Ben yazacağım.

Kızan kızsın.

Küsen küssün.

Belki de bravo, iyi ki yazmışsın diyen bile olur…

Gandhi'ye göre dünyanın 8 hatası:

1- Ahlaksız ticaret.

2- İlkesiz siyaset.

3- Niteliksiz eğitim.

4- Emeksiz zenginlik.

5- Vicdansız haz.

6- İnsaniyetsiz bilim.

7- Gösterişe dayalı ibadet.

8- Kanunsuz adalet.

Ben bunların ne kadar doğru şeyler olduğunu yazacak değilim.

Söylenmek istenen ulu orta açıkta duruyor.

Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az…

Bu 8 maddenin bir ya da ikisinin olduğu zaman, o ülke muktedirleri sorunu hep uzaklarda ararlar. Suçlu hep yetim çocukları olur.

Ve ne yazık ki o ülkenin insanlarının çoğu da buna inanır.

İnanmakla aslında muktedirlere ihanet ettiklerinin farkında olmazlar. Muktedirler de demek doğru şeyler yapıyoruz ki millet bizi alkışlıyor, yanlışına düşerler.

Hem ülke kaybeder hem o muktedirlerin ömürleri kısalır.

Kimse farkında olmaz.

Aslında Gandhi’nin sözlerine bakarsak hepsi soyun şeyler.

Gözle görülmez, elle tutulmaz. Ama onlarla olmaz.

Ahlaktan yoksun ticaret,

İlkesiz siyaset,

Niteliksiz eğitim,

Emeksiz zenginlik,

Vicdansız haz,

İnsaniyetsiz bilim,

Gösterişe dayalı ibadet,

Kanunsuz adalet.

Bu sekiz taştan birini çektiğinizde bina edilen o yapı ayakta duramaz. Yıkılır.

Ülke bunun altında kalır.

Etkilenen insanların olan biteni görmezden gelenlerin dışındakilere söylenecek bir söz yok.

Kader deyip geçerler.

Olan ülkeye ve sorumluluğunu bilen insanlarına olur.

Ne olur bana dokunmayan yılan bin yaşasın demeyelim.

Ne olur bana ne demeyelim.

&

Konya’da katliam yapmıştı.

Katliam zanlısı Mehmet Altun’dan pes dedirten ifade;

“Kadın içerideyken evi ateşe verdim: Beni olay mahalline kimse göndermedi. Kimsenin yapacağım işten haberi yoktu. Kavganın ilk olduğu zamanlarda barışma niyeti oldu ancak karşı taraf yanaşmadı. Tabancamı bir gün önce yanıma almıştım. Neden bu kadar mermi aldığımı bilmiyorum. Arabamı bir gün önce kiraladım. Babam görmesin diye arabayı evimin 5-6 km uzağına park ettim. Hatta evime belediye otobüsüyle eve gittim.

Evi ateşe verdikten sonra kısa da olsa izleyip izlemediğimi hatırlamıyorum. Evi ateşe verdiğimde son vurduğum bayanın evin içinde olduğunu biliyorum. Sağ mı, ölü mü olduğundan emin değildim. Evinin içine girip tek noktadan ateşe verdim. Bidonu da evin içine attım. Bayanın üzerine benzin dökmedim. Sadece evin girişindeki halıya benzin döktüm. Yanımda çakmağım vardı onunla ateşledim"

Ne kadar masum bir itiraf.

Kaç avukat bir araya gelse bu kadar düzgün, bu kadar masum bu kadar insanı yaptığı suçtan uzaklaştırıcı bir ifadeyi metinleştirebilir acaba!?

Kaç günde ezberletildi bu ifade sanığa? diyesi geliyor, insanın.

&

Sevgili okurlarım; hep onlar ne dedi yerine bugün ben diyeyim istedim.

Bir sonraki yazımda yine onlara kulak veririz.

&

YAŞAMAN LAZIM;

MASKE TAK,

MESAFEYE ÖZEN GÖSTER,

KENDİNİ ve ÇEVRENİ TEMİZ TUT.

AŞİ OL KARDEŞİM AŞI OL!

&

Türkiye Ne Zaman düzelir?

Başrahip manastırdaki kitapları ateşe verire ve şöyle der;

       İnsanlar okursa öğrenir.

       Öğrenirse içindeki korkuyu öldürür.

       O zaman da kilise ölür. Umberto Eco

Türkiye ancak bu anlayıştan tamamen uzaklaşınca düze çıkar.

&

Ulu Camiye;

Engelli insanların da girebilmesi için

Rampa yapılmalı...

&

Şimdi de sıra haftanın öğüdünde

         Kirveme öğütler

Kirvem bak Bekir Ağırdır ne diyor;

“Aklın gösterdiği yoldan gitmek demek fikir ve ifade özgürlüğü, her türlü ayırımcılığın reddi, şiddetin reddi, liyakat ilkesi, yolsuzluğun reddi, şeffaflık ilkesi - gizli iktidar gruplarının, cemaatlerin iktidar paylaşımının reddi demektir.”

Böyle bilesin…

&

Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacakları        

Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacaklarıma;         

Geleceğimizi çalmayın.

Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

Sur içi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.

Şehrin eski adlarından biri, SUR İÇİNE VERİLSİN.

Eski stadyumun yeri ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.

Daha da önemlisi,

Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerinin aynısı/tıpkısı bir biçimde yapılsın.

Ve sevgili meslektaşlarım, dernek yöneticileri, STK Yöneticileri; Zerzevan Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı, Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, tanıtalım, gün yüzüne çıkaranları sahiplenelim.

"Siz sevgili okuyucularıma 2022 yılında sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum."

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle. 

Dostça kalın.