Güneş OCAĞA/ÖZEL HABER

DEVA Partisi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Prof. Dr. Cenap Ekinci, gazetemiz Güneydoğu Ekspres'i ziyaret etti. Seçim çalışmaları hakkında bilgi veren Ekinci, Diyarbakır'daki yoksulluğun geldiği boyuta dikkat çekerek, üçüncü bir yol olduklarını ifade etti.

ESAT OKTAY YILDIRAN'IN İSMİNE TEPKİ

Diyarbakır Cezaevi'nin 'işkenceci subayı' olarak bilinen Esat Oktay Yıldıran'ın adının İzmir'de bir okula verilmesini kınayan Ekinci, "Fikirleri nedeniyle Diyarbakır Cezaevi'nde tutuklu bulunanlara yönelik insanlık dışı uygulamalarla hafızalarda yer edinen Yıldıran'ın isminin bir okula verilmesinin Şeyh Said'in isminin bir bulvara verilmesinden kaynaklı yapılan bir rövanş mıydı? Bu AK Parti yönetiminin bilinçli bir tercihi miydi, yoksa devletin içerisindeki ulusal faşist bir akımın iktidar yönetimine karşı bir dayatması mıydı? Neyse ki Milli Eğitim Bakanlığı böylesi büyük bir hatadan geri atım attı. Yoksa bunun kabul görülür bir tarafı yoktu. Bu ismin o okulda kalması da tarihe kara bir leke olarak düşecekti. Kürtler artık ölüm, kan ve işkence üzerinde tehditlerle sindirilecek bir halk değildir. Kürtleri talepleri barıştır ve huzurdur" dedi.

SEÇİM ÇALIŞMALARINA TAM HIZ

Adaylığı sonrası başladıkları seçim çalışmalarına ilişkin de konuşan Ekinci, şunları söyledi: "Sahada Diyarbakırlı vatandaşların bizlere olan bakış açılarını ve taleplerinin ne olduğunu öğrenmeye çalıştık. Eğer halkla bire bir temas kuramıyorsanız bir şey de iddia edemezsiniz. Biz seçim çalışmalarımıza ilk önce Ofis Semti'nden başladık. Kendimizi tanıtan broşürleri dağıttık, esnaf ve halkla bir araya geldik. Halk bizi samimi bir şekilde kucakladı. Bizi bağırlarına basıp ve çok güzel karşıladılar. Kahvehanelerde bizlerle siyasi tartışmalara giren vatandaşlarla çözüm yollarını konuştuk. Ve en önemlisi de bunu anadilimiz ile yaptık. Anadilimizle vatandaşları ikna ettik."

"ÇOK GÜZEL KARŞILANIYORUZ"

İkinci bir saha çalışma adreslerinin Bağlar Sakarya Caddesi olduğunu belirten Ekinci, "Burada da halk ve esnafla bir araya geldik. Bizleri muhteşem bir şekilde karşıladılar. Ayrıca vatandaşlarda bir şaşkınlık vardı. 'Biz bugüne kadar DEM ve AK Parti vekillerini biliyorduk' diyen vatandaşlar, sürpriz bir şekilde bizleri karşılarında gördüler. Kimseye bir zararı olmayan bir liderin başında olduğu DEVA'nın Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'nden olan ve üniversitede profesörlük yapan, üstelik de kendi anadiliyle seçim çalışmalarını yürüten bir adayı karşılarında görmeleri onları çok mutlu etti. Ayrıca kadınlarla da temasa geçtik. Emin olun çoğu benim hastamdı. Onlarla karşılaşmak ve kendimi anlatmak beni çok mutlu etti. Üçüncü adresimiz olan Suriçi'ne de gittik. Ulu Cami, Yanık Çarşı, Kuyumcular Çarşısı ve Gazi Caddesi’nde vatandaşlarla bir araya geldik. Burada da vatandaşlar mevcut siyasetten bıktıklarını dile getirip bizlere ne gibi hizmetler yapacağımızı sordular. İşsizlik bitecek mi, nasıl ev sahibi olacaklar ve çocuklarını karnı tok okula nasıl gönderebilecekler bunları sordular bizlere. Halkın derdi geçimdir, kentin güzel bir hizmete kavuşmasıdır" dedi.

"HALK PERİŞAN"

Ekinci, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Gelip bizden yardım isteyen vatandaşlar oldu. Evlerine gittik. Çok büyük bir yoksulluk var. Çoluk çocuk hasta ve perişan bir kent vatandaşı var. Ben bu kadarını da beklemiyordum. Yeniden bir envanter çıkarılması lazım. Eşyaların değil, insanların envanterinin çıkarılması lazım. Nasıl evlerde oturuyorlar, evine ekmek götüremeyen var mı, hasta olanlar var mı? bunların tespit edilmesi lazım. Kendi şahsım olarak bende o yoksul evlerde büyüdüm. Halk sağlığı doktorluğu yaptım. Yıllarca bu evlere girip çocukları aşıladım. Mahalle mahalle, köy köy dolaştım. Bu yoksulluk ve perişanlığın seksenli yıllarda kalması lazımdı."

"KAYYUMLAR ÇALIŞMIYOR"

Kayyumların çalışmadığını ifade eden Ekinci, "Kayyumlar her eve ulaşıyor, yardım ediyor, herkes maaş alıyor algısı yanlış. Yaptığımız seçim çalışmalarında böyle bir şeyin olmadığını gördük. Gördüğüm manzara beni çok üzdü. Halen hasta ve sigortası olmayan insanlar var. Yeşil karta bile ulaşamayan insanlar var. Evinde halen bir televizyon, bir buzdolabı var diye yeşil kartı iptal olan insanlar var. Seçilirsek Diyarbakır halkının refahı ve sağlıklı bir kent için çok iyi projelerimizle hizmet edeceğiz" dedi.

Editör: Güneş OCAĞA