DEM Parti Ankara Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayı Gültan Kışanak, tutuklu bulunduğu Kocaeli Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. 

Kışanak’tan seçim konuşması

Yıllardır yargı taciziyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Gültan Kışanak, "Yaklaşık on yıldır yargı makamlarının karşısındayım. Yaptığım siyasi çalışmalar ve düşüncelerim nedeniyle her gün mahkeme salonlarındayım. Ben burada DEM Parti Ankara Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayı olarak konuşuyorum. Bu ülkede demokrasi sandığa indirgendi ama son 8 yıldır sandık da lime, lime edildi. Sandığın da bir güvencesi kalmadı. Bugün siyasi rehine koşullarında aday olmam da bunun en açık göstergesidir. Siyasi rakiplerim sahada performans gösteriyor. Kimi çiftetelli oynuyor, kimi Ankara oyunu oynuyor. Böylece halkın karşısına çıkıp, boş-anlamsız vaatleri ile seçim sürecinde geçinmeye çalışıyorlar. Bu halkın, kadınların, yoksulların sesi olan bizler, ise maalesef siyasi rehine olarak hala hücrelerde tutuluyoruz" dedi.


Mahkeme salonundan seçim çalışması bir ilktir

Siyasi darbe ile görevden alınarak, Ankara adayı olan ilk kişinin kendisi olduğunu ifade eden Kışanak, ‘’Hukuksuz ve haksız şekilde halkın iradesi gasp edildi. Bugün burada aday bile olmam bunun göstergesidir. Demek ki ben hala belediye başkanlığı yapmaya haiz bir kişiyim. Bugün Diyarbakır'dan Ankara'ya toplumsal barış köprüleri kurmak için görev ve sorumluluk aldım. Türkiye siyasi tarihinde çok fazla hapishane öyküleri var ama bu cumhuriyetin başkentinden, Ankara'dan siyasi bir rehine olup aday olmak da bir ilktir. Bu da Türkiye siyasi tarihine büyük ayıp olarak girecektir. Demokrasi, eşit koşullarda yapılan bir yarıştır. Ama biz özgürce görüşlerimizi hala halka ulaştırmadan bile yoksunuz. Mahkeme salonunda halka sesini duyurma mücadelesi vermek bir ilktir. Biz diyoruz ki siyaset mahkeme salonlarında değil, halkın içinde, meydanda, Meclis'te yapılmalı. Ama bize gösterdikleri tek yol mahkeme salonlarında siyaset yapma ve halka gerçekleri anlatmak. Artık buna bir son verilmesi lazım’’ diye konuştu.

Hakikate karşı durulmaz

Diyarbakır ile Ankara'yı bir arada buluşturmak için yaptıkları mücadelenin önüne her defasında setler örüldüğünü belirterek şöyle konuştu:
‘’Engeller çıkartıldı. Ama her defasında bu irade sel olup aktı, bu barajları yıktı. Suyu tersine akıtmaya kimsenin gücü yetmez. Bu toprakların mayasında çoğulculuk var. Bu toprakların geçmişinde bir arada barış içinde yaşam var. Bu kadim tarihi yok sayarak bir siyaset dayatamazsınız. Biz bugün bunun acılarını yaşıyoruz. Hakikate karşı inatla savaşan iktidar heveslilerinin yarattığı sorunlarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Hakikate karşı durulamaz. Hakikatimiz tarihimizde, sosyolojimizde ve ruhumuzda gizli. O hakikatte bize demokratik bir cumhuriyette eşit yurttaşlar olarak yaşamayı gösteriyor. Bu yolun önündeki engelleri artık kaldırmak gerekiyor.’’

Kaynak: HABER MERKEZİ