Kürt Araştırmaları Derneği Eşbaşkanı Eyüp Subaşı, “Kürtçenin güçlü bir edebi yönü var ve bütün lehçelerinde de bu mevcut. Kürtçe, asimilasyon politikalarına rağmen bugüne kadar geldi. Kürtçe bir statüsü ve imkanlardan mahrum bırakılmasına rağmen buna karşı direniyor” dedi.

 50 MİLYON İNSAN KONUŞUYOR

 Subaşı, “Kürtçe 50 milyondan fazla insan tarafından konuşuluyor. Kürdistan, Kafkasya, Avrupa, hatta Çin’de bile SSCB zamanın da sürgün edilen bazı Kürtlerin köyleri var. Kürtçe, Ermenistan, Gürcistan, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, ABD, Almanya, Fransa ve Avrupa’da konuşulan bir dil. Diye biliriz ki, Kürtçe büyük bir alanda yer edinmiştir. Ve bu da çok geçmişlere dayanıyor” diye belirtti. Kürtlerin yaşadığı yerlerin birçok medeniyete beşiklik ettiğini ifade eden Subaşı, “Kürtler kadim kavimlerle komşuluk etmiş bir halk, bundan dolayı Kürtlerin birçok sözü kadimdir. Kürtlerin sözlerinde Akadların, Sümerlerin sözlerini barındırıyor. Bundan dolayı kadim ve güçlü bir tarihi var” diye konuştu.

 DİLİN STATÜSÜ OLMALI

 Kürtçenin uzun zamandır, bir asimilasyon ve yok etme politikasıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Subaşı, bu baskıların en başında Kürtçenin eğitim dili olarak kabul edilmemesi olduğunu vurguladı. Eğitim dili olarak kullanılmayan bir dilin dar bir çerçevede kaldığının altını çizen Subaşı, “Bundan dolayı dil kendisini ileriye taşıyamaz. Her dilde ilerleme potansiyeli vardır ama bir statüsü olması gerekiyor. Asimilasyon politikalarından dolayı, bazı Kürt aileleri çocuklarıyla Kürtçe konuşmuyor ve onlara aktarmıyor. Buda daha kötüye gitmesine neden oluyor” ifadelerini kullandı.

Subaşı, “Kürt dilinin temel yapısı lehçelerinden oluşmaktadır. Bu temelin içerisinde bulunan sadece bir lehçe yok olursa o temel yerle bir olur. Bu konu da ise sorumluluk bizlere düşüyor. Farklılık yaratmadan bütün Kürtçe dil lehçelerini yaşatmak gerekiyor” şeklinde konuştu. (M.A)

Editör: TE Bilişim