Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), PKK’nin silah bırakma ve fesih kararına ilişkin yazılı açıklama yaptı. “Bir halkı savunmanın 50 yıllık mücadelesi, Sayın Öcalan’ın 27 Şubat çağrısıyla siyasal ve demokratik bir mücadele zeminine evirilmiştir” başlıklı açıklamada, kararın önemine vurgu yapıldı.
Partinin yaptığı açıklama şöyle: “PKK’nin 5-7 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiği 12. Kongre sonrası bugün açıkladığı sonuç bildirisi, Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşme süreci açısından yeni bir başlangıçtır. Kongrede alınan kararlar, yalnızca Kürdistan ve Türkiye için değil, aynı zamanda tüm Ortadoğu'da kalıcı bir barışın inşasına kapı aralayacaktır.
Kürt Özgürlük Hareketi, geçmişte olduğu gibi bugün de çok kültürlü, çok kimlikli bir toplum yapısında demokratik yaşamı tesis etme sorumluluğunu sürdürmektedir. Özgür ve eşit yaşamın hayata geçirilmesi, sürdürülen çabaların başarıya ulaşması için, devletin ve hükümetin adım atması, aynı şekilde siyasi ve toplumsal muhalefetin de bu süreci güçlü bir şekilde sahiplenmesi gerekmektedir.
ORTAK YAŞAMIN İNŞASI
Yirminci yüzyılda büyük acılar yaşamış olan Kürt halkının ağır bedeller ödeyerek günümüze taşıdığı dil, kültür, kimlik mücadelesi ve statü talebi, bu yüzyılda özgürlük, adalet ve demokratik dönüşüm ekseninde şekillenmektedir. Ortak yaşamın inşası için kararlı bir iradenin sergilenmesi; evrensel hukuk, insan hakları ve demokrasi ilkelerine dayalı yeni bir toplumsal düzenin oluşturulması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. 27 Şubat’ta Sayın Öcalan tarafından başlatılan ve PKK’nin 12. Kongresi ile güç kazanan bu sürecin başarıya ulaşması için tarihsel bir eşikte bulunmaktayız. Bu bilinçle sürece sahip çıkarak çözüm iradesini güçlü kılmak, başta siyaset olmak üzere tüm toplumsal dinamiklerin asli gündemi olmalıdır.
BİR HALKI SAVUNMANIN 50 YILLIK MÜCADELESİ
‘Bir halkı savunmanın’ 50 yıllık mücadelesi, Sayın Öcalan’ın 27 Şubat çağrısıyla siyasal ve demokratik bir mücadele zeminine evrilmiştir. Barış ve Demokratik Toplum sürecini sahiplenerek bu zeminin güçlendirilmesi tarihsel bir sorumluluktur. Bu sorumluluk bilinciyle geçmişten günümüze yitirilen tüm canların hatırası önünde saygıyla eğiliyor; onların düşlediği demokratik geleceği kurmak adına tüm irade ve çabamızla sürece sahip çıkıp, güç vereceğimizi halkımıza duyuruyoruz.”