ÖZEL HABER - Güneş OCAĞA / Mehmet Rumet SOYLU

Kürtlerin 'Sarı Hoca' lakabını verdiği ünlü sosyolog-yazar Dr. İsmail Beşikçi, 27 Eylül’de hayatını konu alan “Bizim İsmail” belgeselinin gösterimi sırasında yaptığı konuşma esnasında aniden fenalaşarak Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Tedavisinin ardından sağlık durumu iyiye giden Beşikçi, 21 Kasım’da taburcu edilerek Diyarbakır’da kendisi için tahsis edilen bir evde özel tedavi altına alındı.

İSMAİL BEŞİKÇİ’NİN EN YAKINDAKİLER KONUŞTU!

İsmail Beşikçi Vakfı (İBV) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Gürbüz ile Prof. Dr. Cenap Ekinci, Beşikçi’nin sağlık durumuna ilişkin Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e özel açıklamalarda bulundu. Beşikçi’nin rüyasında bile Kürtler için çalıştığını ifade eden Gürbüz, “İsmail Beşikçi, vicdan ve adalettir. Rüyasında bile Kürtler için çalışyordu” dedi. Prof. Dr. Cenap Ekinci ise Beşikçi’nin sağlık durumunun her geçen gün daha iyiye gittiğini belirterek, “Yakın zamanda yeniden yürümeye başlayacak. Bu süreçte ona adeta ilaç gibi gelen şeylerden biri de Dengbêj Şakîro’nun eserlerini dinlemek” olduğunu ifade etti.

Diyarbakır’da İsmail Beşikçi'ye Dengbêj Şakîro Terapisi5Ibrahimgübrüz

VAKIF BAŞKANI GÜRBÜZ, DETAYLARI EKSPRES’E ANLATTI!

İsmail Beşikçi Vakfı (İBV) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Gürbüz, İsmail Beşikçi’nin sağlık durumu, geçirdiği beyin kanaması sonrası tedavi süreci ve vakfın yürüttüğü çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi:
"İsmail Beşikçi, 26 Eylül 2025 tarihinde Diyarbakır’a, kendisiyle ilgili çekilen bir belgesel filmin gösterimi için geldi. Bu etkinlik, İsmail Beşikçi Vakfı’nın (İBV) çalışmaları kapsamında değildi. Belgesel filmin yönetmenleri Fatih Kanat ve Önder İnce’ydi, organizasyonu da onlar yapmıştı. Beşikçi’ye etkinliği iletmişler ve Beşikçi de katılacağını belirtmişti. Yani program tamamen İBV’nin programı dışında gerçekleşen bir etkinlikti. Hatta belgesel film gösterimine hocanın da katıldığını biz sonradan öğrendik. Ben o gün Dersim’deydim. Hoca, 26 Eylül günü saat 18.00 sularında beyin kanaması geçirdi. Bu durumu bana Diyarbakır temsilcisi Nezirci telefonla bildirildi. Ben de ertesi günün sabahı Diyarbakır’a geldim.

"İSMAİL BEŞİKÇİ'NİN BİLİNCİ HİÇBİR ZAMAN KAPANMADI"

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tedavisi yapılan İsmail Beşikçi, sol ventrikülde bir kanama geçirdi. Bu kanama, vücudun sağ tarafını etkileyerek sağ tarafta kısmi felce yol açtı. Beşikçi hocanın bilinci ilk günden itibaren yerindeydi; bu da onun açısından büyük bir şanstı. Zaman zaman kanamanın etkisiyle kısa süreli dalgalanmalar yaşansa da İsmail Beşikçi’nin bilinci hiçbir zaman kapanmadı.

DİSKİ uyardı:  Süresi dolan su sayaçları yenilenmeli
DİSKİ uyardı: Süresi dolan su sayaçları yenilenmeli
İçeriği Görüntüle

Diyarbakır’da İsmail Beşikçi'ye Dengbêj Şakîro Terapisi3

"TÜM KÜRT CENAHI YAKINDAN İLGİLENDİ"

İlk günden itibaren Kürt siyasal cenahının hemen her kesiminden en uç çevrelerden DEM Parti’ye, HÜDAPAR’a kadar bütün Kürt partileri ve grupları hastanede yer aldı ve İsmail Hoca’yla yakından ilgilendiler. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak ile birlikte, İsmail Beşikçi Vakfı adına hastanede bir basın açıklaması yaparak kamuoyuna kısa bir bilgilendirmede bulunduk.

TEDAVİ SÜRECİNDEKİ 8 DAKİKALIK ÖNEMLİ AVANTAJ

İsmail Beşikçi yaklaşık bir ay boyunca, 24 Ekim’e kadar Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kaldı. İlk bir haftayı yoğun bakımda geçirdi; ardından normal, özel bir odaya alındı. Burada özellikle belirtmek gerekir ki Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde rektörden dekana, öğretim üyelerinden sağlık personeline kadar herkes Beşikçi’ye büyük bir ilgi gösterdi. Beyin kanaması geçirdiği andan itibaren yalnızca 8 dakika içinde Tıp Fakültesi’ne ulaştırılması, tedavi sürecinde çok önemli bir avantaj sağladı.

Diyarbakır’da İsmail Beşikçi'ye Dengbêj Şakîro Terapisi4

"KRİZ MASASI OLUŞTURULDU"

24 Ekim’de İsmail Beşikçi’yi hastaneden eve çıkardık. Hastanedeki süreç boyunca bir kriz masası oluşturulmuştu. Bu masa, Kürt siyasal ve toplumsal çevrelerinin tamamının yer aldığı bir yapıydı. Sağ olsun, Cenap Ekinci Hoca İsmail Hoca’yla çok yakından ilgilendi ve kendi evini kendisine tahsis etti. Başta İsmail Beşikçi Vakfı olmak üzere, fizyoterapistinden bakım ekibine kadar son derece nitelikli bir ekip İsmail Hoca’yla ilgilenmektedir. Bu süreçte görev alan tüm çalışanların giderleri ile İsmail Beşikçi’ye yapılan tıbbi, bakım ve yaşam masraflarının tamamı İsmail Beşikçi Vakfı tarafından karşılanmaktadır.

"MESRUR BARZANİ ÇOK DESTEK VERDİ"

Burada özellikle belirtmem gereken bir husus da şudur; bugüne kadar bu bakım sürecine çok önemli katkılar sunan Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başbakanı Mesrur Barzani’yi anmak zorundayım. Gerek televizyon kanalları aracılığıyla gösterdiği ilgi gerekse İsmail Beşikçi’ye sunduğu maddi destek son derece önemlidir. Mesrur Barzani, bu desteklerin bundan sonra da devam edeceğini belirtti. Vakıf, tüm imkanlarını seferber ederek ve bazı dostların da katkılarıyla bu süreci sonuna kadar götürmeyi hedefliyor. Amacımız, İsmail Beşikçi’yi en kısa sürede yeniden ayağa kaldırmaktır. Tek hedefimiz, İsmail Beşikçi’nin kendi ayakları üzerinde durabilmesi, günlük ihtiyaçlarını kendisinin karşılayabilecek duruma gelmesidir.

"35 YILLIK BİR DOTSLUĞUMUZ VAR"

İsmail Beşikçi’nin bilinci yerindedir. Geçtiğimiz günlerde kendisini ziyaret ettim. Ayrıca telefonla da görüştük. Sürecin ilk 30 günü boyunca sürekli yanında bulundum. İstanbul’da yaşıyor olmama rağmen, bundan sonra da her ayın en az bir haftasını İsmail Beşikçi’nin yanında geçirmeye devam ediyorum. Çünkü bizim dostluğumuz 35 yılı aşan bir geçmişe dayanıyor. Yanında bulunmamın, kendisine psikolojik açıdan önemli bir destek sağladığını düşünüyorum.

"İSMAİL BEŞİKÇİ VİCDAN VE ADALETTİR, BÜTÜN ÖMRÜNÜ KÜRTLERE ADAMIŞ BİR HAKİKAT İNSANIDIR"

İsmail Beşikçi vicdandır, adalettir. O, bütün ömrünü Kürtlere adamış bir hakikat insanıdır. İsmail Beşikçi, Kürt’tür; Kürdistan’dır. Rüyasında bile Kürtleri ve Kürdistan’ı düşünen, çalışan bir insandır. Kürtler ona ne yapsa azdır. Biz de bu büyük adanmışlığa layık olmak için İsmail Beşikçi adına bir Vakıf kurduk. Enstitüler, kültür ve araştırma merkezleri açtık. Irak Kürdistan Federal Bölgesi’nde onun adını taşıyan çok önemli kurumsal adımlar atılıyor. Bugün Beşikçi adına Kürdoloji Akademisi çalışmaları yürütülüyor. Beşikçi, gerçekten de Kürtlerin kutup yıldızıdır; yol göstericisidir, hakikatin elçisidir. Ona söylenen her güzel söz yerini bulur. Çünkü ortada 65 yıla yayılan eşsiz bir adanmışlık vardır. Tam 65 yıldır İsmail Beşikçi, Kürtler ve Kürdistan için yazan, çizen, bir bilim insanıdır. Bu vesileyle en büyük dileğimiz ve duamız şudur: İsmail Beşikçi’nin bir an önce sağlığına kavuşması, ayağa kalkması ve eski performansında olmasa bile yine bizimle, yanımızda olmasıdır. Onun varlığı bile başlı başına bir güç, bir umuttur."

Diyarbakır’da İsmail Beşikçi'ye Dengbêj Şakîro Terapisi6Cevapekinci

"İSMAİL HOCANIN BİLİNCİ YERİNDE, GÖRÜŞMELER RANDEVU SİSTEMİYLE YAPILIYOR"

Evini İsmail Beşikçi'ye tahsis eden ve sağlık durumuyla yakından ilgilenen Prof. Dr. Cenap Ekinci, şunları ifade etti:

"Yenişehir İlçesi’nde bulunan ve 300 metrekarelik alana sahip evimi İsmail Hoca’ya tahsis ettim. Diyarbakır’da yaşadığı müddetçe bu ev kendisine tahsisli olacaktır. Evin içi ve dışı, kendisine ait olduğunu hissettirmek amacıyla fotoğraflarıyla donatılmıştır ve buranın kendi evi olduğunu kendisine de ifade ettik. Bunun yanı sıra bakıcısı, büro görevlisi, protokol karşılama ünitesi bulunan; ev ortamı ile klinik yapının bir arada olduğu, sağlık tesisatına sahip bir düzen oluşturduk. Buraya herkes kabul edilmemekte. Görüşmeler randevu sistemiyle yapılıyor. Hocamızın da bilinci yerinde. Ayrıca İsmail Beşikçi Vakfı, hocanın tüm ihtiyaçlarını ve lojistiğini eksiksiz şekilde karşılamakta."

7-8 KİŞİDEN OLUŞAN BİR HEYET, İSMAİL BEŞİKÇİ İLE GİLGİLENİYOR

Beşikçi'nin sağalık durumuna ilişkin bilgi veren Dr. Ekinci, "Diyarbakır Tabip Odası Başkanı’nın da içinde yer aldığı, 7-8 kişiden oluşan bir genel heyetimiz bulunmaktadır. Bunun yanı sıra daha dar kapsamlı bir konsültan hekim grubumuz var. Bu ekipte nörologlar, psikiyatristler, psikologlar ve her gün düzenli olarak gelen üç fizyoterapist yer almakta. Hocamızın yürüme konusunda sıkıntısı vardı, ancak fizik tedavi süreci oldukça olumlu ilerlemekte ve yakın zamanda yürümesi bekleniyor. Beslenmesi düzenlidir. Rutin kontrolleri yapılmakta, kan tahlilleri düzenli olarak alınıp hastanede analiz edilmektedir. Şu an itibarıyla herhangi bir sağlık sorunu bulunmamakta, endişe edilecek bir durum söz konusu değil. Tıraşı, hijyenik koşullarda, dışarıdan gelen berber tarafından yapılıyor" dedi.
Sağlık durumu iyiye giden Beşikçi'nin dengbêj Şakiro'yu dinlediğini ifade eden Dr. Ekinci, "Kürtçe her türlü müziği seviyor ve özellikle Şakîro'yu dinliyor. Şakîro ilaç gibi geliyor ona" diye kaydetti.

İSMAİL BEŞİKÇİ, DİYARBAKIR'DA REHABİLİTE EDİLİYOR

Şu anda Diyarbakır’da Beşikçi'yi hem psikolojik hem de bedensel olarak rehabilite ettiklerini söyleyen Ekinci, son olarak şunları söyledi:

"Hastanede bulunduğu dönemlerde zaman zaman oryantasyon bozukluğu yaşıyordu. Bazen 'Ne zaman tahliye olacağım?' diye soruyor, savcıya ne söylenmesi gerektiğinden bahsediyor ve düşünceleri sık sık cezaevi günlerine gidiyordu. Kendini hâlâ cezaevindeymiş gibi hissedip, 'Ne zaman yargılanacağım?' şeklinde ifadeler kullanıyordu. Şu anda ise bulunduğu yerin Diyarbakır olduğunun farkında. 'Tedavim biterse İstanbul’da evim var, oraya giderim' diyor. Zamanla bize alıştı. Ben de şehirde olan biteni sürekli kendisiyle paylaşıyorum; siyasetle ilgili gelişmeleri aktarıyorum. 'Böyle oldu, şöyle oldu; barış var, bir süreç var' diye anlatıyorum. Bu anlatımlar onu oldukça duygulandırıyor. Çok hassas, çok naif bir insan. Öyle bir nezaketi, öyle bir insanlığı var ki, çoğu zaman biz onun karşısında adeta mahcup oluyoruz. Kendisinden gerçekten çok şey öğreniyoruz. Bizim için aynı zamanda bir öğretmen oldu; bunu özellikle belirtmek isterim" dedi.

Muhabir: Güneş OCAĞA / Mehmet Rumet SOYLU