Diyarbakır, geçmişiyle olduğu kadar bugünüyle de dikkat çeken bir şehir. Cadde 75 gibi modern mekanlarının yanı sıra, şehrin en değerli varlığının geçmişi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Burada, Anadolu'nun en kadim şehirlerinden biri olarak, tarih ve doğa bir arada harika bir deneyim sunuyor.

Diyarbakır, modern yaşam tarzının yanı sıra binlerce yıllık tarihi ve doğal güzellikleriyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Şehirde gezilecek yerlerin çeşitliliği ve tarihi dokusunun zenginliği, herkes için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bu yazımızda, Diyarbakır’ın keşfedilmeyi bekleyen tarihi ve doğal güzelliklerini sizler için derledik.

DİYARBAKIR ULU CAMİ

Diyarbakır Ulu Cami, Diyarbakır Kalesi'nin surları üzerinde Harput Kapısı ile Mardin Kapısı'nı birleştiren eksenin batısında yer alıyor. M.S. 639 yılında Diyarbakır'a egemen olan müslüman Araplar tarafından şehrin merkezindeki en büyük mabedin (Martoma Kilisesi) camiye çevrilmesiyle oluşturulmuştur. Daha sonra 1091 yılında Büyük Selçuklu Hükümdarı Melikşah'ın buyruğu ile büyük bir onarım gördüğünü, değişik dönemlerde birçok kez onarım ve eklentilerle bugünkü şeklini aldığını kitabelerinden öğrenmekteyiz. 1115 yılında geçirdiği yangın ve deprem sonucu içerisindeki kemerler, sütunlar ve bezemeli taşlar hepsi yıkılmıştır. Dışarıda bulunan mermer taşları bu tarihten sonra yayılmıştır. Erken İslam döneminin ünlü Şam Emeviye Cami'nin (benzerliklerden dolayı) Anadolu'ya yansıması olarak yorumlanan Diyarbakır Ulu Cami, İslam aleminin 5. Harem-i Şerifi olarak kabul edilmektedir. Ayrıca Camide sibernetiğin babası olarak kabul edilen ünlü bilgin El Cezeri'nin yaptığı güneş saati bulunmaktadır.

Şehrin simgelerinden biri olan bu cami, görkemli mimarisi ve tarihi önemiyle ziyaretçilerini etkiliyor.

Diyarbakır’da Gezilecek Yerler Ulu Cami

TARİHİ HASAN PAŞA HANI

Osmanlı dönemine ait bu han, tarihi atmosferi ve mimarisiyle dikkat çekiyor. Hasan Paşa Hanı, Diyarbakır'da Ulu Camii'nin doğu girişinin karşısında, Gazi Caddesi'nin üzerinde yer alan tarihî han. Hanın iki kitabesinden öğrenildiğine göre, Diyarbakır'ın Osmanlılar tarafından alınmasından sonra üçüncü vali olan Sokollu Mehmet Paşa'nın oğlu Hasan Paşa tarafından 1572 ve 1575 yılları arasında yaptırılmıştır.

han tarih boyunca Diyarbakır'ı ziyaret eden seyyahların da hemen dikkatini çekmiş ve han hakkında seyyahlar önemli bilgiler vermişlerdir.

1612 yılında Diyarbakır'ı ziyaret eden Leh Simeon, şehre geldiği zaman indiği Hasan Paşa Hanı'nı şu şekilde tasvir etmiştir:

Diyarbakır’da Gezilecek Yerler Hasan Paşa Hanı

DİYARBAKIR KÜLTÜR EVİ

Geleneksel Diyarbakır yaşam tarzını yansıtan bu kültür evi, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunuyor.

AHMET ARİF EDEBİYAT MÜZESİ

Ünlü şair Ahmet Arif’in eserlerini ve yaşamını tanıtan bu müze, edebiyat severleri kendine çekiyor.

CAHİT SITKI TARANCI MÜZESİ

Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alan bir müzedir. Diyarbakır doğumlu şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın doğup büyüdüğü evdir. Ev, 1733 yılında inşa edilmiştir

CEMİL PAŞA KONAĞI

Cemil Paşa Konağı, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alan tarihî bir konaktır. Günümüzde yapılan restorasyon sonucu kent müzesi olarak kullanılmaktadır.

ZİYA GÖKALP MÜZESİ

Ziya Gökalp Müzesi, Diyarbakırlı sosyolog, yazar Ziya Gökalp’ın doğduğu evdir. 23 Mart 1956 tarihinde müze olarak ziyarete açılmıştır. Yazarın kişisel eşyaları ve belgelerinden oluşan koleksiyonlar ile yörenin etnografik eserleri sergilenmektedir.

İSKENDERPAŞA KONAĞI

Kanuni Sultan Süleyman zamanında Diyarbakır 12'inci Valisi İskender Paşa tarafından 1551 yılında yapılan tarihi dokusuyla dikkati çekiyor.

SÜLÜKLÜ HAN

Diyarbakır'ın merkez ilçelerinden olan Sur'da yer alan tarihî bir handır. 1683'te Hanilioğlu Mahmut Çelebi ve onun kız kardeşi Atike Hatun tarafından inşa edilen han, siyah bazalt taştan yapılmıştır. Sülüklü Han, adını avludaki kuyunun içinden tedavi amaçlı çıkarılan sülüklerden almıştır. Zamanında üç katlı ve her katında on sekiz odanın olduğu bir yapı olan hanın zemin katı ahır olarak kullanılmıştır fakat han, günümüzde tek katlıdır. Üst katların dinlenme oddası, alt katların ise ahır olarak kullanıldığı Sülüklü Han, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında süvari birliklerin karargâhı olarak kullanılmıştır. Günümüzde kafeterya olarak işletilmektedir.

DİYARBAKIR ARKEOLOJİ MÜZESİ

Diyarbakır Arkeoloji Müzesi, Diyarbakır'da 1934 yılında hizmete girmiş arkeoloji müzesidir. Diyarbakır'in ilk müzesi olan Arkeoloji Müzesi, İç Kale'deki müze kompleksindeki 19. yüzyılda inşa edilmiş iki binadadır. Koleksiyonunda 2023 itibarıyla 29270 adet envanterlik eser kayıtlıdır.

SAİNT GEORGE KİLİSESİ

Saint George Kilisesi ya da Kara Papaz Kilisesi, Diyarbakır'da yer alan bir kilisedir. İç Kale'nin kuzeydoğu köşesinde, İç Kale'nin Dicle'ye bakan yüksek kayalıkları üzerinde yer almakta böylece Sur içinde yer almayan tek kilise özelliğini taşımaktadır.

ŞEYH MUTAHHAR CAMİ VE DÖRT AYAKLI MİNARE

Şeyh Mutahhar Camii (Şeyh Mattar Camii, Dört Ayaklı Minare Camii, Kasım Bey Camii, Kasım Padişah Camii), Diyarbakır’da 1500 yılında Akkoyunlu beylerinden Kasım Bey tarafından inşa ettirilmiş cami. Akkoyunlular’ın en önemli anıtsal eserlerindendir. Şeyh Mutahhar’ın kabrinin bulunduğu arsa üzerine inşa edilmiştir. Halk arasında Şeyh Matar Camii olarak bilinir fakat kaynaklarda adı Kasım Bey Camii veya Kasım Padişah Camii olarak da geçmektedir.

SURP GİRAGOS ERMENİ KİLİSESİ

Surp Giragos Ermeni Kilisesi veya Aziz Kyriakos Kilisesi, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde bulunan ve 2016 senesinde hükûmet tarafından kamulaştırılmış olan tarihi bir Ermeni Apostolik Kilisesi.

MERYEM ANA KİLİSESİ

Meryem Ana Kilisesi (Süryanice: ܐ ܕܝܠܕܬ ܐܠܗܐ Idto d-Yoldat Aloho) ya da bilinen diğer adıyla Mor Yakup Kilisesi, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alan tarihî bir kilisedir. Kilise, Ortodoks Süryanilere aittir. 3. yüzyılda yapıldığına inanılan kilise günümüze dek birkaç kez yanmış, yıkılmış ve defalarca onarım geçirmiştir.

DİYARBAKIR KALESİ VE KEÇİ BURCU

Diyarbakır Kalesi veya Diyarbakır surları, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alan tarihî bir yapı. İç kale ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Surlardaki ana girişler Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı'dır. Keçi Burcu, Diyarbakır surlarında yer alan bir burçtur. Surlar üzerinde bulunan en büyük ve en eski burçtur. 2015-16 Sur çatışmaları sonrası ziyarete kapatılmış, 2022 yılında tekrar ziyarete açılmıştır.

ON GÖZLÜ KÖPRÜ

Dicle Köprüsü, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde Dicle Nehri üzerinde yer alan tarihî bir köprüdür. On açıklığa sahip olduğu için yerel halkça On Gözlü Köprü olarak bilinirken eski Silvan yolu güzergâhında bulunduğundan bazı kaynaklarda ise Silvan Köprüsü olarak da geçer. Şehir merkezine 3 kilometre uzaklıkta olup Diyarbakır'dan gelerek Mardin'e devam eden (eski Mardin yolu), sonra doğuya doğru ayrılan tali yolun bağlantı yerinde, kentin merkezini Bağıvar beldesi ile civar köylere bağlayan noktada bulunmaktadır.

Köprünün ilk yapım tarihi ile ilgili farklı türde görüşler vardır. Bu görüşlerden bazıları köprünün şimdiki yerinde, antik dönemde de bir köprü olduğunu öne sürer. Birkaç defa kısmen veya tamamen yıkılıp yeniden inşa edildiği düşünülen köprünün, yapım yılı olarak bilinen en yakın ve doğru tarih, köprü üzerinde yer alan kitabeden fark edilmektedir. Kitabeye göre Mervaniler döneminde 1065 yılında yaptırılmıştır.

Diyarbakır’da Gezilecek Yerler On Gözlü Köprü

HEVSEL BAHÇELERİ

Hevsel Bahçeleri, Dicle Nehri kıyısında, Diyarbakır Kalesi ile nehir vadisi arasında yer alan yaklaşık yedi yüz hektarlık verimli arazidir. Çok farklı türlerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek alanlara (habitat) sahip Hevsel bahçeleri, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kuş cennetidir. 180'den fazla kuş türünün yanı sıra susamuru, tilki, sansar, sincap ve kirpi gibi birçok memelinin barınağıdır.

Diyarbakır’da Gezilecek Yerler Hevsel Bahçeleri

Göçmen kuşlar tarafından bir istasyon, dinlenme, barınma ve de bir korunma yeri olarak kullanılan vadide bölgeye has kuşlar olarak bilinen boz alameceklerle pembe göğüslü ötleğenlerin yanı sıra yabani şahin, kızıl şahin, arı şahini, yılan kartalı, gökçe delice, kukumav, kerkenez ve küçük kerkenez gibi yırtıcı kuşlara da yılın hemen her mevsiminde rastlanmaktadır. Türkiye’de nadir bulunan yaz atmacalarına da ev sahipliği yaptığı bilinir.

Hevsel Bahçeleri, 2013'te Dünya Mirasları listesine girmesi için UNESCO'ya aday gösterildi. 2015'te ise UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edildi.

Kaynak: HABER MERKEZİ