ÖZEL HABER-Mehmet TÜRK
Toplumsal barış, sosyal uyum ve kadın-aile ilişkileri alanlarında uzun yıllardır Mardin’de saha çalışmaları yürüten Özdem Ünal, Türkiye’de son dönemde yeniden şekillenen çözüm ve normalleşme tartışmalarına ilişkin dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu.
Hem sahadan edindiği birikim hem de yıllardır yürüttüğü gönüllü barış çalışmalarıyla bilinen Ünal, “Yeni süreç, halkların yıllardır kalbinde var olan barış isteğinin siyasete yansıması için bir fırsattır" dedi.

“BU TOPRAKLARDA AYRILIK DEĞİL, ORTAKLIK KÜLTÜRÜ VAR"
1974 Berlin doğumlu olan ve 10 yılı aşkın süredir Mardin'deki farklı kurumlarda sosyal uyum alanında çalışan Ünal, özellikle Türk–Kürt ilişkilerinde güven ve ortak yaşam kültürünün güçlendirilmesi konusunda önemli çalışmalar yürütüyor. Bölgenin tarihsel yapısını hatırlatan Ünal, yeni dönemde kimlik odaklı gerilimlerin değil, ortak yaşam iradesinin öne çıkması gerektiğini vurguladı. Ünal, “Bu topraklarda Türkler, Kürtler, Araplar, Süryaniler yüzyıllardır aynı suyu içiyor. Farklılıklarımız ayrılık değil, bu ülkenin gerçek zenginliğidir. Yeni süreç bunu yeniden hatırlatmak için büyük bir fırsattır" diye konuştu.
“KÜRTÇEYİ ÖĞRENMEK BARIŞIN DİLİYLE KONUŞMAKTIR"
Sahada barış temelli atölyeler düzenleyen Ünal, diller arasındaki mesafenin toplumsal barışa da yansıdığını belirterek dil konusunun altını çizdi. Ünal, “Bir Türk olarak Kürtçeyi öğrenmek, sadece bir dil öğrenmek değildir, o halkın sesine ve kalbine dokunmaktır. Bu ülkede barışı büyütecek olan da tam olarak budur. Birbirimizin diline, duygusuna, varlığına saygı" şeklinde konuştu.

"BARIŞ KALPTE BAŞLAR"
Ünal’a göre bölgede yıllardır yaşanan toplumsal kırılmalar, dilsel ve kültürel empati güçlendikçe azalacak. Yeni süreç tartışmalarının yalnızca siyasi aktörlere bırakılmaması gerektiğini belirten Ünal, toplumsal zeminin hazır olduğuna dikkat çekti: Ünal, şöyle konuştu;
“Barış silahların susması değildir; barış kalpte başlar, sonra topluma yayılır. İnsanlar yıllardır huzur istiyor. Siyaset halkın bu isteğinin gerisinde kalmamalı."
ÇÖZÜM SÜRECİNDE KADININ ROLÜ
Bölgede kadınların barış süreçlerinde daha görünür ve etkin olması gerektiğini de vurgu yapan Ünal, kadınların hem aile hem toplum içindeki onarıcı rolüne işaret ederek, “Kadınlar barışın en güçlü taşıyıcılarıdır" ifadelerini kullandı.

"SİYASİ CESARET, TOPLUMSAL İRADEYLE DEĞİŞİM OLUR"
“Siyasi cesaret, toplumsal iradeyle birleştiğinde gerçek değişim olur" diyen Ünal, sadece sahada değil, siyasette de barış fikrinin güçlenmesi gerektiğini savundu. Ünal, bu konuyla ilgili kendi duruşunu şu sözlerle özetledi:
“Ben bugün bir anne, bir yurttaş, bir barış gönüllüsü olarak konuşuyorum. Ama gerekirse yarın bunu siyasetin diliyle savunmaktan da onur duyarım. Çünkü bu ülkenin geleceği silahların değil; sözlerin ve anlayışın gücüyle şekillenecek."
MARDİN’DE YENİ BİR BARIŞ İKLİMİ UMUDU
Mardin’deki toplum merkezleri ve yerel kurumlarla iş birliklerini sürdüren Ünal, yeni dönemin halklar arasında onarım, güven ve ortak yaşam kültüsünün büyütülmesi için büyük bir kapı aralayacağını söylüyor. Saha deneyimi ve toplumsal barış konusundaki derin birikimiyle Ünal, bölgedeki en güçlü kanaat önderlerinden biri olarak, “Barış artık toplumdan siyasete yansıyan bir iradedir" diyerek sözlerini tamamladı.
ÖZDEM ÜNAL KİMDİR?
Aslen Ordulu olmasına rağmen 14 Ağustos 1974’te Almanya’nın Berlin kentinde, gurbetçi bir ailenin evladı olarak dünyaya geldi. Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunu olan Ünal, evlilik yoluyla yerleştiği Mardin’de üç çocuk annesi bir kadın olarak, yaşamımın her döneminde toplumsal sorumluluk bilinciyle çalışmalar yapıyor. Yaklaşık on yıl boyunca DEM Parti çatısı altında aktif siyaset yapan Ünal, 22 yıldır Mardin'de yaşıyor.
Hem siyasi çalışmalarımda hem de sivil toplum alanındaki gönüllü faaliyetlerinde, Mardin’in çok sesli yapısından güç alarak ortak yaşam fikrini savunuyor.





