Üşümezsoy, Sındırgı’daki fayın bazı bölümlerinin tam kırılmadığını ve bu nedenle artçıların devam ettiğini belirtirken, bu hareketliliğin büyük bir deprem riski taşımadığını vurguladı. Sındırgı’daki fayda 6.1 büyüklüğünde deprem sonrası bazı bölgelerde kaymaların düşük olduğunu anlatan Üşümezsoy, “Artçılar biraz daha büyüyerek çıkıyor, örneğin beşlik depremler biçiminde tezahür ediyor. Ancak bunlar Sındırgı için risk oluşturmuyor” dedi.

Kayıp iş adamının cesedi bulundu
Kayıp iş adamının cesedi bulundu
İçeriği Görüntüle

ASIL TEHLİKE SİMAV’DA

Prof. Dr. Üşümezsoy, Sındırgı yerine asıl riskin Simav Fayı’nda olduğunu söyledi. Üşümezsoy, “Simav Fayı hâlâ enerji barındırıyor ve 6,5–6,8 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeline sahip. Bu fay, bölgedeki en aktif alanlardan biri.”
Fayları birer “ampul” gibi nitelendiren Üşümezsoy, Gediz, Demirci ve Sındırgı faylarının enerjisini boşalttığını, ancak Simav Fayı’nın kırılmadığını belirtti. “Bu, eli kulağında bir deprem anlamına gelmiyor; 1970’ten 2025’e kadar geçen 55 yıl bir lambanın yanıp sönmesi kadar kısa bir süre. Ancak risk orada mevcuttur” dedi.
Üşümezsoy, bölgedeki coğrafi hareketleri de anlatarak, Simav Dağı’nın yükselmesinin fay düzlemiyle bağlantılı olduğunu ve geçmişteki 6,8’lik büyük depremlerle bu yapının oluştuğunu aktardı.

Kaynak: HABER MERKEZİ