Gurbetin rüzgari insani yorar,
Tanıdıklar seni sürekli sorar,
Gel beni dinle sen ver bi karar,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Selami var sahan sokaxlarından,
Beyazlar belirmiş şakaklarından,
Anılar ağliyor senin arxandan,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Sırtımızda gizli; yağli kırbaçlar,
Anılarda at kuyruxlituzaxlar,
Diler isen yaxınolıruzaxlar,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Şehriye kesen tüm analarının,
Axi kalır sanma dert yananların,
Hakki sakli kalsın anılarının,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Gelirsen bulursun bulgur çekeni,
Bulursun Hevsel’demarol ekeni,
Gidenin ardından suyi dökeni,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Kurban olamHevsel, Gazi köşkü’ne,
Onlarda ağlar durur tarihine,
Sende gel sırtıni dönme şehrine, 
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Zalımayenılmiş örf u adetım,
Maziyi maziye emanet ettim,
Hasretındenbızdekalmxşıx yetim,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Yoğurt pazarında bulursun kenger,
Seveni Fazıl’da kelle paça yer,
Feryadın gurbette avare gezer,
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Gelirsen senınleşenlenır her yer,
Viran olmiş bahçe cennete döner,
Sahan olan hasret o zaman diner, 
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.

Şair Demir’em daha ne diyem?
Bende senın gibi hasret çekiyem,
Allahvekil başka bi şey demiyem!
Yeter ki sen kalpten gelmeyi iste.
Yeter ki sen cigerden gelmeyi ise.
Gelmeyi iste…