Erbil’e saldırısına dair ortak bildiri yayımlayan 512 aydın, sanatçı, siyasetçi ve şahsiyet, bunun uluslararası hukuka ve insanlık değerlerine aykırı olduğunu belirterek, saldırıların acilen durdurulması ve Kürt halkının yaşam güvenliğinin, uluslararası toplumca garanti altına alınması gerektiğini vurguladı.

Aralarında önemli isimler bulunduğu 512 şahsiyet, İstanbul'daki Kürt Kültür ve Araştırma Vakfı’nda (KÜRT-KAV) düzenlenen basın toplantısında İran’ın 15 Ocak günü Erbil’e düzenlediği füze saldırısına karşı ortak bildiriyi imzaladı.

Şair Kerem Tekoğlu, Celal Baykara ve Şefik Çolak tarafından okunan ortak bildiride, Orta Doğu’da yüzyılı aşkın bir süredir tüm dünyayı ilgilendiren ve derinden etkileyen çatışma ve savaşların devam ettiğine vurgu yapıldı.

Bu coğrafyada kargaşa ve huzursuzluğun en temel nedenlerinden birinin bölgenin kadim halkı Kürtlere, 1923 yılında Lozan’da yapılan tarihi haksızlık olduğu ve bu durumun günümüze kadar kapanmayan bir yara olarak kaldığı kaydedilen ortak bildiride, yüz yıldır farklı devletlerin egemenliği altında tüm ulusal hakları gasp edilmiş olan Kürtlerin, bu tarihi haksızlığa karşı meşru mücadeleler verdiği ifade edildi.
Ağır bedeller sonucunda, Kürt coğrafyasının güney ve güney-batı parçalarında, bazı kazanımlar elde edildiği,

Kürdistan halkının kazanımlarına tahammül etmeyen bölge devletlerinin, Kürtlere saldırtıp, çeşitli bahanelerle, sivil, savunmasız insanlara karşı, modern teknolojik silahlarla, uluslararası savaş hukuku kurallarını hiçe sayarak saldırılar düzenlediği ve katiamlar yaptığı belirtilen bildiride, “Bu saldırılar, sistematik olarak, en acımasız şekilde, vahşice sürmektedir. İran Devleti’nin 15 Ocak 2024 günü Hewler’e yaptığı saldırı bunun son örneğidir. Drone ve roket saldırılarıyla sivil yerleşim alanları hedef alınmış, sivil yurttaşlar katledilmiş çok sayıda kişi yaralanmıştır. Saldırılar uluslararası hukuka ve insanlık değerlerine de aykırıdır. Bu saldırıların acilen durdurulması ve Kürdistan halkının yaşam güvenliğinin, uluslararası toplumca garanti altına alınarak gerekli tedbirlerin alınması gerekir.” denildi.

Ortak bildirinin devamında şu ifadelere yer verildi:
“Bölge devletleri, uluslararası toplumun ve kurumların sessizliğinden yararlanmaktadır. Bu bakımdan, bölge ve dünya huzuru için uluslararası kurum ve kuruluşları acilen tedbirler almak zorundadır.
Bizler, Kürtlere, Kürd kazanımlarına karşı yapılan saldırıları şiddetle protesto ederken insanlık adına, dünya barışı adına, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ni, - Avrupa Konseyi'ni, - Avrupa Birliği’ni (AB), - İnsan Hakları Örgütlerini ve diğer tüm uluslararası kurum ve kuruluşları göreve çağırıyoruz.”

Kaynak: K24