Türkiye’nin ilk ve tek Tekstil İhtisas OSB’sine sahip olan Diyarbakır, Güneydoğu Tekstil Sanayi ve İş İnsanları Derneği’nin (GÜNTİAD) ev sahipliğinde tekstil sektörünün önemli isimlerini ağırladı. Katılımcılar, bölgedeki genç nüfusun ve yatırımcıya tanınan kolaylıkların büyük bir avantaj sağladığına dikkat çekerek, “Diyarbakır, yakın tarihte moda ve hazır giyimde tekstilin ana üssü olmaya aday bir kent” ifadesini kullandılar.

Tekstilin ana hammaddesi olarak bilinen pamuğun ana vatanlarından biri olan Diyarbakır, rekolte açısından Türkiye’de üçüncü, kalitede ise birinci sırada. Kentin barındırdığı genç nüfus ve devletin SGK ve KDV muafiyeti gibi sağladığı kimi kolaylıklar, son yıllarda tekstil yatırımcılarını Diyarbakır’a yönlendirdi.

İLK GENİŞ KATILIMLI TOPLANTI

İstihdamın ana lokomotifi olarak nitelendirilen tekstildeki pozitif avantajları fırsata dönüştürmek isteyen Güneydoğu Tekstil Sanayi ve İş İnsanları Derneği (GÜNTİAD), Diyarbakır’da “Topraktan Podyuma” sloganıyla sektörün önemli isimlerini bir araya getirdi.

Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nun da katıldığı toplantıda, Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri, Ege Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Hayati Ertuğrul, Gaziantep Penye Konfeksiyon İmalat Hazır Giyim Derneği (PENKON) Başkanı Reis Reisoğlu, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil, Dışişleri Bakanlığı’nın Diyarbakır Temsilcisi Büyükelçi İbrahim Mete Yağlı, Karacadağ Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Hasan Maral, STK başkanları, Batman, Mardin, Bitlis, Van ve Diyarbakır’dan yaklaşık 400 tekstil yatırımcısı da hazır bulundu.

Toplantı öncesi Diyarbakır Tekstil İhtisas OSB’deki fabrikaları gezen sektörün önde isimleri, daha sonra Karma OSB’ye geçerek, incelemelerde bulundu.

DALKIRAN: YOĞUN LOBİ FAALİYETİ YAPIYORUZ

Toplantının açılış konuşmasını yapan GÜNTİAD Yönetim Kurulu Başkanı ve Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkan Yardımcısı Mehmet Dalkıran,  Diyarbakır’ı tekstil sektöründe Türkiye’nin merkez kentlerinden biri haline getirmek için yoğun çaba gösterdiklerini ve lobi faaliyetleri yaptıklarını ifade etti. Tekstilkent ile ilgili bilgiler veren Dalkıran, “Tekstilkent, Türkiye’nin hazır giyim alanındaki ilk organize sanayi bölgesi niteliğindedir. Uzun bir mücadelenin sonunda kurulabilen tekstilkent, çok hızlı bir şekilde ayağa kalkmıştır. Şu anda 64 firmaya yer tahsisi yapılmış, bu firmalarımızdan sadece 10 tanesi henüz yapı ruhsatı almamıştır. Bütün dünyanın pandemiden etkilendiği 2020 ve 2021 yılında yapılan bu yatırımlar bölgenin sanayileşmesinin ve en önemlisi de sanayileşme kültürünün yerleşmesine ve uzun vadede hepimizin kanayan yarası olan işsizlik sorunun bölgemiz ve ilimiz için bir sorun olmaktan çıkmasını sağlayacaktır” dedi.

Son zamanlarda Diyarbakır’da yapılan bazı yatırımların tekstil sektörü için büyük bir önem taşıdığına dikkat çeken Dalkıran, şöyle devam etti:

“1. OSB’de yapımı tamamlanan arıtma tesisi sayesinde artık tekstilin bütün süreçleri Diyarbakır’da tamamlanabilecektir. Topraktan Podyuma üreten bir diyarbakır olacağız. Üretimin pazarlara erişimi için en önemli sorunların başında Lojistik gelmektedir. 15 Ekim 2021 yani yarın ihalesi yapılacak olan Diyarbakır Lojistik Merkez, yaklaşık 2200 Dönüm alan üzerine kurulu depoları, tır parkı, demiryolu yük istasyonu, gümrük merkezi gibi entegre yapılarıyla Türkiye’nin en büyük Lojistik merkezi olacaktır. Karacadağ OSB, kentimizin yeni OSB’sidir. 2022 yılında burada da parsel tahsislerin yapılması planlanmaktadır. Beraber çok güzel işler başaracağız bunda en önemli pay elini taşın altına koyan sanayicilerimiz ve bu sanayicilerimizin yanında yer alan Sayın Valimiz’dir. Kendilerine şükranlarımızı sunuyoruz.”

“DİYARBAKIR TEKSTİL ÜSSÜ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR”

Daha sonra konuşan Ege Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Hayati Ertuğrul da şunları söyledi: “2019’da Diyarbakır’a geldiğimizde İhtisas OSB’nin inşa çalışmaları haberini almıştık. İki yıl içerisinde gördüğümüz manzaraya inanamadık. 48 fabrika şu an faal halde. Bu sayı hızla artıyor. Biz Buca’da 19 yılda ancak 160 yatırımcı sayısını yakalayabilmişken, Diyarbakır’da kısa sürede tekstile olan ilgiyi görünce hayıflandım. Doğu ve Güneydoğu, özellikle Diyarbakır, barındırdığı potansiyel ile tekstil ve hazır giyim üssü olma yolunda hızla ilerliyor. Burada yaşayanlar bunu fark etmeyebilir ama biz geldik ve gördük.”

DİYARBAKIR VALİSİ: KENTİN 40 YILI HEBA EDİLMİŞ

Toplantıda konuşan Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, bölgedeki çatışmalı ortam nedeniyle “Diyarbakır’ın 40 yılının heba edildiğini” ifade ederek, şunları söyledi:

“Ama son 5 yıldır yaşamış olduğumuz huzur ve güven ortamında Diyarbakır’ın gündemi yatırım, istihdam, ihracat ve mutluluktur. Türkiye’de genç nüfusa sahip illerden bir tanesi Diyarbakır. Bu genç nüfusa mutlaka iş aş bulmamız, istihdam yaratmamız lazım. İstihdamı en pratik, en kolay yaratabileceğimiz birkaç sektör var. Bunlardan en önemlisi hazır giyim sektörüdür. Diyarbakır şu an pamuk üretiminde Türkiye’de üçüncü sırada, devam eden sulama yatırımları bittiğinde açık ara birinci olacak. Özellikle Silvan barajı bittiğinde bir numara olacak. Diyarbakır tekstilde ve hazır giyimde büyümeye devam edecek.”

VALİ’DEN İŞÇİ HAKLARI KONUSUNDA UYARI

Diyarbakır’da bazı firmaların işçi hakları konusunda yanlış yaptığını ifade eden Vali Karaloğlu, şöyle devam etti:

“İstanbul konfeksiyon atölyelerindeki gayriinsani koşulları da biliyorum. Diyarbakır OSB’deki insani koşulları da görüyorum. Büyük markalar sizin çalıştırdığınız insanlara ne kadar insani koşullarda yaklaştığınıza da bakıyor. Bölgenin önü açık, tekstilden ve hazır giyimden daha fazla istihdam sağlanacak. Bölgede yaşayan insanlarımız, bölgede doğan çocuklarımız kendi şehirlerinde iş aş bulup doyacaklar inşallah.

Diyarbakır’da yatırım yapan sanayicilerimizin de dikkat etmesi gereken hususlar var. Kimse kusura bakmasın. Kaliteli iş, kaliteli işçi ile sağlanır. Genç nüfusumuz çok büyük avantaj. Bunları iyi eğiteceğiz ve çok iyi koşullar sağlayacağız. Zaman zaman kulağımıza geliyor ve üzülüyoruz. Devletin sağladığı asgari ücreti bile çalışanına vermekten imtina ederse Diyarbakır’daki sanayicimiz, kendi ayağımıza sıkarız. Onun için sektördeki işverenlerimiz, derneklerimiz, birliklerimiz, üst kuruluşlarımız, bölgede yeni yeni oluşan bu sektörde çalışanların hak ve hukukları konusunda çok titiz davranmamız lazım. Bu aynı zamanda hepimizin vebalidir de aynı zamanda bu kenti yöneten vali olarak benim. Eğer bu şehirde çalışan işçilerin hakları konusunda bir eksiklik varsa ben kendimi sorumlu görürüm. Bunu gidermek de benim görevimdir. Bu sadece devletin denetlemesiyle olmaz. O nedenle istirham ediyorum. Bu vicdani bir sorumluluktur. Biz çalıştırdığımız insanların hem koşullarını düzgün hale getirmek hem de onların hak ve hukuklarına riayet edelim ki kaliteyi artıralım.

Diyarbakır, hazır giyim ve tekstilde Türkiye’nin en kaliteli ürünlerini üreten bir şehre dönüşebilir. Bunu zaman içinde göreceğiz ve olacak da.

Az önce söylediğim şeyler arizi şeyler, herkesi kapsayan şeyler değil. İşini düzgün yapan, işçisine düzgün davranan, hakkına ve hukukuna riayet eden çok sayıda arkadaşımız var. Kimse alınmasın. Ben en kötüyü söylemek durumdayım.

Kaliteyi artırabilmek için işçimize de gereken değeri verelim.”

Yapılan konuşmaların ardından Vali yardımcısı Ömer Çoşkun, Karacadağ Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Hasan Maral ve GÜNTİAD Başkanı Mehmet Dalkıran'ın konuşmacı olduğu ve sunum yaptığı panel kısmı ile program sonlandı.

Editör: TE Bilişim