Vücudun stres dalgalanmaları ile günlük faaliyetlerini yürüttüğünü ifade eden Psikiyatri Uzmanı Muhammed Emin Dağüstü, “Belli bir düzeyde stres, aslında zaten vücudun günlük ritmini bulabilmesi için zaten vücut içerisinde olan reaksiyonlarda ortaya çıkabilecek bir durum. Vücut stres hormonunun günlük dalgalanmasıyla gündelik faaliyetlerini yürütür. Bizim vücudumuzda 2 temel faaliyet var. Bunlar da yapım ve yıkım. Bu faaliyetlerin düzenlenmesi aslında bu stres hormonunun vücut içerisindeki günlük ritmi ile olur. Bazen bu ritim bir tarafa doğru kayabilir. Mesela stresin çok yoğun olduğu ki stres gerginlik demek, bu gerginliğin gevşemediği zamanlarda alma-verme, yapma-yıkma arasındaki denge bir yöne doğru kayabilir. Bu uzun süre gerçekleştiğinde vücutta birçok hastalık ortaya çıkabilir. Strese bağlı, gerginliğin geçmemesine ve sürekli gerginlik haline bağlı olarak gelişebilir” dedi.

“Stres hipertansiyon ve diyabete sebep olabilir”

Muhammed Emin Dağüstü, devamlı olan stres halinin hipertansiyon ve diyabete sebep olabileceğini belirterek, “Mesela tansiyon gerilim demek, bizim de en çok gördüğümüz şeylerden birisi bu kronik strese bağlı ortaya çıkabilecek hipertansiyon. Yine stres hormonları kan şekerini yükseltir çünkü stres vücuda aynı zamanda bir şeylerle savaşmak için normalde olduğundan daha fazlasını elde edebilecek bir performans sağlar. Kan şekerini yükseltir, nabzı arttırır. Vücutta o savaş ya da kaç mekanizmasındaki savaş kısmında da kaç kısmında da stres hormonlarının faydası olur. Fakat bunların fazlaca kullanılması mesela steroidlerin çok fazla yüksek kalması kan şekerinin devamlı yüksek kalmasına, devamlı yüksek kalması da bir süre sonra pankreasın kan şekerini ayarlama üzerindeki etkinliğini önemli derecede bozup önce glikoz intoleransına sonra da diyabete sebep olabilir” ifadelerini kullandı.

“Birçok durumun temelinde stres yatıyor olabilir”

Dağüstü, birçok durumun temelinde stresin olabileceğini ifade ederek, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Şu an daha çok şu şekilde olmaya başladı; bilinç yaygınlaştı ve psikiyatri konsültasyonları ve diğer branşlardan psikiyatriye konsültasyonlar önceden sadece psikiyatrik olduğunda oluyordu. Şimdi artık bedensel durumlarda da kişilerdeki kronik stres hali sorgulanıp bu kronik stres halinin oluşturduğu diğer hastalıklardan ve bu tedaviye geç cevap vermesinden, bazen de cevap vermemesinden fikir alıp sonrasında bize danışmaya başladılar. Şu anda fizik tedavi sadece kas gerginliği, sıkışma, yürümede zorluk gibi şeyler olsa bile psikiyatrik gibi görünmeyen meselelerde de danışmaya başladı. Doğru olanı da bu zaten. Aslında birçok hasta bu durumu psikiyatrik temelli bilir. Bizim kırmamız gereken şeylerden birisi, psikiyatriye gelmenin illaki böyle bir psikiyatrik sebebinin olmamasının gerekmediğini bilmek. Bu kronik yorgunluk hali, mesela sinir sıkışması olan kişilerde, sinir sıkışması sonradan ortaya çıkmıştır. Kuvvetle muhtemel bundan önce ortaya gün içerisinde yorgun uyanmak, gergin olmak, belki baş ağrıları, sırt ağrıları gibi şeyler önceden ortaya çıkmıştır. Bunlar da çok önemsenmemiştir. Bunların da kaynağının stres olduğu kişiler tarafından çoğu kez bilinir. Psikiyatriste gelmek yerine biraz bina yıkıldıktan sonra o bölümün doktoruna gitmek şeklinde oluyor. Çoğu durumda o stres hali başka bir hastalığa dönüşmeden psikiyatriye gelinmiş olsa çok daha koruyucu olur. İlaç kullanmadan da düzelecek durumlar olabilir.”

Kaynak: (İHA)