Diyarbakır’da iklim şartlarının diğer yıllara oranla mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, gündüz güneşli, geceleri de 1 dereceye düşen hava sıcaklığı, soğuk algınlığı ve grip gibi enfeksiyonel hastalığa davetiye çıkarmış durumda.

Bu nedenle devlet, üniversite ve özel hastaneler her gün bu şikayetlerle başvuranlarla dolu.

Her hastanede uzun kuyruklar var.

Parasıyla özel hastaneye gidenler de aynı konudan muzdarip.

Kentte hekim açığı oldukça fazla.

Diyarbakır Tabip Odası, bu konuya çarpıcı bir örnekle dikkat çekiyor.

Geçtiğimiz hafta sadece Çocuk Hastanesi’nde 24 saat içinde bakılan hasta sayısı bin 750 civarında.

Bu hastaların tamamına, vardiyalı çalışan üç doktor bakmış sadece.

Doktor, hangi hastaya ne kadar süre ayırabilsin ki?

İki dakikada üç kalem ilaç, adres eczaneler.

Orada da kriz var!

Döviz kurlarındaki dalgalanma nedeniyle Sağlık Bakanlığı’nın kurları en dip seviyede tutması ilaç sıkıntısına neden olmuş durumda.

Örneğin hekimin üç ilaç yazdığı reçete, eczaneden geri dönüyor.

Her eczanede mutlaka gelen reçeteye “bir veya ikisi yok” diyor.

Hal böyle olunca hasta yakınları eczane eczane reçetedeki ilaç aranıyor.

Salgın nedeniyle her ev neredeyse revire dönmüş durumda.

Bunun bir diğer tehlikeli yanı ise pandemi.

Gribal enfeksiyona yakalanan bir hastanın Kovid 19’a yakalanma olasılığı hem yüksek hem de ölümcül sonuçlara yol açma ihtimali yüksek.

Hal böyle olunca başta Tabip Odası olmak üzere tüm sağlık örgütleri, yaşanan ilaç krizi ve hekim yetersizliğine karşı yetkilileri göreve davet ediyor.

Memlekette daha ağır bir tablo yaşanmadan başta İl Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere etkili ve yetkili makamlar bu işe acilen el atmalı.

Ne de olsa her şeyin başı sağlık!...

Saygılarımla