Kırsalda ulaşım ve yük taşımanın yanı sıra düzenlenen bölgesel yarışlarda da boy gösteren atlar, ilkbaharda ahırlardan çıkarılarak Fırat Nehri'ne getiriliyor. Atlar, kaslarının gelişimi ve yarışlardaki performansının artırılması için nehrin serin sularında yüzdürülüyor. Adıyaman'ın Gerger ilçesinin Cevizpınar köyü Sengeto Mezrası'nda yaşayan Mesut Aslan (28) da "Boyka" adını verdiği ve yarışlara katıldığı rahvan atını nehirde yüzdürerek Diyarbakır'ın Çüngüş İlçesi’ne ulaştırıyor.
"AT ALIŞVERİŞİ YAPANLAR ÇÜNGÜŞ’TE BULUŞUYOR”
Aslan, babasının da atlara merakı olduğunu, bu nedenle çocukluktan beri at üstünde olduğunu söyledi. Bölgede düzenlenen rahvan at yarışlarına katıldığını, at alışverişi yapanların da Çüngüş'te buluştuğunu ifade eden Aslan, "Kış aylarında burada kar çok yağıyor. Soğuktan dolayı atlarımızı dışarıya bırakamıyoruz. Bahar aylarında da çayıra çıkarıyoruz. Rahvan atlarımızın kasları gelişsin, hareketlensin diye de Fırat Nehri'ne getirip suya bırakıyoruz. 10 günde bir atları getirip Fırat Nehri'nde yüzdürüyoruz. Kasları, vücudu tamamen açılıyor çünkü suda sürekli hareket halinde" diye konuştu.
“ATLARIMIZA SPOR YAPTIRIYORUZ”
Çüngüş'te yaşayan ve bölgede at alım satımı yapan Volkan Yıldızhan (36) ise Fırat Nehri'nin serin sularında atları yüzdürdüklerini ifade ederek, bu sayede kaslarının geliştiğini dile getirdi. Yıldızhan, "Atlarımıza spor yaptırıyoruz. Ortalama 10 günde bir bu aktiviteyi gerçekleştiriyoruz" dedi.
"HEM GELENEKSEL HEM DE MODERN TIPTA KULLANILIYOR"
Dicle Üniversitesi (DÜ) Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sadık Yayla da atların suda yüzdürülmesine ilişkin, Avrupa'da bunun yapıldığı modern at havuzları olduğunu söyledi. Bunların fizik tedavi amaçlı kullanılan merkezler olduğunu kaydeden Yayla, şunları kaydetti: "Suyla tedavi gerek geleneksel gerekse modern tıpta uygulanan yöntemler arasında. Bölgemizde çalıştıktan sonra kas ve eklemleri yorulan, ısınan atlar için daha rahat bir dinlenmenin sağlanması için hidroterapi olarak soğuk suyla masaj ya da yüzdürme yapılmaktadır. Yöremizde atla uğraşan kişiler dededen, babadan gördükleri bu tekniği geleneksel olarak devam ettirmektedirler."