Faruk BALIKÇI

Güneydoğu Ekspres- Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2’nci tur oylaması için önceki gün Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na desteğin devam edeceğini açıklayan HDP ve YSP heyeti, dün de Diyarbakır’da gazetecilerle bir araya geldi.

Toplantıya HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, Yeşil Sol Parti Milletvekilleri ile yöneticileri katıldı.

Toplantıda ilk söz alan Pervin Buldan, 14 Mayıs seçimlerinin demokratik bir ortamda ve eşit şartlarda yapılmadığını ifade ederek, “Bütün engellemelere rağmen bir başarı elde ettiğimizi düşünüyoruz. Bundan sonraki süreçte Türkiye'nin barışı için 28 Mayıs bizler için önemli bir kavşak. Yeşil Sol Parti olarak ilk turdaki tavrımızı devam ettiriyoruz. Sandıklarda Kılıçdaroğlu'nu destekliyoruz. Diyarbakır halkına çağırımdır; sandık başına gidelim, AKP'yi gönderelim. AKP iktidarında bir Kürt düşmanlığı ve kadın düşmanlığı var. Erdoğan'ı göndermemiz ile demokratik yollar açılacaktır” dedi.

“Ümit Özdağ’ın ne dediğine bakmıyoruz”

“Türkiye'nin barışa refaha ulaşması için Erdoğan gitmeli” ifadesini kullanan Buldan, şöyle devam etti:

“Tekrar kazanırsa ne olur? Son yıllarda yaşadıklarımız bunun göstergesi. Bizler yine direniriz. Ama Türkiye toplumu nefessiz kalır. Bu yüzden tarihi bir seçim olacak. Faşizm ve demokrasi arasında bir tercih. Demokrasi ve faşizm ile aydınlık ve karanlık arasında bir tercih olacak. Türkiye'nin kaderini değiştirmek bizlerin elinde. Oyumuzu Türkiye'nin geleceğine kullanıyoruz ve sandığa sahip çıkıyoruz. Biz Ümit Özdağ’ın ne dediğine bakmıyoruz, Kılıçdaroğlu’nun ne dediğine bakıyoruz” dedi.

Türk: Değişim artık kaçınılmaz

Buldan’ın ardından söz alan Ahmet Türk ise, tarihi bir dönemeçten geçtiklerini ifade ederek, “Bizler açısından değişimin kaçınılmaz olduğu süreci yaşıyoruz. Son dönemde milliyetçi tartışmalar ister istemez halkımızda kırgınlık yarattı. Sakın oyuna gelmeyin. Protesto etmeniz durumunda Erdoğan’ın iktidarın değirmenine su taşımış olacaksınız. Bir taraftan faşizmi Türkiye’de egemen kılmak isteyen bir anlayış var. Bunun karşısında en azından hukukun üstünlüğü konusunda bir yaklaşım var. Biz bu mücadeleyi şahıslar için yapmıyoruz. Demokratik bir gelecek için halkımızın özgürlüğe ve demokrasiye kavuşması için veriyoruz. Bir tercih ile karşı karşıyayız. Bizler bu durumda elbette ki tercihimizi demokrasiden yana kullanacağız. Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde birçok talep yine gündeme gelecek. İki seçenekle karşı karşıyayız. Ya faşizme ya da halkın nefes alacağı süreci yaşatacak birilerine destek vermek zorundayız. Tercihimiz elbette Kılıçdaroğlu’ndan yana olacak. Milliyetçi söylemler nedeniyle halkımız kırgınlık yaşıyor ama oyuna gelmememiz lazım. Sandık başına gitmek gerekir. Ve sandıklara sahip çıkmamız gerekir” diye konuştu.

“Türkiye halkları Erdoğan'dan büyük”

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Buldan, "Türkiye'de bir milliyetçilik dalgası var ama biz mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Milliyetçi dalgasına takılmamak gerekiyor. Bunun üstesinden gelecek bir halk gerçekliği var. Erdoğan'ın bir kez daha kazanması bu kötü gidişatın devamı anlamına geliyor. İnsanlar artık gerçekten Erdoğan'ın gitmesini istiyor. İnsanlarımız umutsuzluğa kapılmasın. Bu ülke hiç kimseye kalmadığı gibi Erdoğan'a da kalmaz. Türkiye halkları Erdoğan'dan büyüktür" dedi.

“Kaybettiğimiz oyların sebebini araştıracağız”

Milletvekili seçimlerine dair değerlendireme yapan Buldan, şunları kaydetti:

"Biz bölgede oy kaybetmedik. Kürtler oyunu korudu. Batıda az oranda bir oy kaybımız var. Nerede eksik yaptığımızı bütün yönleriyle değerlendirip gereken ne varsa hep birlikte karar vereceğiz. Büyük baskılara rağmen Diyarbakır halkı kendi iradesine sahip çıkmıştır. Kaybettiğimiz oyların sebeplerini araştıracağız ve gerekeni yapacağız.”