HABER/Güneş OCAĞA-Mehmet Rumet SOYLU-Veli BALTACİ

Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün birinci yıldönümünde Diyarbakır’daki Dağkapı Meydanında oturma eylemi gerçekleşti. Eyleme; Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Serra Bucak, Diyarbakır Baro Başkanı Abdülkadir Güleç ve çok sayıda kadınlar katıldı.

BİR YILLIK MÜCADELEDE KARŞILAŞILAN ENGELLERE DEĞİNİLDİ

Oturma eyleminde konuşan Zeliha Taşkıran, Rojin Kabaiş İçin Adalet Komisyonu adına yaptığı açıklamada, bir yıldır süren mücadeleyi ve karşılaşılan engelleri kamuoyuyla paylaştı.

“ROJİN’İ UNUTTURMADIK”

Diyarbakir Rojin Eylem 1

Rojin’in kaybedilmesinden katledilişine giden süreci adım adım takip eden kadınlar olduklarını belirten Taşkıran, “kadınlarız.21 yaşında bir üniversite öğrencisi olan Rojin, 27 Eylül 2024 günü gecesi kaldığı KYK yurdundan çıktı ve bir daha geri dönemedi. Tam 18 gün boyunca arandı, cansız bedeni en son görüldüğü yerden 20 km uzaklıkta Van Gölü kıyısında akıntının tersi yönünde bulundu. Otopsi raporu 28 gün bekletilerek ne avukatlarla ne de aileyle paylaşılmadı. Otopsisinde bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA bulundu, ancak bu DNAların kime ait olduğu ve bedeninin neresinde bulunduğu geçtiğimiz bir yıldır açıklanmamıştı. Rojin intihar etti diyerek soruşturma dosyası kapatılmaya çalışıyordu.

Biz, geçtiğimiz bir yıl boyunca her bir karanlık noktayı aydınlatmak için sokakta, sosyal medyada ve hayatın her anında bulunduğumuz her yerde Rojin'e ne oldu sorusunu sorduk. Rojin'i unutturmadık” dedi.

Diyarbakır'da 51 kilo skunk ile 42 kilo esrar ele geçirildi
Diyarbakır'da 51 kilo skunk ile 42 kilo esrar ele geçirildi
İçeriği Görüntüle

“MÜCADELE SONUÇ VERDİ”

Mücadelelerinin sonuç verdiğini vurgulayan Taşkıran, “Bu mücadelemiz sonucunda ATK, Rojin'in otopsisinde bulunan 2 farklı erkeğe ait olan 2 DNA örneğinin bedeninin neresinde olduğu bilgisini içeren raporu dosyaya ekledi. 2 farklı erkeğe ait olan DNA'lar göğüs bölgesinde ve vajinanın iç bölgesinde tespit edildi. Bu bulgularla beraber, Rojin'in katledilişi artık intihar ya da şüpheli durum diyerek geçiştirilemeyecek noktadadır. Aksine, cinsel saldırı ihtimalinin etkin bir şekilde araştırılması gerekmektedir” diye kaydetti.

“BİRÇOK BULGU KAMUOYUNDAN GİZLENDİ”

Diyarbakir Rojin Eylem 2

Birçok kritik bulgunun kamuoyundan gizlendiğine dikkat çeken Taşkıran, şunları ifade etti:

“Geçtiğimiz bir yılda erkek yargı, kadınların yaşam haklarını korumak, Rojin için adaleti sağlamak ve failleri açığa çıkarmak yerine kamuoyunu susturmaya çalıştı. Adli tıp raporlarından kamera görüntülerine, telefon sinyallerinden DNA örneklerine kadar pek çok kritik bulgu ya kamuoyundan gizlendi ya da çelişkilerle dolu bir şekilde bazı medya gruplarınca aktarıldı. Mücadelemizle ortaya çıkardığımız gelişmeler ışığında şimdi Rojin’in bedeninde bulunan 2 erkek DNA’sının kimlere ait olduğu tespit edilip, şüpheliler gözaltına alınmalıdır. Adli tıp kurumu 2 erkek DNA’sının kimlere ait olduğu dosyaya sunmak ve kamuoyuna da açıklamak zorundadır. İntihar etti diyerek Rojin’in katledilişinin üstü örtülmeye çalışıldı, hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde dosyaya kısıtlılık kararı getirildi. Dosyaya yeni atanan savcı ile bu kısıtlama kararı kısmi bir şekilde kaldırılmıştı. En baştan beri, bu somut herhangi bir gerekçesi olmayan kısıtlılık kararının, dosyanın selameti için değil gerçeklerin aileden ve avukatlardan gizlenmesi için getirildiğini biliyoruz demiştik.

“SAVCI BİR YILDIR ELLERİNDE BULUNAN BİLGİLERİ GİZLEMİŞ”

Adli Tıp Kurumu'nun Rojin'in otopsi raporunu dosyaya eklemesiyle öğrendik ki savcı ve ATK 1 yıldır ellerinde bulunan bilgileri gizlemişlerdir. Bu, delillerin karartılmasıdır, deliller gizlenerek suç işlenmiştir bu açıkça bir kadın cinayetine ortaklıktır.

“SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

Van Barosu ve Diyarbakır Barosu ortak yaptığı açıklamada ATK hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu aktardılar. Biz de sürecin takipçisi olacağız. Rojin’in adaletini sağlamak için bütün kentlerde sokaklara çıkmaya adalet mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.”

Muhabir: Güneş OCAĞA-Mehmet Rumet SOYLU-Veli BALTACİ