Özel Haber-Güneş OCAĞA
Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’nde bulunan ve 12 Eylül askeri darbesiyle özdeşleşen Diyarbakır E Tipi Cezaevi, 2022 yılında "Müze ve Kültür Alanı" olarak kullanılmak üzere restorasyona alındı. Adalet Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan protokol çerçevesinde başlatılan restorasyon çalışmaları, cezaevinin tarihi mirasını koruyarak geçmişin izlerini günümüze taşımayı amaçlıyor. Ancak restorasyon sürecinde kullanılan iskeleler, iş güvenliği açısından ciddi tehlikeler oluşturuyor.
PASLI VE HASARLI İSKELELER, İŞÇİLERİN HAYATINI TEHDİT EDİYOR
Gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e açıklamada bulunan İskele ve Kalıp Sanayicileri Derneği, cezaevi bloklarının restorasyon çalışmaları için kurulan iskelelerin paslı, eğik ve hasarlı olduğunu, ömrünü yitirmiş ve gerekli yükü taşıyabilecek mukavemette olmadığını, montajında da eksik parçalar kullanıldığını, İSG mevzuatına uyulmadığını söyledi. Dernek yönetimi, "Bu iskelelerin TSE standartlarına uygun olmaması, üzerinde çalışan işçilerin hayatlarını da riske atıyor. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatına aykırılıklar teşkil ediyor. Cezaevi, şimdilerde bir anı müzesine dönüştürülmeye çalışılıyor. Bu güzel çalışmanın TSE belgeli, İSG kurallarına uygun iskelelerle taçlandırılmasını beklerdik" açıklamasında bulundu.
ÖLÜMLÜ İŞ KAZALARININ YÜZDE 40'I YÜKSEKTEN DÜŞME
Türkiye’de ölümlü iş kazası oranının en yüksek olduğu sektörün inşaat sektörü olduğunu, inşaatlardaki ölümlü iş kazalarının yüzde 40’nın ise yüksekten düşme şeklinde gerçekleştiğini, bunun da yüksek oranla cephe iskeleleri, kenar koruma ve kalıp işlerinde meydana geldiğini vurgulayan İskele ve Kalıp Sanayicileri Derneği, şu uyarılarda bulundu:
"Özellikle iş güvenliği ve kalite standartlarına uymayan iskeleler, işçilerin hayatını tehlikeye atmaya devam ediyor. İşsiz gençler, güvensiz iskelelerde çalışmak zorunda kalıyor. Mevcut durumun ve uygulamaların acil bir şekilde düzeltilmesi lazım. Sadece 2024 yılında 300’den fazla çalışan inşaatlarda yüksekten düşme nedeniyle hayatını kaybetti. İlgili kurum ve kuruluşlar tarafından, daha ciddi ve etkin bir şekilde sıkı denetimlerin yapılması ve yaptırımların uygulanması gerekiyor. Paslı ve sağlam olmayan iskeleler, hiçbir inşaatta kullanılmaması gerekir. İş güvenliği ve insan hayatı ön planda tutulmadan yapılan tadilatlar, ciddi tehlikeler oluşturuyor."
“KURUMLAR YETERLİ DENETİMİ SAĞLAMIYOR”
Denetim açığı olduğunu vurgulayan dernek, taleplerini şöyle sıraladı:
"Şantiye denetimlerinde, ne yazık ki yeterli seviyeye ulaşılamadı. Bu durum, inşaat sektöründe ciddi güvenlik açıklarına yol açıyor ve işçilerin hayatını riske atıyor. Dernek olarak, özellikle resmi kurum ihalelerinde bu konulara dikkat edilmesini bekliyoruz ve piyasaya öncü olmalarını talep ediyoruz. Bunun gibi uygulamalar, piyasada iş güvenliğine uygun sertifikası olan iskele imalatçılarına karşı haksız rekabeti doğurduğunu, kamu tarafından kalitenin teşvik edilmesi gerektiğini her platformda dile getirmeye devam edeceğiz ve bu işin takipçisi olacağız."