Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Dayanışma Vakfı (DİTAV) ile birlikte Şair Ahmed Arif’in 34. ölüm yıl dönümü nedeniyle sergi açtı.

DİTAV’da Sanatçı Mehmet Latif Sağlam’ın “Ahmed Arif’in 34. Yılında 33 Kurşun için Bir Mahkeme-i Kübra” isimli heykel sergisinin açılışına, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, ilçe belediye eş başkanları, sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.

Diyarbakirda Ahmed Arif Anmasi 33 Kursun Bir Daha Yazilmasin3

DİTAV’daki etkinlikte ev sahipliği yapan Yazar Şeyhmus Diken, serginin 21 yıl önce Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinde sergilendiğini anımsatarak, şimdi yeniden Diyarbakır halkıyla buluştuğunu söyledi. Diken, Ahmed Arif’in şiirlerini Talat İnanç’ın 25 yıl üzerinde çalışarak Kürtçeye çevirdiği ve yakında yayınlanacağını belirtti. Sanatçı M. Latif Sağlam, 33 kurşunun bu coğrafyada yaşanan ve sembol olan en önemli olaylardan biri olduğunu belirtti.

EŞ BAŞKAN BUCAK: ŞİİRLERİNİ OKUYANLAR ÖLMEDİ DİYE DÜŞÜNÜYOR

Açılışta konuşan Eş Başkan Serra Bucak, çocukken evlerinde “Ahmed Arif Siverekli mi Diyarbakırlı mı?” tartışmasının yaşandığını anımsatarak, sözlerine şöyle devam etti: “Ben uzun yıllar Siverekli olarak bilirdim. Öyle kabul ettim, sonra anladım ki Ahmed Arif Siverekli, Diyarbakırlı, Vanlı, Özalpli, Türkiyeli, her yerli. O kadar hayatımızda ki, ben gençliğimde, Ahmed Arif öldükten sonra bile ölmedi diye düşünürdüm. Bence şimdi ki nesil de onu okuyorsa ölmedi diye düşünüyor. Tıpkı bir Ahmet Kaya gibi.”

‘HER NESİL ONLARI BİR BİÇİMDE YAKALIYOR’

“Kimi sanatçılar, şairler, edebiyatçılar o kadar zamansız işler yapıp, zamansız sözler söylüyorlar ki aslında hiç toprağa düşmüyorlar” diyen Eş Başkan Bucak, “Çünkü her nesil onları bir biçimde yakalıyor” dedi.

‘33 KURŞUN ŞİİRİ BİR DAHA YAZILMASIN’

33 Kurşun’un Kürtlerin tarihinde çok büyük bir trajedi olduğunu ifade eden Eş Başkan Bucak, şöyle konuştu: “1943 yılında gerçekleşmiş bu trajediye dair teke tek dövüşte yenilmediler diyen Ahmed Arif, aslında Roboski’yi de görmüştü ve Roboski olduğunda Van Özalp’i, 33 Kurşun’u anımsadık. Elbette temennimiz o ki 33 kurşun şiiri bir daha yazılmasın, bir kere yazıldı çünkü. Roboskiler bir kere daha olmasın. Bu toprakların hak ettiği barış, özgürlük ve umut geri gelsin, yeşersin, büyüsün, Ahmed Arif olsun. Ahmed Arif’in şiirlerinin acısını değil de Leyla Erbil’e yazılan aşkını anlattığı mektuplarından oluşan Leylim Leylim kitabını ve o ruh halini insanlar konuşsun. Umutla geleceğe baksın.”

Diyarbakirda Ahmed Arif Anmasi 33 Kursun Bir Daha Yazilmasin1

EŞ BAŞKAN HATUN: AHMED ARİF SADECE HÜZÜN ŞİİRLERİ YAZMAMIŞ

Eş Başkan Doğan Hatun ise sergide emeği geçenlere teşekkür ederek, “Gerçekten şiir okuduğunuz zaman ben de sizin kadar coşkulu oldum. Hayal gücünüz yerine oturdu, biz keyif aldık. 33 Kurşun sergisi de bizi duygulandırdı. Bu ruhu hissettik. Bununla birlikte sorumluluğumuz da kat kat arttı. Ahmed Arif sadece hüzün şiirleri yazmamış, aynı zamanda topluma pek çok coşkulu, kutsal eserler de sunmuş, bunları da hatırlamamız gerekir. Sergide farklı bir şey vardı. Kısa sürede sanki yıllarca üzerinde çalışılmış gibi bir şey ortaya çıktı. Bir hafta içinde bu kutsal işler önümüze geldi, gayretlerini takdir ediyorum” diye konuştu.

Muhabir: Veli BALTACİ