Hafız Zülfo (Zülfü Yokuş) 1940 – 1980 yılları arasında Ergani tren istasyonunda kaval çalan bir sokak sanatçısıdır. Erganili kaval ustası “Hafız Zülfo”nun hikayesi kitap oldu. Adına şiirler yazıldı, film sahnelerinde yer verildi. Osman Şahin’in Bozkırda Vivaldi “hikâyesi” Hafız Zülfo için yazılmıştır. Yılmaz Odabaşı, “Vivaldi Zülfo” yazısını Hafız Zülfo için yazıldı. Ona ‘Vivaldi Hafız Zülfü’ dediler.
Diyarbakır Müzesinde bulunan Nişo ustaya ait bu kavalı çalan son kişi Erganili Hafız Zülfo’dur. Trenle Ergani’den geçen birçok sanatçı trenin durduğu kısa anda Hafız Zülfo’nun kavalından etkilenmiş ve eserlerinde ondan bahsetmiştir Yılmaz Güney Sürü filminin Ergani istasyonu bölümünde Hafızı konu alır.
Sürü filmindeki unutulmayan kaval sahnesi
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin Kültür ve Medeniyet Dergisinde yer alan Yazıda şöyle deniyor: Hafız Zülfo 1978 yapımı olan “Sürü” filminin bir sahnesinde de kısaca yer alır. Ancak, o kısa an milyonları etkilemiştir.
Senaryosunu Yılmaz Güney’in yazdığı, başrollerini ise Tarık Akan, Melike Demirağ ve Tuncel Kurtiz’İn paylaştığı “Sürü” filmindeki o sahne aradan geçen 43 yıla rağmen hala hafızalarda tazeliğini koruyor. Filmde gerçekten “Hafız Zülfo” ve kızı mı oynadı, yoksa canlandırma mı yapıldı bilinmez. Filmde, daha genç, takım elbiseli biridir Kavalcı Zülfo ama onu çocukluk günlerinden bu yana görüp bilenler bambaşka bir portre çizerler.
Vivaldi Zülfo’yu demiryolcu oynadı
Sürü filmi sahnesinde milyonları etkileyen küçük bir kızın elinde tutarak tren önünde kaval çalan sahneyi oynayan bir demiryolcu.
Yılmaz Güney’in bir tren tolculuğunda tanışan demiryolcu Yasin Balıkçı’ya da Sürü filminde ‘Vivaldi Zülfo’yu canlandıran bu rolü verilir. Gar müdürünün küçük kızı da rol alır. O sahne Diyarbakır Gar’ında çekilir. 104 yaşındaki Yasin Balıkçı, Yılmaz Güney ile tanışmasını da şöyle anlatıyor: ‘’Kondöktürlük yaptığım dönemde Yılmaz Güney’de yolculuk yapıyordu. Kompartımanda oturup sohbet ettik. Bana Zazamısın dedi. Nasıl anladığına şaşırmıştım. O günü unutamıyorum’’ dedi.
