Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın şehir dışındaki bir organizasyon için gelen daveti ile yola koyuluyoruz.
Diyarbakır havalimanı kapısı, DTSO Meclis Toplantı Salonu gibi.
Tüm Meclis üyeleri orada.
Ekstra katılımcılar var.
Diyarbakır İş Konseyi Başkanı Mustafa Vural ve DİSİAD eski Başkanı Burç Baysal, DTSO Başkanı Mehmet Kaya ve DTSO Meclis Başkanı Nevin İl’e eşlik ediyor.
İstikamet, İzmir.
Türkiye’nin en büyük turizm platformu olan TTI İzmir; yani Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi’nin yapılacağı Ege’nin incisi İzmir’deyiz.
Bu yıl 16. kez düzenlenen fuar, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, İZFAŞ ve TÜRSAB Fuarcılık A.Ş. işbirliği ile 8-10 Aralık tarihleri arasında gerçekleşti.
Daha önce Diyarbakır’da TUYAP ile önemli organizasyonlara ev sahipliği yapan daha sonra ALZ Fuarcılık A.Ş ile bu alanda deneyim kazanan DTSO ekibi hayli profesyonel.
Amaç, kadim kent Diyarbakır’ı tarihsel ve kültürel anlamda İzmir’de dünyaya tanıtmak.
Diğer fuarlara oranla daha geniş mekanda yer kiralayan DTSO, daha önce Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından “Coğrafi İşaret” Belgesi aldığı 48 ürünlerden bazılarını sergiliyor.
Diyarbakır Burma Kadayıfı ve Diyarbakır Örgü Peyniri stantta sergilenirken, misafirlere çay ve kahvenin yanında cevizli sucuk, çiğköfte ve çörek ikram ediliyor.
50 metrekarelik alanın duvarında ise UNESCO tarafından 2015’te Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil edilen Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri, geçmişte Roma Garnizonu olarak kullanılan Zerzevan Kalesi ve On Gözlü’nün büyük fotoğrafları var.
Gurbetteki Diyarbakırlılar, fuar alanında kendilerini memleketlerindeymiş gibi hissediyor.
Koyu sohbet ve ikramların yanında kurulan sahnede, daha önce yine DTSO’nun hayata geçirdiği kentin tarihi mekanlarını tanıtan Amida Konserleri’nin enfes sesleri MA Music Akademisi üyelerinin sesleri yankılanıyor.
Erbane eşliğinde söylenen dengbeji parçalar hüzünlendiriyor.
Bazen hareketli Kürtçe şarkılarla ziyaretçiler fuar alanını halay pistine çeviriyor.
Bu standa gelen hem kentin ürünleriyle tanışıyor hem de enfes bir müzik şölenine tanıklık ediyor.
Güzel bir organizasyon.
DTSO’yu ve emeği geçenleri tebrik ediyorum.
Bu güzel organizasyon karşısında kente yakışmayan hareketleri de söylemek istiyorum.
Bu fuarda bir kent iki temsiliyetle yer aldı.
Nasıl mı?
Onu da anlatalım;
Bu fuara katılım gösteren Diyarbakır Valiliği, paydaş olarak Büyükşehir, Sur, Kayapınar, Ergani, Çermik belediyeleri ile Diyarbakır Otelciler Derneği ve TÜRSAB’ı paydaş ederken, son yıllarda kent turizminin tanıtımı için yoğun çaba gösteren DTSO’yu görmezden geldi.
Onlara paydaşlık için resmi davet göndermedi.
Öncelikle gerek turizm, gerekse gastronomi alanında yüzlerce şirket var ve bu şirketler açma ruhsatını DTSO’dan alıyor.
20 bini aşkın temsil gücü var.
Yani esnafın çatı kuruluşu.
Üstelik, yönetimi seçimle göreve gelmiş, TOBB Kanunu’na göre de yarı resmi bir kurum.
Bu kurumu yok saymak, görmezden gelmek, ambargo uygulamak kabul edilemez bu durum.
Ayrıca bu durumun yanında bir de Valilik standında kenti tanıtan argümanların arasına üç hilalli Osmanlı Bayrağı ve Osmanlı mührü de gelen ziyaretçilerin şaşkınlıkla karşıladığı başka bir tezatlıktı.
Neyse ki fuarın ilk günü İzmir’den Diyarbakır’a yansıyan “iki temsiliyet” rahatsızlığı, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sayın Abdullah Çiftçi tarafından fark edilmiş olsa gerek ki DTSO standı ziyaret edildi.
Ardından DTSO’dan iade-i ziyaret gerçekleşti.
Tüm bunların yanında Kürtçe müzik eşliğinde halay çekilirken, sadece DTSO standı önünde Türk Bayrağı açıp, daha sonra Valilik standında kahve içmeye giden provokatörün girişimi de fayda etmedi.
DTSO sağduyulu davrandı, Diyarbakır’ı en iyi şekilde İzmir’den dünyaya tanıtıp eve şen döndü.
Devamı dileğiyle…
Saygılarımla....
