, daha sonra bidonlara doldurulurken, pestil ise açık havada bir süre bekletildikten sonra kışın tüketilmek üzere katlanıyor.

 ‘SABAH DÖRTE KALKIYORUZ’

 Mahalle sakinlerinden Ayten Şeker, bağ bozumunun yaklaşık bir hafta sürdüğünü belirterek, yapılışına ilişkin şunları söyledi: “Sabah saat dörtte kalkıp bağın içine geliyoruz. Burada üzümleri kesiyor, eziyor, çıkan üzüm suyunu bidonlara doldurup köye götürüyoruz. Köye götürdüğümüz şireyi pekmez ve pestil yapmak için kullanıyoruz. Pestil yapmak için sabah erkenden kalkıp şireyi kaynatıyoruz ve unla birleştiriyoruz. Yoğunlaşan şire, asid (bulamaç) kıvana geldikten sonra çarşaflara sürüp kurutmaya bırakıyoruz.”

 ‘VERİM ALAMIYORUZ’

 Yaşanan iklim değişikliğinin üzümleri vurduğunu söyleyen Ramazan Şeker ise, üzümlerin sıcaktan kaynaklı büyümediğini ve bağların bir kısmının ise yandığını kaydetti. “Sıcaklıklar her yıl daha da artıyor” diyen Şeker, son yıllarda bağlarından yeteri kadar verim alamadıklarını söyledi.

 ‘GEÇEN YIL 30, BU YIL 170 TL’

 Mahalle sakinlerinden Bahri Şeker, ekonomik nedenlerden kaynaklı 35 yıl önce Diyarbakır merkeze yerleştiklerini, ancak krizin daha da derinleşmesi ile birlikte tekrar köylerine döndüklerini ifade ederek, köyde ektikleri bağ ve bahçe ile geçimlerini sağladıklarını kaydetti. Ekonomik krizin bağ bozumunu vurduğunu aktaran Bahri Şeker, “Geçen yıl cevizli sucuk yapmak için kilosunu 30 TL’ye aldığımız cevizlerin kilosu bu yıl 170 TL olmuş durumda. Bizim bağımız var, o yüzden şire almıyoruz ama bağı olmayanların şire almaları lazım. Şirenin litresi 10 TL. Bir kazanı doldurmak için yaklaşık 110 litre şire almak lazım. Bize bir sucuğun maliyeti 30 TL’ye mal oluyor, ekonomi o kadar kütü olmuş ki, artık hareket edemiyoruz” diye konuştu. (M.A)

Editör: TE Bilişim