Bir ayet, bir hadis, bir yorum
Tüm Makaleleri
Ali ÖZGÜÇ (Ömer el Faruk Medresesi Müderris)
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla başlıyorum. Din, insana yaratılışındaki gayeye ulaşabilmesi için, takip etmesi gereken yolu gösteren ilahi bir nizamdır. İnsanlar tarafından yasalaşan ve kabul edilen kanunlar ve nizamlar din olmadığı gibi, tahrife uğramış ilahi dinlerde değil, din olmaktan çıkar. Bunun üzerine mutlak olarak “din” kelimesi söylendiği zaman, ondan kasıt, hak dindir. Batıl ve tahrif olunmuş (bozulmuş) murat edilmez.
İslam semavi olan bütün dinlerin adıdır. Allah katında Allah'ın cc hak olarak gönderdiği İslam; tüm peygamberlerin ortak dinidir. Son olarak Hz. Muhammed’e gelen kapsayıcı ve tüm insanlara, asırlara ve tüm coğrafyalara gönderilen din İslam'ın adıdır, İslam Allah cc tarafından Kuran vahiy ile gelince önceki şeriatlar nesh edilmiş, yani hükümleri işlevsiz hale gelmiştir, ne var ki İslam'ın ve diğer semavi dinlerinde ortak paydası olan iman esasları hiçbir şekilde değişmez ve değiştirilemez de. Allah'ın bir olduğuna inanmak, meleklerin varlığına inanmak, kitaplarına inanmak, peygamberlere inanmak, ahiret gününe inanmak ve kaza ve kadere inanmak, tüm hak dinlerin ortak inanç esaslarıdır. “Şüphesiz Allah katında tek din İslam’dır. (Ali İmran:17.”
Hak dine inanan insanların adı da Müslüman’dır. Hz Nuh'un dili üzerine Kuran’ı Kerim’de şöyle geçiyor: “Müslümanlardan olmakla emrolundum. (Yunus:72) Hz. İbrahim ile Hz. İsmail’in dili üzerine ise Kuran şöyle ifade eder: “Ey Rabbimiz, bizi sana teslim olmakta sabit kıl.”
İslam Allah’a teslim olmaktan ibarettir; Allah’a şükür bizim de adımız Müslüman’dır. Çünkü Rabbimiz cc. Peygamberimizin şahsında her birimize şöyle emir buyuruyor; “Deki: Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah içindir. (Enam:162)”
İslam dininin beş temel esası vardır ve İslam bu esaslar üzerinde inşa edilmiştir. Bunların başında kelimeyi şehadet gelmektedir, Eşhedü enlailahe illallâhü ve Eşhedu enne Muhammederrasülüllah
Manası ise şehadet ederim ki Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur ve yine şehadet ederim ki Hz. Muhammed sav. Allah'ın elçisidir. İkincisi beş vakit namaz kılmak, üçüncüsü zekat vermek, dördüncüsü oruç tutmak, altıncısı ise imkan varsa hac yolunda engel yoksa hacca gitmektedir. Her Müslüman’ın bu şartları bilmesi ve uygulaması zorunludur, aksi taktirde dini İslam'ın gereklerini yerine getirmemiş oluyor.
Bu ilkelerin temelinde Kuran ayetleri ve peygamberin sav. hadisleri vardır, yoksa herhangi bir alim müctehid veya bir İslam bilgini kendi kendine belirlediği bir şey değildir. İslam, sadece namaz, oruç, hac, zekat ve kelime-i şehadetten ibaret değildir. Bunlar İslam'ın en mühim parçalarıdır.
Allah izin verirse bundan böyle burada yazmaya çalışacağım, yüce Allahtan bizleri muvaffak etmesini dilerim. Bana bu imkanı sağlayan gazete kurucularına ve idarecilerine de teşekkür ederim.
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla başlıyorum. Din, insana yaratılışındaki gayeye ulaşabilmesi için, takip etmesi gereken yolu gösteren ilahi bir nizamdır. İnsanlar tarafından yasalaşan ve kabul edilen kanunlar ve nizamlar din olmadığı gibi, tahrife uğramış ilahi dinlerde değil, din olmaktan çıkar. Bunun üzerine mutlak olarak “din” kelimesi söylendiği zaman, ondan kasıt, hak dindir. Batıl ve tahrif olunmuş (bozulmuş) murat edilmez.
İslam semavi olan bütün dinlerin adıdır. Allah katında Allah'ın cc hak olarak gönderdiği İslam; tüm peygamberlerin ortak dinidir. Son olarak Hz. Muhammed’e gelen kapsayıcı ve tüm insanlara, asırlara ve tüm coğrafyalara gönderilen din İslam'ın adıdır, İslam Allah cc tarafından Kuran vahiy ile gelince önceki şeriatlar nesh edilmiş, yani hükümleri işlevsiz hale gelmiştir, ne var ki İslam'ın ve diğer semavi dinlerinde ortak paydası olan iman esasları hiçbir şekilde değişmez ve değiştirilemez de. Allah'ın bir olduğuna inanmak, meleklerin varlığına inanmak, kitaplarına inanmak, peygamberlere inanmak, ahiret gününe inanmak ve kaza ve kadere inanmak, tüm hak dinlerin ortak inanç esaslarıdır. “Şüphesiz Allah katında tek din İslam’dır. (Ali İmran:17.”
Hak dine inanan insanların adı da Müslüman’dır. Hz Nuh'un dili üzerine Kuran’ı Kerim’de şöyle geçiyor: “Müslümanlardan olmakla emrolundum. (Yunus:72) Hz. İbrahim ile Hz. İsmail’in dili üzerine ise Kuran şöyle ifade eder: “Ey Rabbimiz, bizi sana teslim olmakta sabit kıl.”
İslam Allah’a teslim olmaktan ibarettir; Allah’a şükür bizim de adımız Müslüman’dır. Çünkü Rabbimiz cc. Peygamberimizin şahsında her birimize şöyle emir buyuruyor; “Deki: Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah içindir. (Enam:162)”
İslam dininin beş temel esası vardır ve İslam bu esaslar üzerinde inşa edilmiştir. Bunların başında kelimeyi şehadet gelmektedir, Eşhedü enlailahe illallâhü ve Eşhedu enne Muhammederrasülüllah
Manası ise şehadet ederim ki Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur ve yine şehadet ederim ki Hz. Muhammed sav. Allah'ın elçisidir. İkincisi beş vakit namaz kılmak, üçüncüsü zekat vermek, dördüncüsü oruç tutmak, altıncısı ise imkan varsa hac yolunda engel yoksa hacca gitmektedir. Her Müslüman’ın bu şartları bilmesi ve uygulaması zorunludur, aksi taktirde dini İslam'ın gereklerini yerine getirmemiş oluyor.
Bu ilkelerin temelinde Kuran ayetleri ve peygamberin sav. hadisleri vardır, yoksa herhangi bir alim müctehid veya bir İslam bilgini kendi kendine belirlediği bir şey değildir. İslam, sadece namaz, oruç, hac, zekat ve kelime-i şehadetten ibaret değildir. Bunlar İslam'ın en mühim parçalarıdır.
Allah izin verirse bundan böyle burada yazmaya çalışacağım, yüce Allahtan bizleri muvaffak etmesini dilerim. Bana bu imkanı sağlayan gazete kurucularına ve idarecilerine de teşekkür ederim.
