ÖZEL HABER/Güneş OCAĞA
Diyarbakır’da sosyal medya ve ilan siteleri üzerinden artan kapora dolandırıcılığı, vatandaşları mağdur etmeye devam ediyor. Beğendikleri evi kiralamak ya da satın almak isteyen vatandaşlar, dolandırıcıların hazırladığı sahte ilanlara kanarak kapora gönderiyor. Ancak para transferinin ardından ilan sahibi bir anda ortadan kayboluyor.
Diyarbakır’da profesyonel bir emlak şirketinde yatırım ve danışmanlık yapan Merve Dinçer, gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e yaptığı açıklamada, dolandırıcıların hedefinde olan vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu.
"EMLAKÇILIK FAALİYETİNE HAKSIZ MÜDAHİL OLANLAR VAR"
Emlakçılık sektörünün göründüğü kadar rahat ve bol kazanç sağlayan bir meslek olmadığını vurgulayan Dinçer, "Dışarıdan bakıldığında emlak sektörü rahat ve bol kazançlı bir meslek grubu gibi görünür. Oysa gerçek hiç de öyle değildir. Bu sektör, çok çeşitli insanlarla birebir temas içinde olmayı gerektiren, sabır, bilgi ve güçlü iletişim becerileri isteyen zorlu bir alandır. Ancak son zamanlarda emlak sektörünü zorlayan en büyük sorunlardan biri de apartman görevlileri (kapıcılar), site güvenlik personelleri ve bazı yöneticilerin profesyonel emlakçılık faaliyetlerine haksız şekilde müdahil olmasıdır. Herhangi bir şirkete bağlı olmadan, yasal bir altyapı kurmadan, vergi vermeden 'satışı ben yapayım, kiraya ben vereyim, komisyonu da cebime koyayım' anlayışıyla hareket ediyorlar" dedi.
EMLAK SEKTÖRÜ DIŞARIDAN GÖRÜNDÜĞÜ KADAR KOLAY DEĞİL
Emlakçılık sektörünün bilgi, yetenek ve analiz isteyen bir iş olduğun dile getiren Dinçer, şöyle devam etti:
"Biz, 20 kişilik profesyonel ekibiyle hizmet veren kurumsal bir emlak şirketiyiz. Bu iş büyük emek, bilgi, analiz yeteneği ve ciddi sorumluluk gerektiriyor. Ev sahibinden '3+1 dairemi satmak istiyorum' talebi geliyor. Süreç bizim için o noktada başlıyor. Dairenin profesyonel fotoğraflarını çekiyoruz, metrekaresi, bina yaşı, cephesi, kat durumu ve diğer tüm özelliklerini analiz ediyoruz. Bu bilgiler ışığında bölgedeki emsalleri inceliyor, detaylı bir fiyat çalışması yapıyor ve müşterimize piyasa koşullarına uygun bir rapor sunuyoruz. Sonrasında ilanı hazırlayıp, birden fazla platformda yayınlıyoruz. Pazarlama, müşteri iletişimi, gösterim organizasyonu ve satış süreci boyunca aktif şekilde çalışıyoruz. Kısacası bu iş, sanıldığı gibi sadece ilan vermekten ibaret değil, ciddi bir emek, zaman ve profesyonellik gerektiriyor. Ancak ne yazık ki bu emeği ve mesleği değersizleştiren kişiler sektörde gittikçe artıyor. Dediğmiz gibi kapıcılar, site güvenlik görevlileri, bazı yöneticiler ve herhangi bir kurumsal yapıya bağlı olmayan kişiler, kayıt dışı olarak emlakçılık yapıyor."
SAHTE EMLAKÇILARA DİKKAT
Emlak sektöründe son zamanlarda ciddi bir sorunla karşı karşıya olduklarını ifade eden Dinçer, şunları söyledi:
“Sahte emlakçılar, profesyonel emlakçıların ilan ve portföylerini kopyalayarak dolandırıcılık yapıyor. Örneğin bir kişi, kendini alıcı gibi göstererek gerçek bir emlak ofisini arıyor. 'Bu daireyle ilgileniyorum' diyerek o dairenin fotoğraflarını ve tüm detaylarını istiyor. Profesyonel emlakçılar da müşteri talebi zannederek bilgileri paylaşıyor. Ancak bu kişi aslında sahte bir emlakçıdır ve aldığı fotoğraf ile bilgilerle sahte bir ilan oluşturur. Bu ilanı sosyal medya hesaplarında veya bazı internet sitelerinde yayımlayarak, sanki daire kendi portföyündeymiş gibi paylaşır.
"KAPORAYI ALIYOR VE ORTADAN KAYBOLUYOR"
Ardından, ilanı gören gerçek bir alıcı bu sahte emlakçıya ulaşır. Eğer daire güvenliği olmayan bir yerdeyse, örneğin boş, inşaat halindeyse veya daha herhangi bir engelleme olmadan içeri girilebiliyorsa sahte emlakçı müşteriyi oraya götürür, daireyi gösterir ve güven kazanır. Sonra da 'Bugün kapora verirsen senin için ayırırım' gibi baskı kurarak müşteriden kapora alır ve ortadan kaybolur. Bu tür dolandırıcılık olayları hem vatandaşlarımızı mağdur ediyor hem de sektörde işini düzgün yapan profesyonel emlakçıların itibarına zarar veriyor."
TAYİN DÖNEMLERİNDE DİKKAT!
Tayincilerin sahte emlakçıların hedefinde olduğunu vurgulayan Dinçer, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle tayin dönemlerinde, Diyarbakır’a taşınmak zorunda kalan vatandaşlarımız sahte emlakçıların hedefi haline geliyor. Şehir dışından gelen memurlar, öğretmenler, sağlık çalışanları gibi birçok kişi, bölgeyi tanımadıkları ve zaman kısıtlamaları olduğu için internet üzerinden ev aramayı tercih ediyor. Ancak bu durum, kötü niyetli kişilerin ekmeğine yağ sürüyor. Bu dolandırıcılar, sosyal medya veya ilan sitelerinde sahte kiralık daire ilanları paylaşıyor. Genellikle gerçek bir emlak ofisinin ilan fotoğraflarını ya da daha önce eriştikleri daire görsellerini kullanarak kendilerini emlakçı gibi tanıtıyorlar.
“DİYARBAKIR'DA DOLANDIRICILIK ORANI YÜZDE 40'LARA VARDI”
Şehir dışından arayan bir müşteri, örneğin 'tayinim çıktı, şu tarihte Diyarbakır’a geliyorum, bu daireyi kiralayabilir miyim?' diye sorduğunda, sahte emlakçı hemen video ve fotoğraflar göndererek daire gerçekten elindeymiş gibi davranıyor. Müşteri, şehir dışında olduğu için daireyi yerinde göremiyor ve sadece telefon üzerinden iletişim kurarak kapora, kira bedeli ve depozito ödemesi yapıyor. Ancak müşteri Diyarbakır’a geldiğinde sahte emlakçıya bir daha ulaşamıyor. Ne ev var, ne de ortada bir muhatap. Bu tür dolandırıcılık olayları ne yazık ki son zamanlarda oldukça yaygınlaştı. Hatta bu oran Diyarbakır’da yüzde 40’lara vardı."
“VATANDAŞLARIMIZA ÖNEMLİ UYARILAR”
Dinçer, vatandaşlara şu uyarılarda bulundu:
"Görüştüğünüz kişinin gerçekten kayıtlı bir emlak ofisi olup olmadığını kontrol edin. Yetki belgesi, vergi kaydı ve ofis bilgilerini mutlaka sorun. Söz konusu dairenin o emlakçının portföyünde olup olmadığını teyit edin. Kapora veya ödeme işlemlerini, daireyi görmeden ve resmi sözleşme yapılmadan gerçekleştirmeyin.”