Sivas’ta bu yıl kene ısırması sonucu ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı nedeniyle ölenlerin sayısı 3’e yükseldi.

Edinilen bilgiye göre, Tokat’ın Pazar ilçesi Ovacık köyünde ikamet eden H.Y. (54) vücuduna yapışan keneyi çıkarttıktan sonra rahatsızlandı.

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi'nde KKKA tanısıyla tedavi altına alınan hasta yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Bugün ölen hastanın cenazesi ailesine teslim edildi.

Hastanenin enfeksiyon hastalıkları servisinde KKA tanısıyla yatan başka hastalar da bulunduğu belirtildi.

Uzmanlar kene ısırmalarının ölümcül sonuçlar doğurabildiğini hatırlatarak, özellikle hayvancılıkla uğraşanları dikkatli olmaları, vücutlarına yapışan keneleri kendileri çıkartmamaları konusunda uyardı.

Uzmanlardan "Kenenin üzerine gaz yağı, benzin, çamaşır suyu dökmeyin" uyarısı 

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Açıcı havaların ısınmasıyla birlikte artan kene vakalarına karşı uyarılarda bulundu.

OMÜ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Açıcı, Türkiye'de kenelerin taşıdığı Kırım Konga Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsünü en çok taşıyan kene türünün "Hyalomma Marginatum" olduğunu belirtti.

Bu türün Türkiye'de daha çok Gümüşhane, Tokat, Çorum, Zonguldak, Sivas, Yozgat ve Karabük'te yayılım gösterdiğine işaret eden Açıcı, havaların ısındığı bugünlerde açık alana çıkmak isteyenlerin tedbirli davranmaları gerektiğini vurguladı.

OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Esra Tanyel ise Türkiye'de 2002 yılından itibaren KKKA hastalığının yoğun olarak görüldüğüne işaret etti.

Tanyel, yaz ve bahar aylarında ateş, halsizlik, kas ağrısı, eklem ağrısı ve kanama gibi şikayetlerle başvuran hastalarda KKKA hastalığı ihtimalinin muhakkak düşünülmesi gerektiğinin altını çizdi.

Kene vakalarına nasıl önlem alınacağı ve vaka ile karşılaşıldığında ne yapılması gerektiği hakkında da bilgi veren Tanyel, şunları kaydetti:

"Yeşil alanlarda uzun kollu kıyafetler tercih edilmeli. Pantolon paçaları açıkta kalmamalı. Mümkünse açık renk kıyafetler tercih etmeliyiz. İmkan varsa böcek kovucu sprey ve losyonlar kullanılmalı. Eve döner dönmez tüm vücut kontrol edilmeli. Kene ısırmışsa vücudumuzdan cımbızla çok sıkmadan oynatarak yavaşça çıkarmalı. Mümkünse kene bir bütün halinde çıkarılmalı. Kişi kendisi çıkaramazsa hızlıca en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidir. Vücutta ne kadar çok kalırsa o kadar çok kan emiyor. Kanı emdikten sonra tükürüğündeki virüsü de vücuda enjekte ediyor. Kenenin üzerine gaz yağı, benzin, çamaşır suyu dökülmesi uygun değildir çünkü bu gibi durumlarda virüsün bulaşma riski artmış oluyor."