Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Bursa Spor – Soma Spor karşılaşmasında tribünlerde açılan “beyaz Toros” pankartları ve Leyla Zana’ya yönelik nefret ve tehdit dili içeren sloganlara ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun yazılı açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Geçtiğimiz hafta sonu Bursa Spor – Soma Spor karşılaşmasında tribünlerde açılan “beyaz Toros” pankartları ve bu pankartlar eşliğinde Leyla Zana’ya yönelik edilen küfürlü sloganlar, spor alanlarını aşan; toplumsal hafızayı hedef alan, açık bir nefret ve tehdit dili içermektedir.
Burada hedef alınan yalnızca bir kişi değildir.
Leyla Zana, bu ülkede Kürt halkının iradesini, kadınların siyasal mücadelesini ve barış talebini temsil eden tarihsel bir figürdür. Yıllarını cezaevlerinde geçirmiş, baskıya rağmen sözünden vazgeçmemiş bir siyasetçiye yönelik bu dil; aslında Kürt kimliğine, kadın mücadelesine ve barış arayışına yönelmiş organize bir saldırıdır.
“Toros” sembolü, bu topraklarda faili meçhul cinayetlerin, zorla kaybetmelerin ve devlet eliyle yürütülen karanlık dönemlerin simgesidir. Bu sembolün tribünlerde meşrulaştırılması ve alkışlanması, geçmişte yaşanan ağır insan hakları ihlallerini normalleştirme çabasıdır. Bu durum kabul edilemez.
Sporun birleştirici ruhunu kirleten, tribünleri nefret alanına çeviren bu anlayışı reddediyoruz. Hiç kimsenin; hele ki Leyla Zana gibi halkların ortak hafızasında yeri olan bir isme, küfür ve tehdit diliyle saldırma hakkı yoktur.
Yetkilileri bu açık nefret söylemi karşısında sessiz kalmamaya; spor kulüplerini ve federasyonları sorumluluk almaya davet ediyoruz. Sessizlik, bu dili cesaretlendirmekten başka bir işe yaramaz.
Kent Koruma ve Dayanışma Platformu olarak bir kez daha ifade ediyoruz:
Nefretle değil, yüzleşmeyle; tehditle değil, barışla; inkârla değil, adaletle yaşayacağız.
Leyla Zana yalnız değildir. Bu ülkenin ortak geleceği, karanlık sembollerde değil, eşitlik ve özgürlük mücadelesindedir.”



