Trump: İsrail ben izin verir vermez Gazze sokaklarına geri döner
Trump: İsrail ben izin verir vermez Gazze sokaklarına geri döner
İçeriği Görüntüle

HABER-Ceren AKYIL

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Gıda, Kimya ve Ziraat Mühendisleri Odaları, 16 Ekim Dünya Gıda Günü nedeniyle açıklama yaptı. Bu yıl Dünya Gıda Günü’nün teması ‘daha iyi gıda, daha iyi gelecek için el ele’ olarak belirlenirken, gıda fiyatlarının yükseldiği ve birçok insanın temel gıdalara erişimde zorluk yaşadığı belirtildi. Açıklamada, gıda hakkının ciddi biçimde tehdit altında olduğu kaydedildi.

“TEMEL GIDALARA ULAŞIM HAKKI GASP EDİLİYOR”

Gıdaya erişimin en temel insan hakkı olduğu hatırlatılan açıklamada, “Bu yıl, yanlış ekonomi ve tarım politikaları nedeniyle tarımsal üretim alanlarının ve tarımsal üretimin hızla azalması, bozuk gelir dağılımı politikaları nedeniyle emekçi ve emekli ücretlerinin açlık sınırının altında kalması, daha iyi gıdaları bırakın temel gıdalara ulaşım hakkını gasp etmiştir. Maden ve enerji şirketlerinin rantı için topraklarımızı, zeytinliklerimizi, meralarımızı, ormanlarımızı, su havzalarımızı yok edecek yasal düzenlemeler gıda hakkını tehdit etmektedir. Aynı zamanda, su politikaları ve suyun yönetimindeki hatalar nedeniyle, su gibi hayatın devamı için gerekli en temel maddeye erişimin zor olacağı bir yıl bizi beklemektedir” ifadeleri yer aldı.

“673 MİLYON İNSAN AÇLIK ÇEKMEKTEDİR”

673 milyon insanın açlık çekiğine dikkat çekilen açıklamada, “Gıdaya olan güvensizliğin her geçen gün arttığı bir süreçten geçmekteyiz. Bir yandan güvenli, sağlıklı gıdaya erişim azalırken, bir yandan 673 milyon insan açlık çekmektedir. Diğer yandan ise artan obezite oranları ve yaygın gıda israfı, bolluk ve yoksunluğun sıklıkla yan yana var olduğu dengesiz bir sistem tüm dünyayı kuşatmıştır. Bölgesel savaşlar ve ekonomik kriz en çok çocukları ve kadınları etkilemektedir. Gıda güvencesinin sağlanamadığı bir dünyada, adil ve demokratik bir düzen içinde yaşamak mümkün değildir. Bugün dünyada açlık varsa, bu sadece kötüleşen iklim koşullarından, yetersiz bitkisel-hayvansal gıda arzından değil, uygulanan yanlış ekonomi ve tarım politikaları ile adaletsiz gelir dağılımından kaynaklanmaktadır. İnsanlık için kâbus olan bu yokluğu ve yoksulluğu yenmek için sorumluluk almak hepimizin ortak toplumsal görevidir” denildi.

“ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIKLI BESLENMESİ DEVLETİN SORUMLULUĞUDUR”

Açıklamada, çocukların sağlıklı ve dengeli beslenememesinin gelecekte fiziksel ve zihinsel gelişim açısından ciddi sonuçlar doğuracağı vurgulanarak, “Geleceğimiz olan çocuklarımızın sağlıklı ve dengeli beslenememesi gelecekte fiziksel ve mental olarak geri kalmış bir neslin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Çocuklarımızı güvenli ve kaliteli gıdaya ulaştırmak en önce devletin sorumluluğundadır. Çocukların beslenme ihtiyacı doğru uygulamalar ile en geniş kapsamda karşılanmalıdır, okul yemeği bir an önce hayata geçirilmelidir” çağrısı yapıldı.

“GIDA DENETİMİ GÜÇLENDİRİLMELİ”

TMMOB, gıda güvenliğini sağlamak için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetim kapasitesinin artırılması gerektiğini belirterek şu çağrıda bulundu: “Halkımızın gıda güvenliği için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yıllardır uyguladığı beyana dayalı üretim izni modelini bırakıp, tüm gıda işletmeleri için Bakanlık denetimi ve kontrolü sonucu onay verildikten sonra üretimin yapılabildiği sisteme geçilmelidir. Gıda işletmelerini merdiven altından kurtarmak için kayıt altına alınması yeterli bir uygulama değildir. Küçük işletmelerde de gıda güvenliği koşullarını sağlayacak şekilde çalışmalar yapılmalı, Çalıştırılması Zorunlu Personel (ÇZP) zorunluluğu buralarda da uygulanmaya başlanmalıdır. Yetersiz olan Bakanlık denetçi sayısı arttırılmalı, Tasarruf Genelgesi gerekçesine sığınmadan bir an önce bu konuda eğitim almış teknik personelin kamuya ataması yapılmalıdır.”

Muhabir: Ceren AKYIL