ÖZEL HABER - Güneş OCAĞA

Uzman Klinik Psikolog Özlem Odabaşı, Diyarbakır merkez Urfa Yolu üzerinde bulunan Mega Plaza’nın ikinci katında yeni terapi merkezinin açılışını gerçekleştirdi. Açılışa iş insanları, STK temsilcileri ve meslektaşları da katıldı.

Neden Psi̇goloğa Gi̇tmeli̇yi̇z6

Kesilen kurdelenin ardından Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e özel açıklamalarda bulunan Odabaşı, toplumun nasıl bir psikolojiye sahip olduğunu? En çok psikolojiyi bozan unsurların neler olduğunu? Toplum olarak psikoloğa gitmemenin nedenlerini? Psikoloğa gitmenin nasıl bir faydasının olacağına? Ve şiddetin neden bu kadar yükseldiğine dair bilgiler verdi.


İNSANLARIN PSİKOLOJİSİNİ BOZAN UNSURLAR

5 yıldır mesleğin içerisinde olduğunu belirten Odabaşı, insanların psikolojisini bozan ve ya da etkileyen unsurların başında benlik kavramındaki eksiklikler ve duygu yönetimini yapamamak olduğunu söyledi. Odabaşı, "Çünkü benlik ve kenlik her şeyde karşımıza çıkıyor. Benlik algısını oluşturamayan kişiler duygularını yönetemiyorlar, kendilerini anlatamıyorlar, sınır problemleri yaşayabiliyorlar, hayır demekte zorluk çekebiliyorlar. Bizim toplumumuzda da bu var. Duyguları ifade etmeyi güçsüzlük olarak görüyoruz, ya da duygularımızı nasıl ifade etmemiz gerektiğini bilmiyoruz. O duygu dilini çok konuşmuyoruz. Daha çok duygularımızı öfkeyle yansıtıyoruz. Kültürün getirdiği şeylerle yine sınırları çizemiyoruz. ‘

Neden Psi̇goloğa Gi̇tmeli̇yi̇z5

Hayır dersem’ ayıp olacakmış ‘bununla görüşmezsem’ kırılacakmış gibi sınırları belirleyememek bir problemdir. Kişi istemediği şeylere kendini maruz bıraktıkça tahammül seviyesi düşüşe geçebiliyor. Yine ekonomik ve kültürel etkiler psikolojimiz üzerinde çok etkili. Benlik ve kenlik kavramları, sınır problemi de yetiştirilme biçimi ve kültürden geliyor. Ekonomik sorunlar da toplumu temel problemleri haline geldi. Geçim kaygısı insanların her anına etki ediyor. Attığımız her adımda kendimizi ekonomik bir savaşın içinde buluyoruz. Bu kaygı artık insanlarda o kadar yük haline gelmiş ki, her anlarına ve her ilişkilerine yansıyor, hele bir de duygularımızı yönetemiyorsak bunun etkisini daha da yoğun görüyoruz" dedi.

Neden Psi̇goloğa Gi̇tmeli̇yi̇z4


TOPLUMDA YÜKSELEN ŞİDDET

Toplumdaki yükselen şiddete de vurgu yapan Odabaşı, “Cinsel ve fiziksel şiddetin yanında bir de çok ciddi bir psikolojik şiddet var. Psikolojik şiddet kişilerin yok sayılmasıdır, ilişkilerde duygusal manipülasyona uğramasıdır, aslıda her yerde ve her alanda psikolojik şiddetinin örneklerini görebiliyoruz. Bu usta kişiler tarafından yapıldığı zaman bir şiddet olduğu anlaşılamaya biliyor. Hatta buna maruz kalan kişi kendinde suçu arayabiliyor, kendini suçlayabilecek, kusurlu, eksik, problemli görebilecek duruma gelebiliyor. Nasıl taşıyamadığınız bir poşeti bir tanıdık görsem de taşısa ya da yoldan geçen biri de olsa ucundan tutsa diyoruz, duygularını taşıyamayan kişilerde bunu etrafındakilere taşıtmak ister. Manipülasyon yapan kişi de kötü duyguyu/yükü başkasına taşıtma ve hatta atma peşinde" diye konuştu.


ŞİDDETİN ÖNÜ NASIL ALINMALI

Odabaşı, şiddetin önünün nasıl alınması gerektiği konusuna dair de şunları söyledi: “Şiddet hep konuşuluyor, ama bunu nasıl durdurabiliriz? Sorusu hiç dillendirilmiyor. Şiddet sürekli gündeme geliyor, medyada sürekli yer alıyor. Ama çözüm için ne yapabiliriz? Kendimizi ve çocuğumuzu nasıl koruyabiliriz? Yine çocuklara kendilerini nasıl koruyabileceklerinin konusuna daha çok yoğunlaşmamız lazım. Kadınlar kendi kimliklerini güçlendirmesi gerekir ve öz güvenli olması lazım.”

Neden Psi̇goloğa Gi̇tmeli̇yi̇z3


“PSİKOLOĞA  NEDEN GİTMELİYİZ”

Odabaşı, “Toplum olarak neden psikoloğa gitmiyoruz?” Ve “Neden psikoloğa gitmeliyiz? Sorusuna ilişkin de şunları belirtti: “Diyarbakır toplumu üzerinde değerlendirirsek eğer eş, dost ne der diye bir kaygı var. ‘Acaba konuşursam daha sonra söylediklerim duyulur mu’ kaygısı var. Bu nedenle daha çok şehir dışındaki psikologlara gitmek tercih ediliyor. Oysaki bizim mesleki olarak etik çerçevemiz var ve buradaki gizlilik bizim için en temel ilkelerden biri. Yine bunun yanı sıra bir toplum baskısı da var. Psikoloğa gidenlerin sanki çok büyük problemleri varmış gibi, hatta delidir etiketi bile yapıştırılabiliyor. Bu nedenle kişi kendisini psikoloğa gitmeye ikna etse bile, çevresindekilere ve ya da ailesine bunu söylediği zaman dışlanabiliyor. Ya da etiketlenebiliyor.

Bu yüzden psikoloğa başvurmayabiliyorlar.  Oysa ki, sadece bir problemimiz olduğu zaman psikoloğa gitmemiz gerekiyor algısı yanlış. İnsanlar yaşam kalitesini artırmak, daha saf ilişkiler kurmak, ne istediğini görmek, ne istemediğini fark etmek, kendi kişisel gelişimini artırmak, psikolojik sağlamlığını güçlendirmek için de psikoloğa gidebilir. Yani psikoloğa sadece hastalar veya psikolojisi bozuk kişiler başvurur kavramı oldukça yanlış. Ama şunu da diye biliriz ki, son dönemlerde katı kalıplar kırılıyor. Psikolojik problemlerle başvuranlar kadar, bireyselleşmek, daha sağlıklı ilişkiler kurmak, farkındalığını arttırmak, psikolojik sağlamlılığını güçlendirmek ve daha kaliteli bir yaşam biçimi kazanmak için de başvuranların sayısı da oldukça fazla artık. Son olarak da psikoloğa gitmek güçsüzlük değildir. Ayna da kendini şeffaf bir şekilde görebilmek, duygulara temas edebilmek ve kendini objektif olarak değerlendirebilmeye fırsat vermek çok kıymetlidir.”


UZMAN KLİNİK PSİKOLOG ÖZLEM ODABAŞI KİMDİR:

Lisans eğitimini Haliç Üniversitesi Psikoloji bölümünde tamamlamıştır. Ardından yine Haliç Üniversitesi'nde başladığı Klinik Psikoloji Tezli Yüksek Lisans eğitimini de yüksek onur derecesiyle bitirerek uzmanlık unvanını almaya hak kazanmıştır. NPP Uzman Davranış-Eğitim Bilimciler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Türk Psikologlar Derneği Üyesi olan Özlem Odabaşı psikoloji bilimi alanında kendini geliştirmek ve bildiklerini aktarabilmek adına mesleki alanda aktif rolünü sürdürmektedir. İstanbul ve Diyarbakır’daki kurucusu olduğu danışmanlık merkezlerinde çocuk, yetişkin ve aile/çift yüz yüze danışanlarını kabul etmekte ve bununla birlikte yurt içi ve yurt dışı online terapi hizmeti vermeye de devam etmektedir.

Muhabir: Güneş OCAĞA