Mervan EKTİREN

Mimarlık ve Şehir Planlama / Restoratör

Takvim sıradan bir kış gününü gösteriyordu. Ancak o gece, milyonlar için zaman adeta durdu. Deprem, yalnızca toprağı değil; hayatlarımızı, şehirlerimizi ve vicdanlarımızı derinden sarstı. Binlerce yapı yerle bir oldu, milyonlarca insanın yüreği çöktü. Ancak bu yıkımın tek sorumlusu doğa değildi. İhmaller, görmezden gelinen gerçekler ve unutulan sorumluluklar, felaketin boyutlarını artırdı.

Bir restoratör olarak, yalnızca geçmişin izlerini korumakla yetinmiyorum; geleceğin sağlam temeller üzerinde yükselmesi için de mücadele ediyorum. Her yapı, her sokak ve her şehir, içinde umut barındırmalıdır. Bu umut, bilinçli ellerle ve doğru planlamayla yeşerir.

DEPREM BİR DOĞA OLAYI, YIKIM BİR İNSAN ESERİDİR

Depremi engelleyemeyiz. Ancak onun yaratacağı yıkımı engellemek, önlemek ve hafifletmek elimizdedir. Bunu yalnızca teknolojiyle değil, vicdan ve sorumlulukla başarabiliriz. Rant uğruna çiğnenen kurallar, denetlenmeyen yapılar ve hesaba katılmayan zeminler, bir gecede şehirlerimizi yerle bir eden sessiz katillerdir.

Bugün artık hiçbir bahaneye yer kalmamıştır. Dirençli, güvenli ve yaşanabilir şehirler inşa etmek bir seçenek değil, bir zorunluluktur.

DİRENÇLİ ŞEHİRLER İÇİN 5 TEMEL ADIM

Geleceğin şehirlerini inşa etmek için somut ve kararlı adımlar atmalıyız. İşte bu yolda izlenmesi gereken beş temel adım:

1. Yapı Envanteri ve Güçlendirme

Mevcut yapı stoğu, bilimsel analizlerle detaylı bir şekilde incelenmeli; riskli yapılar ya dönüştürülmeli ya da güçlendirilmelidir.

2. Zemin Bilinci

İnşaatın temeli yalnızca beton değil, bilgidir. Zemin etütleri, bağımsız denetimlerle şeffaf ve güvenilir hale getirilmelidir.

3. Tarihi Yapıların Korunması

Geçmiş, yalnızca hatıralarda değil; taşta, duvarda ve yapının ruhunda yaşar. Tarihi miras, yalnızca korunmamalı, aynı zamanda yaşatılmalıdır.

4. Yaşam Alanlarının Yeniden Tasarımı

Kan donduran iddia: Hepsi aç ve susuzdu, birinin susuzluktan idrar içtiğini gördüm!
Kan donduran iddia: Hepsi aç ve susuzdu, birinin susuzluktan idrar içtiğini gördüm!
İçeriği Görüntüle

Yüksek katlı yapılar yerine yatay mimari teşvik edilmeli; yeşil alanlar, açık toplanma bölgeleri ve sosyal donatılar önceliklendirilmelidir.

5. Toplumsal Afet Bilinci

Deprem eğitimi, sadece okullarda değil; sokakta, evde ve iş yerinde, toplumun her kesimine ulaşacak şekilde yaygınlaştırılmalıdır.

ŞEHİR: BİR HARİTA DEĞİL, BİR HAYATTIR

Unutulmamalıdır ki şehir, yalnızca binalardan ve yollarla birbirine bağlanmış yapılardan ibaret değildir. Şehir; çocukların güvenle oynadığı, yaşlıların huzurla yürüdüğü, doğayla iç içe yaşanabilen bir yaşam alanıdır. Bu nedenle şehir planlaması, yalnızca mühendislik değil; sosyal sorumluluk, insan sevgisi ve gelecek vizyonuyla yapılmalıdır.

• Daha fazla beton değil, daha fazla yaşam alanı.

• Daha çok kule değil, daha çok güven.

• Daha çok gösteriş değil, daha çok dayanıklılık.

GEÇ KALMADAN, KAYBETMEDEN

2023’te yaşanan felaket, hepimize acı bir gerçeği hatırlattı: Tedbir, felaketten çok daha ucuzdur. Bir şehri yıkmak bir gece sürer, yeniden inşa etmek ise yıllar alır. Ancak kaybedilen bir can, asla geri getirilemez.

Deprem olmadan da uyanmalıyız. Artık tek bir saniyeyi bile boşa harcayacak lüksümüz yok.

Son Söz

Bu topraklara yalnızca ayak basmadım, yüreğimi koydum. Her karışı için buradayım.

“Bu yolda beni yolun zorluğu değil, hayallerimin gücü taşıdı… Çünkü ben hiçbir zaman fedakârlıklarıma takılmadım; hayallerim her zaman onlardan daha büyüktü.”

Kaynak: Mervan EKTİREN