DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak “Kayıplar Haftası” hakkında konuştu.

Türkiye tarihinin aynı zamanda faili meçhullerin, kaybettirmelerin ve adalet arayışlarının tarihi olduğunu belirten Eren, 24 Nisan 1915 tarihinde 234 Ermeni kanaat önderinin kaybedilmesiyle başlayan sistematik kaybettirme politikasının, 1938’de Dersim’de kız çocuklarının kaybettirilmesiyle devam ettirildiğini belirtti. 40’lı yılların sonunda Sabahattin Ali’nin kaybettirildiğini, 80’li yıllarda ise özellikle sol ve sosyalist muhaliflerin, 90’larla birlikte ise özellikle JİTEM tarafından Kürtlerin hedef alındığını ifade etti.

Devlet adına işkence, gözaltında kayıp ve yargısız infazlar gerçekleştiren JİTEM’in gerçekleştirdiği kaybettirmelere değinen Eren, hakikat komisyonlarının kurulmadığı, geçmişle yüzleşmenin gerçekleşmediği bir yerde ne adaletten ne demokrasiden ne insan haklarından bahsedilebileceği belirtti. Eren, konuşmasını 26 yaşındayken işkenceyle öldürülen Cemil Kırbayır’ın abisi Mikail Kırbayır’ın şu sözleriyle bitirdi:

“Şimdi bana Türkiye’nin tapusunu verseler, onun cinsine Cemil’in mezarları diye yazarım. Niye? Ülkenin bütünü bu tapu içerisindedir. Siz kendi topraklarımızı bize mezar yaptınız. Bu yarayı kapatmazsanız, bu hesap da kapanmayacak.”

Kaynak: HABER MERKEZİ