ÖZEL HABER/Güneş OCAĞA-Mehmet Rumet SOYLU

Diyarbakır, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle son yıllarda artan turist ilgisiyle dikkat çekiyor. Gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e özel demeç veren Diyarbakır Turizm ve Tanıtma Derneği (DTTD) Başkanı Edip Paçal, 2025 yılı için belirledikleri turist hedeflerini açıkladı ve kentin turizmdeki eksiklikleri ile sorunlarına dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

2025 YILI TURİST HEDEFİ 1,5 MİLYON

Bu yılki hedeflerinin 1,5 milyon turist olduğunu belirten Paçal, "Geçen yıl Diyarbakır'ı yaklaşık bir milyon turist ziyaret etti. Bu yılki beklentimiz ise 1,5 milyon turist. Yüzde ellilik bir artış hedefliyoruz. Bölge ülkelerinde en çok gelen turistler Kürdistan Federal Bölgesi'nden ve Avrupa'dan da özellikle Almanya'dan oluyor. Ancak bu yıl daha önce beklenmedik ülkelerden de turist gelmeye başladı. Kıbrıs’tan da gelenler var. Diyarbakır’a karşı bir merak oluşmuş durumda. Mayıs ayında Hollanda'dan bir grup turist de Diyarbakır’ı ziyaret edecek. Ayrıca Belçika'dan gelen misafirlerimiz de oldu. Az da olsa Amerika’dan gelen turistler de mevcut. Ancak şu sıralar sosyal medya ve diziler sayesinde bölgeye olan yerli turist ilgisi artmış durumda" dedi.

Diyarbakır’da Turizme ‘Alan Kılavuzluğu’ Önerisi3

DİZİLERİN TURİZM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ BÜYÜK

Dizilerin turizm üzerinde etkisinin çok olduğunu belirten Paçal, "Mezopotamya'nın altın üçgeni olan Diyarbakır, Mardin ve Urfa, bölgenin turistik açıdan öne çıkan şehirleri. Ancak Mardin bu alanda bir adım önde. Bunun birkaç sebebi var; özellikle tanıtım konusunda oldukça başarılılar. Hem ulusal hem de uluslararası bazda güçlü lobilerinin etkisini iyi kullanıyorlar. Ayrıca "Uzak Şehir" dizisi gibi projeler de Mardin'e turist çekiyor. Bu tür projeler Diyarbakır’a da yansımış olsa da, kültür ve sanat etkinliklerinde Mardin biraz daha önde. Diyarbakır’a gelen turistlerin yüzde 90’ı Mardin’i de görmek istiyor. Dizinin etkisi burada oldukça belirgin" diye konuştu.

DİYARBAKIR'IN TANITIMINDA ÇOK CİDDİ SIKINTILAR VAR

Diyarbakır'ın tanıtımda sıkıntı yaşadığını vurgulayan Paçal, şöyle devam etti: "Diyarbakır, tanıtım konusunda sıkıntılar yaşıyor olsa da, aslında keşfedilmeyi bekleyen bir hazine. Millat’tan önce kurulan Diyarbakır, o zamandan bu yana kesintisiz bir medeniyet yaşamına ev sahipliği yapmış. Ve o medeniyetlerin izleri hâlâ bu şehirde mevcut. Örneğin, Meksika’daki Maya harabeleri ya da İzmir’deki Efes harabeleri gibi yerler ziyaretçilere gösterilir. Ancak bu bölgelerde artık yaşam yok. Oysa Diyarbakır’da, Millat’tan Önce başlayan bir yaşam, günümüze kadar devam ediyor. Bu, dünyada eşi benzeri bulunmayan bir özellik. Diyarbakır'da gezilecek çok yer var. Sadece bilinen yerlere gidersek 5 günde gezilebilir, ama ilçelere, köylere ve mezarlara da uğrarsanız, gezilecek yerler bitmez. Çünkü Diyarbakır’ın her köşesi tarih kokuyor.”

Diyarbakır’da Turizme ‘Alan Kılavuzluğu’ Önerisi2

DİYARBAKIR, UNESCO'DA DA İLKLERE İMZA ATAN TEK ŞEHİR

Diyarbakır'ın UNESCO'da da ilklere imza attığına dikkat çeken Paçal, şunları söyledi:
"Dünyada, UNESCO Kültür Mirası Listesi'nde 5 farklı varlıkla temsil edilen bir şehir yok. Ama Diyarbakır, UNESCO’ya girmiş ve aday olmuş 5-6 kültürel zenginliğiyle dikkat çekiyor. Bunlar arasında surlar, Hevsel Bahçeleri, Malabadi Köprüsü, Zerzevan Kalesi, Çayönü Harabeleri ve dünyanın ilk dubleks mağaraları olan Hasuni Mağaraları yer alıyor. Bu alanlar, Diyarbakır’ı dünya çapında özel bir konuma taşıyor. Avrupa’da bazı şehirlerde, binlerce yıl öncesine ait taşlar gösterilerek büyük bir değer biçiliyor. Ancak bu şehirlerin tarihi genellikle 7000-8000 yıl kadar eski. Diyarbakır ise Millat’tan Önce’ye dayanan tarihiyle çok daha eski bir geçmişe sahip. Diyarbakır’a gelenler, bu tarihi görünce adeta şok oluyor ve 'neden bu kadar geç geldik, bu kadar önemli bir yeri keşfetmedik?' diye soruyorlar. Böylesine zengin bir tarih ve kültüre sahip bir şehir, gezilip görülmeye gerçekten değer. Diyarbakır, sadece bir turist rotası değil, aynı zamanda yaşayan bir tarih müzesidir."

DİYARBAKIR, ULUSLARARASI ARENADA KIRMIZI NOKTADA

Diyarbakır’ın tanıtımında büyük bir eksikliğinin olduğunu söyleyen Paçal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Afrika'ya kadar bile gittiğimizde Diyarbakır’ı duyan insanlar var, ancak çoğu, burayı savaş bölgesi olarak tanıyor. Bu algı, geçmişte yaşanan olaylardan kaynaklanıyor. Oysa Diyarbakır’ın ismi dünyada çok tanınıyor, ancak yanlış bir algıyla. Bu algıyı değiştirmek için devletin bir politika oluşturulması gerektiği açık. Diyarbakır, uluslararası arenada kırmızı nokta olarak biliniyor. Hatta zaman zaman, 'Diyarbakır’a gitmeyin' gibi çağrılar yapılıyor. Ancak, bu çağrılara rağmen Diyarbakır’a gelenler, şehri çok huzurlu ve güzel bulduklarını belirtiyorlar. Bugün Diyarbakır, büyük bir turizm patlaması yaşıyor. Bunun arkasında sosyal medya ve basının şehri olumlu bir şekilde tanıtması yer alıyor. Diyarbakır, turizm açısından çok büyük bir potansiyele sahip. Hem tarihi hem de sosyal açıdan önemli bir merkez haline gelmiş durumda. Diyarbakır, artık güvenli, huzurlu ve herkesin rahatça gezip eğlenebileceği bir şehir."

Diyarbakır’da Turizme ‘Alan Kılavuzluğu’ Önerisi4

DİYARBAKIR BÖLGEDE EĞLENCENİN DE ADRESİ

Diyarbakır'ın her kesime hitap eden bir şehir olma özelliği taşıdığını aktaran Paçal, "Gece hayatı, eğlencesi, tarihi, gastronomisi ve inanç turizmi açısından oldukça önemli bir potansiyele sahip. Bölgedeki ve çevre illerdeki birçok insan, Diyarbakır’a eğlenmeye geliyor. Gece hayatı çok renklendi ve arz-talep dengesi oldukça güzel bir şekilde sağlandı. Van, Elazığ, Mardin gibi bölge illerinden insanlar hafta sonlarını Diyarbakır’da geçirmeye başlıyor. Hatta, üç gün Mardin’de konaklayanlar, sıkıldıklarını söyleyip Diyarbakır’a gelmek istediklerini belirtiyorlar. Çünkü Diyarbakır, gece ve gündüz herkese hitap eden bir şehir. Diyarbakır, bölgedeki en şanslı şehir. Hatta, çevre illerde yaşayan birçok kişi Diyarbakır’dan mutlaka bir ev almak istiyor. Diyarbakır, bölgenin parlayan yıldızı ve Paris gibi bir şehir haline geliyor. Ayrıca Diyarbakır’ın hem yurt içi hem de yurt dışı hizmet veren modern bir havalimanı bulunmaktadır. Bu alanda yapılan yatırımlar sayesinde havalimanımız son derece yenidir ve güçlü bir altyapıya sahiptir. Günlük ortalama 30 uçak seferiyle ulaşım açısından önemli bir merkez konumundadır. Konaklama konusunda ise Diyarbakır geniş bir kapasiteye sahiptir. Resmi olarak 4 bin 500 kişilik konaklama imkânı bulunmakta, misafirhane ve apart daireler gibi alternatiflerle birlikte bu sayı 5 binin üzerine çıkmaktadır. Şehrimiz, günlük olarak 5 binden fazla kişiyi ağırlayabilecek potansiyele sahiptir.

DİYARBAKIR İÇİN ALAN KILAVUZLUĞU ÖNERİSİ

Diyarbakır’da ciddi bir rehber eksikliği yaşandığını vurgulayan Paçal, "Böylesine büyük bir turizm potansiyeline sahip bir şehirde, şu anda yalnızca 32 kokartlı rehber bulunmaktadır. Bu sayı, Diyarbakır gibi köklü bir tarih ve kültür merkezine sahip bir şehir için oldukça yetersizdir. Bazen şehirde yüzlerce tur otobüsünün bulunduğu görülse de, bu yoğunluğu karşılayacak sayıda rehber bulunmamaktadır. Ayrıca mevcut rehberlerin büyük bir kısmı bölgeyi yeterince tanımamakta, bu da rehberlerin eğitilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu sorun mutlaka çözülmelidir. Örneğin, Çanakkale bu sorunu 'alan kılavuzluğu' sistemiyle aşmıştır. Alan kılavuzları, sadece belirli bir bölgeyi tanıtır; yani yerel uzmanlıkla görev yaparlar. Buna karşılık, kokartlı rehberlerin tüm Türkiye’yi gezmeleri ve her bölge hakkında bilgi sahibi olmaları beklenir. Bu ise uzun ve zorlu bir eğitim süreci gerektirir, ayrıca en az bir yabancı dil bilmeleri zorunludur. Ancak biz, kendi bölgemize özgü bir çözüm geliştirebiliriz. Örneğin Urfa’daki Balıklıgöl’de çocuklar ezberledikleri bazı bilgileri birden fazla dilde turistlere anlatmaktadır. Benzer bir modeli Diyarbakır’da da uygulayabiliriz. Turizm meslek okullarındaki öğrenciler rehberlik için eğitilebilir. Zaten turistler onlara gönüllü bağışta bulunuyor, böylece gençler bir gelir de elde etmiş oluyor. Ayrıca Diyarbakır’da ciddi bir işsizlik sorunu ve büyük bir genç nüfus potansiyeli bulunmaktadır. Bu çerçevede, alan kılavuzluğu sistemi gençlere hem bir meslek kazandırır hem gelir kapısı sağlar hem de kentin tanıtımına büyük katkı sunar" diye ifade etti.

Diyarbakır’da Turizme ‘Alan Kılavuzluğu’ Önerisi5

ACİLEN YAPILMASI GEREKEN TEK ŞEY: TURİZM ÇALIŞTAYI

Acilen yapılması gereken tek şeyin turizm çalıştayının olduğunu dile getiren Paçal, "Artık vakit kaybetmeden harekete geçilmesi gerekiyor. Şehrimizin turizm alanında hak ettiği noktaya ulaşabilmesi için acilen bir Turizm Çalıştayı düzenlenmelidir. Bu çalıştayda, mevcut eksiklikler ve ihtiyaçlar iki gün boyunca detaylı şekilde masaya yatırılmalı ve tüm paydaşların katkısıyla çözüm yolları geliştirilmelidir. Bu süreçte sadece turizm sektörü temsilcileri değil, kentin tüm dinamikleri çalıştayda yer almalıdır. Emniyet birimlerinden belediyelere, yerel yönetimlerden sivil toplum kuruluşlarına kadar herkes bu sürecin içinde olmalıdır. Artık düğmeye basmanın zamanı gelmiştir. Ortak akılla hareket ederek şehrimizi turizmde hak ettiği konuma hep birlikte taşımalıyız" dedi.

DİYARBAKIR, GÜÇLÜ GASTRONOMİSİYLE DE DİKKAT ÇEKİYOR

Diyarbakır'ın güçlü gastronomisine de dikkat çeken Paçal, "Diyarbakır’ın gastronomisi oldukça güçlü. Bu şehre gelenler, kentin tüm yöresel yemeklerine kolaylıkla ulaşabiliyor. En zahmetli yemeklerimizden biri olan kibe mumbarı bile yapan birkaç özel mekânımız var. Türkiye'nin diğer şehirlerinde bu durum genellikle böyle değil, bir yörenin özgün lezzetini hemen bulmak her zaman mümkün olmuyor. Ancak Diyarbakır’da mutfak kültürü sadece evlerde yaşatılmıyor, aynı zamanda sahaya da taşınmış durumda. Bu sayede, şehrin zengin mutfak mirası hem korunuyor hem de herkes için erişilebilir hale geliyor" diye konuştu.

Muhabir: Güneş OCAĞA / Mehmet Rumet SOYLU