HABER - Beritan KAYA
Huzurevi ücretlerinin ise göz korkutucu derecede yüksek olduğunu vurgulayan Kanko, “CHP olarak bizler; emeklilerimizin bu çaresiz durumunu kınar ve Türkiye'nin gururu olan yaşlı vatandaşlarımız için daha yaşanabilir koşullar oluşturmanın devletin görev ve sorumluluklarının başında geldiğini AKP Hükümetine hatırlatmak isteriz” ifadelerini kullandı.
Dul maaşının 2500 liralardan başladığı ülkemizde yaşam koşullarının çok zor olduğunu ifade eden Kanko; eşi vefat etmiş dul birsinin bu maaşlarla hayatta kalmasının çok zor olduğunu, hükümetin emekli ve dullar için uyguladığı bu maaş politikasının tam bir vicdansızlık olduğunu vurguladı.
Huzur evi ve yaşlı bakım evlerine 2024 yılı için tabanda %131,69 oranında artış yapılmasına rağmen emekli maaşına yüzde 49,25 oranında zam yapılırken, huzur evleri için tavanda 65.812 lira artı KDV uygulamasının tam bir soygun olduğunu vurgulayan Kanko konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi ;
“Huzurevlerinin en düşük ücretini dahi karşılamak hayal olmuştur”
“Türkiye'de emekliler, aldıkları maaş ile artık huzurevlerinde dahi bir oda kiralayamamakta, emekli maaşı ve huzurevi fiyatları arasındaki uçurum onları adeta yaşlılıkta yalnızlığa ve sefalete mahkûm etmektedir. Mevcut şartlar altında, en düşük emekli maaşıyla, devlet huzurevlerinin en düşük ücretini dahi karşılamak hayal olmuştur. Bu, sadece ekonomik bir kriz değil, aynı zamanda toplumsal bir vicdan meselesidir.
SOSYAL İZOLASYON
Avrupa'daki emeklilerin devlet destekli sosyal güvenlik ağları sayesinde barınma ve yeme-içme gibi temel ihtiyaçlarından ödün vermeden, hatta dünyayı gezebilecek kadar rahat bir emeklilik yaşarken; bizim emeklilerimiz, huzur evlerinin kapısından geri dönmekte, geçim derdiyle mücadele etmekte ve giderek artan sosyal izolasyonla yüzleşmektedirler.
Bu kabul edilemez koşullar, AK Parti hükümetinin ekonomik ve sosyal politikalarındaki açık başarısızlığın bir göstergesidir. Araştırmalar, emeklilerimizin sağlık hizmetlerine erişimde ciddi zorluklar yaşadığını ve açlık sınırının altında bir hayat sürmek zorunda kaldığını gösteriyor. Bu, yalnızca emeklilerimiz için değil, toplumumuzun geneli için de bir uyarı işaretidir” ifadelerini kullandı.
