ÖZEL HABER / Mehmet Rumet SOYLU – Veli BALTACİ
Bir süredir Kanada’da yaşayan Kürt stand-up'çı Murat Batgi, yeni oyunu ‘Matruşka’ ile izleyicisinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Gösteri öncesini duygu ve düşüncelerini Gazetemizle paylaşan Batgi, inanılmaz bir heyecan içinde olduğunu ifade etti.
NEFES ALABİLDİĞİ COĞRAFYAYA DÖNÜŞ
Kanada’da yaşamanın her ne kadar sosyal, ekonomik ve politik anlamda rahat bir yanı olsa da, insan nerede nefes alabiliyorsa orada yaşamalıdır diyen Murat Batgi, “Bütün ailem zaten Kanada’da yaşıyordu ve bir tek ben kalmıştım burada. Her Kürdün başına gelebilecek politik nedenlerden dolayı ben de 10 yıl önce Kanada’ya gitmek durumunda kaldım. Kanada’da artık nefes alamadığımın farkına vardım ve 15 yıl sonra dönmeye karar verdim. Benim hayatım ve hikayelerim burada. Gülüşlerim ve gözyaşlarım burada. Kendi işimi yapabileceğim şehrime geldim. Sahne ve komedi özlemi hiçbir zaman bende sönmedi” dedi.

EĞİTİM ÖNEMLİ AMA HERŞEY SAHNEDE BİTİYOR
Her ne kadar akademik kariyer önemli ise de, komedi mutlaka sahnede yapılmadır görüşünü savunan Murat Batgi, “MKM’de uzun yıllar eğitim aldım ve benim için çok özel bir okul oldu. Alt yapımın temel taşlarını burada oluşturdum. Ama kendimi daha çok ve akademik alanda da geliştirmek adına, Kanada’da 2 yıl Toronto School’da direktörlük okudum. 2 yıl da Komedi performansı ve yazımı üzerine eğitim aldım. Kanada’da birkaç gösterimim oldu ama Kürt nüfusunun oldukça az olması nedeniyle istediğim verimi alamadım” ifadelerini kullandı.

KÜRTÇE, KOMEDİ İÇİN ÇOK İDEAL BİR DİL
İnsanın kendi ana dilinde gülmesinin, paha biçilmez bir durum olduğunu özellikle ifade eden Batgi şöyle devam etti:
“Kürtçe, komedi için çok verimli ve müsait bir dil. Ve Kürtçe komediye, hepimizin çok ihtiyacı var. Acı ve savaşın insanlarda bıraktığı etkiyi, bir rehabilitasyon gibi hafifletmeye yardımcı oluyor komedi. Normalizasyon için, toplumumuzun da komediye ciddi anlamda ihtiyacı vardı. Çünkü gülmek, insanın ruhunu hafifletmeye katkı sunuyor ve gülmek su gibidir, yatağını bulduğu an yoluna devam edebilecek bir kabiliyeti var. O yol da, genellikle hüzünlü ruhlar oluyor.

GÜLMEK İSTEYENLERİ BEKLİYORUM
Hem Kanada’da yaşadıklarım hem de okuma ve gözlemlerim sonucunda toparladığım hikayeleri iç içe koyarak yeni bir oyun çıkarttım. Matruşka adını verdim. Hikaye içinden hikaye çıkartma amaçlı bir çalışma. Ben de yazarken ve çalışırken çok güldüm. İlk oyunumda en çok öne çıkan bir ‘Hamlet’ vardı. Bana göre Diyarbakır’da kullanılan o dilin de kendine göre bir kültürü var. Eskisi olmasa da ‘Hamletin’ yeni bir versiyonunu da aldım bu yeni çalışmama.21 Aralık’da, ÇandAmed’de bir aksilik olmazsa periyodik olarak her ay oyunu sahnelemeye devam edeceğim. Yılın en uzun gecesinde, gelin uzun uzun gülelim.”




