Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel-İş Sendikası öncülüğünde, kayyum tarafından işten çıkarılan 223 işçi için Van’da bulunan Sanat Sokağı’nda açıklama gerçekleştirildi.

“Kayyım ve zulmü gidecek! Biz işimizi geri alacağız” pankartının açıldığı açıklamada, sık sık “Kayyım talandır, direniş yaşamdır”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.

Yapılan açıklamaya, yerlerine kayyum atanan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Van milletvekilleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve DEM Parti il ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ile yurttaşlar katıldı.

Açıklamayı, DİSK Genel-İş Wan Şubesi Eşbaşkanı Ömer Tekin okudu. Van’da emek, halk düşmanlığına ve kayyım rejimine son verilmesi yönünde çağrıda bulunan Tekin, yapılan keyfi muamelelerden vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Tekin, "Ülkemizde ilk defa barışın ve çözümün muhatapları ile görüşülmeye başlandığı bu süreçte kayyım ataması bir sabotaj girişimi olmuştur. Atanan kayyım bir yandan belediye hizmetlerinde var olan sorunları diğer yandan borçlanma limitlerini arttırmıştır. Belediyemizin çocuklara, gençlere, kadınlara, engellilere ve bir bütün olarak kente dair hizmetlerini, kurumlarını kapatan kısıtlayan kayyım rejimi 2016 yılından bu yana halkımıza zarar veriyor. Tüm bu hukuksuzluklara, zorbalıklara rağmen halkımız büyük bir sağduyu ile son barış sürecinde kayyımların geri çektirilmesi ve halkımızın iradesinin tanınmasını beklerken Van’a Bursa’dan getirilen bir kayyım genel sekreteri bu defa sabotaja başlamıştır. Önceki kayyım dönemlerinde kamuoyuna; ‘keyfini çıkararak işten çıkardım açıklamasını’ yapan ve halkımızın sandığa gömdüğü Mustafa Yalçın zihniyeti bugün bu defa yeni bir devşirme kadro üzerinden Van halkına ve emekçilere dayatılmaktadır" dedi.

Usulsüz bir şekilde 223 emekçinin işten atıldığını kabul etmediklerini belirten Tekin, şöyle devam etti: “Kayyım zihniyeti, her seferinde binlerce yurttaşın ekmeğine göz dikmektedir. Bir ay önce genel sekreterlik koltuğunu işgal eden şahsın emekçilere yönelik tehditleri kamuoyuna yansımıştı. Emek düşmanı bu şahıslar geçici olarak getirtilip tetikçi olarak kullanılmaktadır. İşten çıkarılan emekçiler; İŞKUR üzerinden, tüm yasal prosedürler işletilerek, adli sicil kontrolleri yapılarak, valiliğe resmi bildirimleri yapılmıştır. Hukukun öngördüğü tüm süreler titizlikle gözetilerek işe başlatılmıştır. Valilik kayyım atanmasından önce yasal süre içerisinde dönüş yapmamış ve bu işçiler aleyhine belediyeye bir bildirimde bulunulmamıştır. Bu işçilerin önemli bir kısmı daha önce yine keyfi olarak işten atılmış, mahkemelerin işe iade kararlarıyla görevlerine dönmüş emekçilerdir.”

'İŞTEN ÇIKARILANLARIN 7'Sİ ENGELLİ'

İşten çıkarılan 223 işçiden 7’sinin engelli olduğunu da sözlerin ekleyen Tekin, tek geçimi belediyeden alan ve birçok hastalığı olan işçilerin görevden atılmasının kabul edilmemesi gerektiğine dikkat çekti.

Tekin, kayyum zihniyetinin halkı temsil etmediğini söyleyerek, “Bu rejim, hukuku değil, talimatı uyguluyor. Bu rejim, kamu hizmeti üretmiyor, yağma ve yolsuzluk üretiyor! Bugün Van’da devam eden tüm yerel hizmet sorunları, imar sorunları, trafik çilesi, çevre yolu sorunu bu zihniyetin ürünüdür. Halka hesap vermeyen ve halkın seçmediği bu kayyımların oluşturdukları ‘işten atma komisyonları da’ verdikleri işten çıkarma kararları hukuk dışıdır. Hiçbir yasal meşruiyeti olmayan, Anayasa’ya açıkça aykırı biçimde kurulmuş kayyum rejimi; işçi alımı, işçi çıkarımı ve belediye yönetimi konusunda hiçbir yetkiye sahip değildir. Van halkı, ne bu komisyonları tanır ne bu iradeyi kabul eder” diye konuştu.

‘BARIŞ SÜRECİNE KARŞI BİR PROVOKASYON VE SABOTAJDIR’

10 yıla aşkın bir süredir kayyım politikası ile Van halkının iradesinin gasp edildiğini, yürütülen barış sürecinde yapılan bu usulsüzlüğün bir provokasyon ve sabotaj olduğunu ifade eden Tekin, sözlerini şu şekilde tamamladı:

Vanlı fenomene silahlı saldırı! Kendisi öldü, 3 kızı yaralı
Vanlı fenomene silahlı saldırı! Kendisi öldü, 3 kızı yaralı
İçeriği Görüntüle

“Halkın iradesiyle seçilmemiş, kentle ilgisi dahi olmayan birtakım bürokratlar, maaşlarını halkın sırtından almakta; belediyeyi keyfi bir şekilde yönetmektedir. AKP’den aday olmuş, aday adayı olmuş birçok isim bugün Van’da belediyecilik adı altında halkın bütçesini gasp etmekte, belediye kasasını zimmetine geçirmektedir. Van’ın 10 yılı aşkın süredir yaşadığı belediyeye çöken bu yağmacı zihniyettir. 223 işçinin işten çıkarılmasına ilişkin açıklama derhal geri çekilmelidir. Tüm bu işten atmalara karşı hukuki yollara bugün itibariyle başvuracağız. Bu işten çıkarmalar adı geçen barış sürecine karşı bir provokasyon girişimi ve sabotajdır. Siyasetin ve hukukun zemininde Kürt halkının emekçilerini işsiz bırakan zihniyetle barış nasıl mümkün olacaktır? Van halkı iradesine, ekmeğine, emeğine sahip çıkacaktır.”

Açıklamanın ardından kitle, DİSK Genel-İŞ Şubesi’ne kadar yürüyüşe geçti.

Kaynak: MA