ÖZEL HABER/Mehmet Rumet SOYLU-Veli BALTACİ
Diyarbakır mutfağı, tarihi kadar zengin içecek kültürüyle de dikkat çekiyor. Bu kültürün önemli bir parçası olan hoşaf, özellikle yaz aylarında doğal bir serinletici olarak tüketiliyor. Diyarbakırlılar arasında “Hoşaf, her mevsimin yoldaşıdır” sözü, bu içeceğin günlük yaşamda ne denli yaygın olduğunu gözler önüne seriyor.
DİYARBAKIR ERİK HOŞAFI NASIL YAPILIYOR?
Hoşaf, genellikle kurutulmuş ya da taze meyvelerin su ve şekerle kaynatılmasıyla hazırlanıyor. Kompostoya benzer olsa da, hoşaf daha sade olması ve çoğunlukla kurutulmuş meyveyle yapılmasıyla ayrılıyor.
Özellikle ekşi kırmızı erik kullanılarak hazırlanan Diyarbakır usulü hoşaf, şu şekilde yapılıyor:
2 su bardağı kırmızı taze veya kurutulmuş ekşi erik
5 su bardağı su
3–4 yemek kaşığı toz şeker (isteğe bağlı)
Opsiyonel olarak 1 adet çubuk tarçın veya birkaç adet karanfil
Erikler yıkandıktan sonra su ve şekerle kaynatılıyor. Kısık ateşte 15–20 dakika pişirilen hoşaf, soğuduktan sonra buzdolabında dinlendirilerek soğuk servis ediliyor.
HEM SERİNLETİCİ HEM SAĞLIKLI
Uzmanlara göre erik, yüksek miktarda C vitamini içeriyor ve lifli yapısı sayesinde sindirimi kolaylaştırıyor. Şeker ilavesiz olarak hazırlandığında oldukça hafif ve sağlıklı bir içecek olan erik hoşafı, Diyarbakır halkı tarafından doğal bir mide rahatlatıcı olarak da tüketiliyor.
Diyarbakır usulü hoşaf, ne çok koyu ne de çok sulu hazırlanıyor. Kıvamın ve ekşilik oranının dengede olması, bu geleneksel içeceği özel kılıyor. Kurutulmuş erik kullanıldığında meyvelerin önceden suda bekletilmesi, hoşafın berrak ve aromatik olmasına yardımcı oluyor.
TARİHLE GELEN LEZZET
Sadece bir içecek değil, bir kültür mirası olan erik hoşafı, Diyarbakır’da geçmişten günümüze uzanan sofraların vazgeçilmezi olmayı sürdürüyor. Hem serinletici etkisi hem de sağlıklı içeriğiyle özellikle yaz aylarında tercih edilen bu geleneksel lezzet, bölge dışında da ilgi görmeye devam ediyor.