ÖZEL HABER/Faruk BALIKÇI

Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın ardından başlayan yeni süreç ile birlikte PKK, 5-7 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdiği 12. Kongresi’nin sonuçlarını dün kamuoyuna açıkladı. Örgüt, fesih kararı aldı ve silahları bıraktığını açıkladı. 41 yıl süren çatışmalı süreçte PKK’nin ilan ettiği 8 ateşkes de bir sonuç alınamayarak çatışmalar sürdü. İlk kez devletten gelen barış çağrısı kamuoyu desteğini de alarak adımlar atılmaya başlandı.

“YARALI YONCA” KİTABINDA DERLENDİ

2013-2014 yılındaki süreçte barışın hayalleri kurulurken başta Cemil Bayık olmak üzere tüm ateşkes dönemlerine tanıklık yapan dağdakilere “Barış gerçekleşirse ilk yapacağınız şey ne olacak?” diye soruldu. Ruhi Karadağ ile birlikte “Yaralı Yonca” isimli kitabımızda derlediğimiz röportajlar, bugünkü barış sürecinde daha bir anlamlı hale geldi. İşte, “Olur da yarın barış sağlanmış olursa hangi özleminizi ilk fırsatta gerçekleştirmek istersiniz?” sorusuna verilen yanıtlar:

“DÖNMEK HEPİMİZİN AMACIDIR”

Cemil Bayık: Ben hayalci olmak istemem. Elbette ki insanlar hayalsiz de yaşayamaz. Bir gün barış gerçekleşirse, dönmek hepimizin amacıdır. Zaten bunun için mücadele yürütüyoruz. Eğer bir gün sorun çözülürse, doğduğumuz topraklara dönmek, oraları koklamak isteriz. Tabii ki insanlarımızla birlikte özgürlüğü tatmak isteriz. Ne gelirse barıştan ve özgürlükten gelsin.

“TİLİLİ ÇEKERİM”

Asya Çevlik: Yıllardır analar ağlıyor, her iki halk da acı çekiyor. Bu acıların son bulması önemli kazanımdır. Barış gerçekleştiği gün Tilili çekerim. Halaya dururuz. Memleketime Dersim’e dönmek isterim. Orada yapılacak birçok iş olduğunu biliyorum. Halka hizmet etmek isterim. Belediye olabilir. Halka faydalı olmak için çabalarım. Memleketimde en çok özlediğim doğal ortamdır. İlk ziyaret etmek istediğim kişi dedem olur. Dedem orada tek başına köyde kalıyor. O’nun birçok hayali var. Sırf onu görmek için bile olsa dönmek isterim.

“BARIŞ BİR HAYAL DEĞİLDİR”

Ruçem Dersim: Barış döneminde kadınların ve çocukların eğitimi ve onların gelişimi için çalışırım. Geleceğe daha emin adımlarla yürümelerini sağlamaya çalışırım. Barış bir hayal değildir. Ama mutlaka herkesin bir hayali vardır. Ben politik alanda çalışmak isterim. Yıllardır savaşın içerisindeyiz. İlk etapta eve koşayım, ailem kucaklayayım demem. Ayrımcılık yapmıyorum., tüm anneler benim annemdir.

“ARKEOLOJİK MÜZELERİ GEZERİM”

Seyir Rıza: Barış olursa, bireysel olarak bana ne görev verilirse onu yaparım. Barış olursa ilk ziyaret edeceğim yerlerin başında arkeoloji müzeleri gelir. Tabii ki Hasankeyf, Adıyaman-Nemrut, Göbeklitepe bunların başındadır.

“ANNEMİ ZİYARET EDERİM”

Siverekli Çekdar: İlk ziyaret edeceğim annemdir. Annem kutsalımdır. Çünkü onun parçasıyım, benim bütünümdür o. O yüzden yarım kalan yanımı görmek ve bütün olmak isterim. İlk görmek istediğim yer ise Amed surlarıdır.

“ÇOK ÖZLEDİĞİM BİR KARDEŞİM VAR”

Nawdar: Bizim hayallerimiz her zaman bilinçaltındaki özlemlerimizde yatar. Bu ana veya kardeş olur. Benim de çok özlediğim bir kardeşim var. Dağa gelirken 5 yaşındaydı. Bugün 27 yaşındadır. Arkadaşlara da bazen anlatıyorum. En çok istediğim o kardeşimdir. Gidip onunla birlikte, Dersim’de yaşarım.

“KARADENİZ’İ GÖRMEK İSTERİM”

Fidan Zinar: Barış gerçekleştiğinde en büyük hayalim Öcalan’ın özgürlüğü ve tüm halkların huzur bulmasıdır. Ben Dersim’deydim. Karadeniz ile irtibatlıydık ama hiç görmemiştim. Karadeniz’i de çok merak ediyorum. Görmek isterim.

“BİR GÜN ÖYLE BİR HABER ALACAĞIZ Kİ”

Beritan Siirtli: Elbette ki bu denli mücadele etmemizin sebebi o günleri görebilmektir. Kan dökmekten zevk almıyoruz tabii ki. Dağda kalmaya can atıyor falanda değiliz. Bizler umutluyuz ve umutlarımızda güçlü. Bir gün öyle bir haber alacağız ki, önderlikten böyle bir gelecek. Bizler bunun mücadelesini vermekteyiz. Bu böyle gitmeyecektir. Her savaşın sonunda barış olur, bizler yüzyılda savaşsak bunun sonu barıştır.

Muhabir: Faruk BALIKÇI