Güneydoğu Ekspres-
Diyarbakır Barosu geçtiğimiz günlerde madde kullanımıyla mücadeleye dair bir rapor açıkladı. Raporda çarpıcı açıklamalar yer aldı. 7 yaşına kadar düşen uyuşturucu kullanımında artış yaşandığına dikkat çeken Baro, uyuşturucu kullanımı ile ilgili istatistiki bilgilere yer verirken, önleyici faaliyetlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Söyleşimizin bu haftaki konuğu raporu hazırlamakta emeği geçen Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Av. Mehdi Özdemir. “Uyuşturucu maddeyle mücadelede yetersiz kalındığını” ifade eden Özdemir, önleyici kolluk faaliyetlerin yetersiz kalındığını, etkin bir infaz süreci yaşanmaması nedeniyle aynı kişilerin tekrar eylemde bulunduklarını ve caydırıcı bir etki yaratmadığını söyledi.

Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Av. Mehdi Özdemir’e yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:

‘ÇARPICI SONUÇLAR DİKKATE ALINMALI’

*Uyuşturucu madde konusunda bir rapor hazırladınız. Neden?

Madde bağımlılığının gün geçtikçe artan suç oranı, toplumda madde bağımlılığının yaygınlaştığını gözlemlemekteydik. Bir halk sağlığı sorunu olan uyuşturucu maddeyle mücadelenin yetersiz olduğu konusunda kanaatimiz oldu. Böyle bir rapor hazırlama ihtiyacı duyduk. Pandemi sürecinde bile adliyeye yansıyan adli kayıtların zorunlu müdafi uygulamasında sayılarının 3 bin 200 geçtiğini gördük. Bu kapsamda uyuşturucu madde ticareti, uyuşturucu madde kullanımı suçlarından adli kayıtların oluştuğunu gördük. 2021’de sayıları 3 bin 800’ü aştı. 2022’de 4 bin 300’leri buldu. 2 yılda yüzde 35’lik bir artışın oluştuğunu gördük. Bu veriler bize şunu göstermektedir.

Madde bağımlılığı, maddeyle temas uyuşturucu madde ticaretinin Diyarbakır kent merkezi ve ilçelerinde gün geçtikçe artışın yaşandığı bir süreci yaşamaktayız. Artan madde bağımlılığı ve suç oranını gözettiğimizde aslında burada önleyici kolluk faaliyetinin etkin bir şekilde yürütülmediği ve etkisiz kaldığı görülmektedir. Bu kapsamda bu veriler yaşadığımız sürecin ne kadar tehlikeli ne kadar ciddiye alınması gerektiğini bizlere göstermektedir.

‘OLUŞTURULAN KURULUN İÇİNDE UZMAN YOK’

*Uyuşturucu kullanımının 7 yaşına inmesi maddeye kolay erişebilirliği gösteriyor. Önlemler etkisiz mi?

Bizim verilerimizde uyuşturucu madde kullanımında 12 yaşın altına düştüğüne dair bir tespit var. Buna dair istatistiki verileri incelediğimizde 2021 yılında sayının 8 olduğunu, 2022 yılında yüzde yüzlük artışla 16’ya yükseldi. 12-18 yaş arasında ise sayılarının yüzleri aştığına tanık oluyoruz. Birbirine paralel şekilde kısmi artışlarla yıldan yıla uyuşturucu madde adli kayıtlara düşmektedir.

Önleyici kolluk faaliyetiyle birlikte çocuklar açısından engellenmelidir. Ancak yaşadığımız süreç açısından baktığımızda çocuklar açısından önleyici kolluk faaliyetinin yani madde kullanımı engellenmesine ilişkin yetersiz kalındığını görmekteyiz. Bu hususta madde bağımlılığıyla mücadele yüksek kurulu Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’nın koordinasyonunda stratejik planlama yürütülmektedir. Madde bağımlılığı kurulu içerisinde ne yazık ki Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı’nın yer aldığı 11 Bakan Yardımcısı yer almaktadır. Sağlık alanında çalışan meslek odalarının ve sivil toplum bu alanda uzman kurum ve kuruluşların bu sürecin içerisinde ne yazık ki yer almamaktadır. Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı’nın madde bağımlılığı konusundan uzmanlığının ne olduğunu açıkçası merak etmekteyim.

WhatsApp Image 2023-09-21 at 15.56.54 (1)

‘MADDE KULLANIMINDA ARTIŞ BM RAPORLARINDA’

*Baro raporunda madde kullanımı istatistiki veriliyor. Bu gerçeği yansıtıyor mu?

Diyarbakır Barosu’nun verileri, asgari somut verileri içermektedir. Önemli ölçüde zorunlu müdafi dışında Diyarbakır kent merkezinde yurttaşların kendi tuttukları avukat eşliğinde savunma yaptıkları da bir gerçek. Bu kapsamda değerlendirdiğimizde bizim verilerimizin çok daha ötesinde adli kayıtların oluştuğunu bilmekteyiz. Birleşmiş Milletler’in uyuşturucuya karşı mücadelede hazırlamış oldukları Türkiye’ye ilişkin raporunda da artışın önemli ölçüde yaşandığını kabul etmektedir. Kaldı ki Adalet Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu raporda da Türkiye genelinde artışların gerçekleştiği de bilinmektedir.

‘MADDE İLE TEMAS KESİLMELİ’

*Önlenmesi için neler yapılmalıdır?

Uyuşturucu maddeye karşı yürütülecek mücadele devletin bir yükümlülüğü olmalıdır. Suçun önlenmesi için önleyici bir kolluk faaliyetini gerektirir. İdari anlamda görevli olan kolluğun suçun işlenmesinden önce kişilerin maddeye temasının engelleyici şekilde çalışma yürütmesi gerektirmektedir. Diyarbakır kent merkezi ve ilçelerinde uyuşturucu madde kullanımı ve ticaretinin yaygın olduğu herkesçe bilinmektedir. Buna dair kişilerin uyuşturucu maddeyle temaslarının engellemek için çalışmaların etkin bir şekilde yürütülmesi gerekir. Eksik kaldığını yetersiz kaldıklarını görmekteyiz. Yetersizliğin ne kadar ciddi ve önemli bir boyutta olduğunu gözetlemekteyiz. Veriler de bunu göstermektedir. 12 yaş altı çocukların adli kayıtlarına baktığımızda aslında okulların önünde madde ile temasının sağlandığı bir süreci yaşadığımızı görmekteyiz.

‘KOLLUK FAALİYETLERİ YETERSİZ KALIYOR’

*Raporda çıkan sonuç nedir?

Raporda çıkan sonuç, aslında madde ile temasın engellenmesi uyuşturucu madde kullanımının ve ticaretinin yaygınlaştığını bu anlamda maddeyle temas eden bağımlı durumda bulunan kişilerin uygun tedavi ve rehabilitasyon sürecinin yaşanmadığını bizlere göstermektedir. Bu anlamda maddeyle tamasın önleyici kolluk faaliyetlerin yetersiz kalındığını etkin bir infaz süreci yaşanmadığını aynı kişilerin tekrardan eylemde bulundukları ve caydırıcı etki yaratmamakta etkin bir denetim serbestlik sürecinin yaşandığını gözetmekteyiz. Maddeyi kullanan kişiler açısından hapis cezalarının ertelendiği, denetim serbestlikle sadece hastaneye yönlendirildikleri ve tedavi sürecinin etkin bir şekilde denetlenmediğini görmekteyiz. AMATEM ve ÇAMETEM gibi tedavi ve rehabilitasyon merkezlerinin de madde kullanım sayısının artması nedeniyle yetersiz kaldıklarını görmekteyiz. Tedavi koşullarının da uygun personel ve fiziki koşullar yaratılmadığı için bu anlamda yetersiz kalmaktadır.