Özel Haber / Mehmet Masum SÜER
DİYARBAKIR- Çocukluğu Diyarbakır’ın Sur ilçesinde geçen Ahmet Ertek, 2015 yılında Sur ilçesinde yaşanan ve 3 mahallenin tamamen yıkılmasıyla sonuçlanan çatışmalardan sonra başka bir semte taşındı ama Sur’daki çocukluk günlerini bir türlü unutamıyor. Fırsat buldukça Sur’a gelen Ertek, çocukluk anılarında önemli bir yere sahip olduğunu söylediği, çöp ve toprakla dolan Çiftehavuzlar’ı kazma kürekle çalışarak yeniden ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Mardinkapı semtinde, Keçi Burcu’ndan Millet Bahçesi’ne giden yolun üzerinde bulunan mezarlığa da adını veren tarihi Çiftehavuzlar’dan, mezarlık duvarının dışında kalanı yıkıldı, mezarlığın köşesindeki ise ilgisizlik ve bakımsızlıktan bir bölümü yıkılarak, çöp ve toprakla doldu. Evleri yıkılınca ailesiyle birlikte Sur’u terk etmek zorunda kalan 30 yaşındaki Ahmet Ertek, Sur’daki çocukluk günlerini, arkadaşlarını ve komşularını bir türlü unutamıyor. Sık sık Sur’a geldiğini, evlerinden hiçbir şey kalmasa da gelip çocukluk anılarını tazelediğini belirten Ertek, çocukluğundan kalan tek somut mekanın Çiftehavuzlar olduğunu ve bu havuzların anılarında önemli bir yer tuttuğunu söylüyor.
Havuzu temizleme öyküsü
Ahmet Ertek, mezarlık duvarının dışında kalan havuzlardan birinin zaten yıkılıp tamamen ortadan kalktığını, diğerinin ise içki içenler tarafından kirletildiğini, çöp ve toprakla dolduğunu belirterek, bu havuzu ortaya çıkarmaya çalışmasının öyküsünü şöyle anlattı:
“Evimiz yıkılmasına karşılık Sur’a ve bu çevreye fırsat buldukça geliyor, bir süre kalıyor ve geri dönüyorum. Yaşadığımız ev ortada yok ama yine de her geldiğimde çocukluk anılarımızı tazeliyor ve biraz da olsa rahatlıyorum. Çocukluk arkadaşlarımı, sokakta oynadığımız oyunları, komşularımı hatırlıyor o günleri özlemle anıyorum. Unutulacak gibi değil, gerçekten güzel günlerdi.
Çocukluk anılarımda Çiftehavuzlar’ın çok farklı bir yeri var. Annem bizi de yanına alarak komşularıyla birlikte zaman zaman bu havuzlara gelir, bazen halı ve kilimleri bazen de çamaşırları getirir burada yıkar, havuzların çevresine serer kurumasını beklerlerdi. Bu arada ben de arkadaşlarımla oyunlar oynardık. Çocukluğumdan arda kalan tek somut mekan burası. Havuzların yıkılması ve çöpler içindeki bu haline çok üzülüyorum. Havuzlardan biri tamamen kaybolmuş. Diğerini temizleyip bulunduğu durumdan kurtarmaya karar verdim. Fırsat buldukça kazma, küreğimi alıp buraya geliyor ve havuzu temizliyorum. Bir bölümünü temizledim, temizlemeye devam edeceğim. Temizledikten sonra ilgili kurumların desteğine ihtiyacım olacak. Yardım ederlerse havuzu yeniden canlandırabilir ve hemen her gün, Hevsel Bahçelerini görmeye gelen yüzlerce kişinin geçtiği yolun üzerindeki bu havuzu ve çevresini eski temiz haline getirebiliriz.”
