Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Koordinatörü Yüksel Genç, DEM Parti’nin gücünü koruduğunu ancak bazı kentlerin ‘kritik’ olduğuna dikkat çekerek, hangi stratejinin etkili olabileceğini anlattı.

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde AK Parti, CHP, İYİ Parti ve MHP, birçok il ve ilçede aday göstereceği isimleri açıkladı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ise, batıda 7 il ve 27 ilçede aday göstereceğini duyurdu. Söz konusu merkezlerde aday gösterilecek isimler henüz netleşmezken, DEM Parti'de halk oylama süreci sürüyor. Bu hafta sonu tamamlanacak ön seçimin ardından tüm adayların açıklanması bekleniyor.

DEM PARTİ HALA TABANINI KORUYOR”

Mezopotamya Ajansı’na konuşan Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Koordinatörü Yüksel Genç, DEM Parti’nin güçlü olduğu Kürt illerinin büyük bir kısmında hala tabanını koruduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

“Bu taban kendini yönetme hakkına sahip çıkıyor. Dolayısıyla bu çok büyük bir güç. Bu gücü onore ederek, bir yerel seçim sürecini götürmek DEM Parti’yi güçlendirecektir.

İktidar ya da muhalefet İstanbul’da eğer DEM Parti tarafından desteklenmek isteniyorsa, bu konuda onların (DEM Parti) da oralarda kazanabileceği sahalar ile ilgili somut ve net desteklerini sunmaları gerekecek. Esenyurt gibi Kürt seçmenin yoğun olduğu yerlerde DEM Parti adayının desteklenmesi gibi durumlar da açığa çıkabilir. Bu başka biçimlerde de olabilir. Bu demokratikleşmeye bağlı vaatlerle de olabilir.

“BAZI KENTLERDE MUTABAKAT OLABİLİR”

Adana, Mersin, İzmir, Antalya gibi DEM Parti’nin güçlü olduğu ilçelerde bazı açık mutabakatlar da olabilir. İşin özeti şu; Kürtler, bölgede seçme ve seçilme hakkına sahipleniyor. Batıda ise karşılıklı kazanma ilkesiyle tatmin olmak istiyor. Bunun için açık vaat ve bağlayıcı adımlar bekliyor. Bunu kimin sağlayacağı önemlidir. DEM Parti tabanının nasıl bir siyasi profil istediği, Türkiye’nin çözülmesi gereken sorunlarına dair nasıl bir talebi olduğu açık.

Şimdiye kadar yaptığımız çalışmalarda DEM Parti’nin birinci olduğu ve belediyeleri kazandığı hemen hemen her yerde seçmen tavanını koruduğunu söylemek gerekir. Dolayısıyla sağlıklı ve güvenilir bir seçim ortamında DEM Parti’nin 2019 yılında kazandığı belediyelerin çok büyük bir kısmı ya da hepsini alabileceğini söylemek mümkün. Aynı zamanda AKP’nin uzun süredir yönettiği kimi il ve ilçelerde de DEM Parti’nin güçlenerek, buralarda da belediyeleri almak ve güç oluşturma potansiyelini gösterdiğini söylemek gerekir. Son yaptığımız çalışmalarda DEM Parti’nin son yapılan 3 seçimde sahip olduğu tabanını koruduğu, 2023 yılında tepki ve sandığa gitmeyen bir kısım kişinin kendisine döndüğünü söylemek mümkün.

“VİRANŞEHİR VE TATVAN’DA ÖNE GEÇMİŞ DURUMDA”

Daha önce kazandığı illerde seçmen grubunu hemen hemen koruyor. İlçeler açısından kazandıklarını korumakla birlikte birkaç ilçede öne geçmiş gözüküyor. Örneğin Viranşehir, Tatvan gibi ilçelerde öne geçmiş görünüyor. Buralarda kazanma olasılığı oldukça yüksek görülüyor. Bizim yapmış olduğumuz çalışmalarda 2019 seçimlerinde kazandığı kentlerin bir ikisinde biraz daha uğraşması gerektiği görülüyor. Özellikle gelişen süreç içerisindeki yıpranmalarla beraber kazandığı kentler ve ilçelerde pozisyonunu büyük oranda koruduğu, seçimi alma olasılığının buralarda yüksek olduğunu, ek olarak birkaç kent, ilçe ve beldeyi içine katabileceğini söylemek gerekiyor. 

İŞTE KRİTİK YERLER

Bölgede hala en baskın ve egemen iki siyasetle karşılaşıyoruz; DEM Parti ve AKP. DEM Parti büyük bir kısmında birinci siyaset durumunda. Birbirlerine yakın oldukları kentler de Serhat kentleri. Kars, Iğdır, Ağrı, Erzurum ilçeleri, Muş, Bitlis'te karşılaşıyoruz. Bu kentlerde DEM Parti'ye karşı blok ittifak biçiminde yaklaşılmazsa; DEM Parti’nin hala çok güçlü bir pozisyonda olduğu, iyi bir strateji, iyi bir aday ve söylemle kazanabileceğini söylemek mümkün.

 DEM Parti'nin Kars, Iğdır, Ağrı, Muş ve Bitlis'te hala çok güçlü pozisyonda; iyi bir strateji, iyi bir aday ve söylemle kazanabileceğini söylemek mümkün.

Bitlis'te mesela DEM Parti'nin pozisyonu oldukça güçlenmiş durumda. Muş'ta hakeza oldukça güçlü. Kars'ta daha önce de var olan bir denge vardı. Durum oradaki bloka çok bağlı. Kars, Iğdır ve Ardahan gibi kentler bölgenin en çoğulcu kentleri görünümünde. Siyaseten 4 siyasetin yerel iktidara güçlü anlamda talip olduğu görülüyor; DEM Parti dışında MHP, AKP ve CHP. Kimi yerlerde İYİ Parti de denkleme giriyor.

Bizim son yaptığımız çalışmada Ağrı'da DEM Parti birinci parti. Bunun yanı sıra AKP'nin de iktidar olma koşullarından faydalanarak, kentte bir etkisinin olduğu ve oradaki etkinliğinin bir denge unsuru olma olasılığı var. DEM Parti'nin Ağrı'da kentlilerin tanıdığı, kabul ettiği ve kentlilerin sesi olan bir aday olursa kazanma ihtimali yüksek.

 Muş hakeza çok küçük bir farkla kaybediliyordu. Muş'ta son dönemde DEM Parti lehine bir taban hareketliliğini bu seçimlerde ölçtük. DEM Parti ile AKP arasındaki benzer durumu Bingöl'de de gördük. Bingöl ve Muş uzun süredir AKP'nin yönettiği yerler. Uzun süredir buralarda belediye yönetmiş olması AKP'nin faaliyetlerinden doğru memnuniyetsizliği ortaya çıkarmış. Buna yanıt vermek isteyen bir hakikat var.

Bitlis'te de benzer durum var. Tatvan'da da benzer durum var. DEM Parti'ye oy vereceklerin kategorik olarak oy potansiyeli yüksek. Yerel seçimleri kazanma olasılığı oldukça yüksek. Ama buralar, AKP'nin uzun yıllardır güçlü olduğu ve iktidar olmanın getirdiği olanakların da ciddi anlamda etkili olduğu kentler. Bu noktada DEM Parti'nin tabanla kuracağı bağ, tabanın yeni siyaset arayışına yanıt verişi öne çıkıyor.

Kaynak: MA